Son dakika… Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan önemli açıklamalar

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan AK Parti grup toplantısında konuştu. Erdoğan, “Fırat’ın doğusundaki terör yapılanmasını çökerteceğiz. Bu konuyla ilgili planlarımızı hazırlıklarımızı tamamladık. Fiili müdahalemizi başlattık. Yakında daha kapsamlı ve etkili operasyonlarla terör örgütünün tepesine tepesine bineceğiz. Hep söylediğim gibi bir gece ansızın gelebiliriz” dedi. Erdoğan grup toplantısının ardında ise gazetecilere açıklamalarda bulundu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan grup toplantısının ardından gazetecilere yaptığı açıklamada, Ankara eski Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek’in MHP’den aday olacağı iddiaları değerlendirdi.

“Melih Gökçek’in adaylığı ile ilgili MHP lideri Devlet Bahçeli’nin açıklamaları oldu ve Gökçek’in de cevabı oldu. MHP’den adaylığına nasıl bakarsınız?” şeklindeki soruya Erdoğan şu cevabı verdi:

“Şimdi bir seçim süreci içerisindeyiz. Yerel seçimlerin nasıl yapılacağı aday adaylıkları bütün bunların nasıl olacağı bütün bunlar bellidir. Adaylık tespitleri, müracaatlar, yerel yönetimler başkanlığımız tarafından alınıyor. Tespitler yapılıyor, gereken değerlendirmeleri de yerel yönetimler sorumlu başkanlığımız yapar. İsimler üzerinden bu noktada spekülasyonlara girmeyi doğru bulmam. Melih Bey benim ta 94’ten beri bu işte benim belediye başkanlığım onun Ankara Belediye başkanlığı, yol ve dava arkadaşım. Yol ve dava arkadaşlığımızla bugüne kadar beraber geldik. Bundan sonra da beraber gideceğimizi zannediyorum. Herhalde bu değerlendirmem yeter.”

BAKANLARIN YEREL SEÇİMDE ADAY OLACAĞI HABERLERİ

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bakanların yerel seçimde belediye başkan adayı olacağı iddiaları ve “Kabine revizyonu” haberleriyle ilgili olarak, “Medya sürekli böyle kabine revizyonları zaten yapar. Biz de onlardan öğreniriz. Şu anda gündemimizde böyle bir şey söz konusu değil. Bakanlık sayıları da aynı şekilde böyle bir şey kesinlikle söz konusu değil. Biz zaten bakanlık sayılarını düşürmek suretiyle yeni sistem inşa ettik. Bunu da böyle sürdüreceğiz. Bunlar olmaz değil, yeri geldiğinde olabilir ama şu anda gündemimizde böyle bir şey yok” ifadelerini kullandı.

“BİRİLERİNİ KURTARMANIN ANLAMI YOK”

Erdoğan, “Suudi Başsavcı burada. Kaşıkçı cinayetine ilişkin İstanbul’da yargılanmaları talebiniz vardı Türkiye’nin ne tür beklentileri var?” sorusunu şöyle cevapladı:

“Dün İstanbul Başsavcımız, onarla suçun işlendiği yerin İstanbul olması nedeniyle İstanbul’da yargılanabileceğini de kendilerine ifade ettiler. Bazı yönelttiği sorular da var tabi. Benim ifade ettiğim gibi. 15 kişiyi oraya gönderen kim? Suudi Başsavcı olarak sorgulamanız lazım çıkarmanız lazım. İki; bu öldürme olayının kesinlikle 18 kişinin içinde olduğu bir defa belli, sizin çıkarmanız lazım. Diğeri; Dışişleri Bakanı’nın sözü var yerli işbirlikçilere teslim ettik.

Bu yerli işbirlikçilere teslim edildiğini de gerek bakan gerek 18 kişi ortaya kıyması lazım. Bu yerli işbirlikçi kimse bilelim, ha bunu da biz çıkarırız. Bu işi ortada bırakamayız. Ortada bırakırsak insanlığa karşı vicdani bir borcumuz olur. Altında da adalet mekanizması olarak siyaset mekanizması olarak da kalkamayız. Artık bunu çözmek gerekiyor. İpe un sermenin anlamı yok. Veyahut da bunun altından birilerini de kurtarmanın anlamı yok.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan “Soruşturma sonucu sizce yakın mı?” sorusuna da, “Belli olmaz. Bugün bir araya gelecekti başsavcımızla. Görüşmeye devam edecekti. Neticesi neydi bilmiyorum bugünkünün” cevabını verdi.

Erdoğan AK Parti grup toplantısında da önemli mesajlar verdi.

İşte Erdoğan’ın sözlerinden satır başları:

Geçtiğimiz hafta grup toplantımızın hemen ardından Milli Eğitim Bakanlığı’nın 2023 vizyonu belgesinin tanıtım toplantısına katıldık. Bu toplantıda eğitimin formatlayan bir mekanizma olmasından dolayı kaynaklanan sorunları ifade ettik.

Talim ve terbiyeyi eğitim ve öğretimi birlikte sağlamadan bu işin üstesinden gelemeyeceğimizi bir kez daha söyledik. 2023 eğitim vizyonunun insandan başlıyor olmasını isabetli bulduğumuz söyledik.

Danıştay Sempozyumunda yargı sistemi ile ilgili görüşlerimizi kamuoyu ile paylaştık özellikle “andımız” ile ilgili kararı sıkıntılı durumu bizzat konunun muhataplarına ifade ettik.

İstanbul Havalimanımızı dün resmen açtık. Cumhuriyetimizin 95.yıl dönümünü cumhuriyetimize yakışır bir eserle kutladığımızı inandığımı ifade etmek istiyorum.

Halen ülkemizin ve milletimizin bekası için gece gündüz çalışan gerektiğinde canını feda eden tüm kahramanlarımıza şükranlarımızı sunuyor tüm güvenlik güçlerimize başarılar diliyorum.

Görüldüğü gibi biz cumhuriyetimizi lafla değil icraatla kutluyoruz. Öyle bir kutlama ki günü birlik değil bundan sonra yıllarca bu kutlama icra edilecek Burası 29 ekim cumhuriyetimizin 95.yılında açılmıştı denilecek.

Neymiş Cumhuriyet Bayramı’nın resepsiyonları sadece Ankara’da kutlanırmış. Sen yeter ki bu işe gönlünü ver ama sen de gönül olmayınca bunlar sadece bahane bulmak kolay…

Çünkü bizim bu havalimanımız artık dünyadaki en önemli merkezlerden birisi olacak.

42 ayda burası bitti. Bize yakışan bu. Ak Parti iktidarına yakışan bu. İşte Berlin, 2006’da temel attı hala inşaatı devam ediyor.

İman öyle bir şeydir ki, tekeden bile süt çıkarır. Biz inandık ve burada havalimanı olmaz diyenler de Burası yumuşak zemin diye bahane uyduranlar nasıl olacağını gördüler ve görecekler. Dün iki pisti hayata geçirdik ve inşallah ilk etabını 90 milyon kişi kapasiteli olan bu havalimanımızı 150 milyona hatta ihtiyaca göre 200 milyona kadar çıkaracağız. Pist sayısı da yakında 3’e, hepsi tamamlanınca 6 piste çıkacak

Türkiye hava ulaşımı ve lojistikte de en üst lige çıkmıştır.

İstanbul Havalimanı vergiler hariç 32,4 milyar Euro’luk bir ekonomik büyüklük kazandırdı. Sözleşme süresince devlete ödenecek kira bedeli 22 milyar 152 milyon Euro…

Bunlar ekonomik çeşitlilik bilmez. Ancak kuru sıkı atarlar. Biz bu büyük sevinci Cumhuriyet Bayramı’na denk getirmek için yüklenici firmaları çok zorladık. Havalimanında emeği olan herkese şükranlarımı sunuyorum.

İç ve dış hatlarda sembolik uçuşlar hemen başlayacak. Ama Atatürk Havalimanı’nın buraya taşınması birkaç ay sürecek.

Zafer Bayramımızı Cumhuriyet Bayramımızı kendi tekellerine almak isteyen bir kesim var. Yıllarca cumhur ile cumhuriyeti birbirinden uzaklaştırıp iktidarlarını korumaya çalışan kafa milletimizi aşağıladı. Ülkenin ve milletin adına atılan ne adım varsa hepsini engellemeye çalışmışlardır. Biz bunlara salon Cumhuriyetçisi, gardırop Atatürkçüsü diyoruz. Bu kafa yıllar boyu milletimizi hep aşağılamıştır.

Bunlar Atatürk’ün resmini Türk Lirası’ndan çıkarmadılar mı? Yerine İnönü’yü koydular. Genç nesil bunu bilmez ama Bay Kemal bilir. Pulda parada sınıflardaki Atatürk’e ait tabloları kaldıran sizdiniz siz. CHP’nin o kirli gerçek yüzünü herkesin bilmesi lazım.

Bu zihniyetin İstanbul Havalimanı’nın açılışını 29 Ekim’de yapmamızı resepsiyonu havalimanında yapmamızı eleştirdiğini görüyoruz. Vah zavallılar. Sen yap da nerede yaparsan yap.
Ant meselesini de köpürterek milletimizle aramıza nifak sokacaklarını düşünüyorlar. 2015’te bu iş çıktı bu zamana kadar neredeydiniz. Bunu yaparken kendilerini gülünç durumlara düşürüyorlar. Son günlerde kara önlükler giyip sokaklara dökülen koca koca adamlar gördük. Ant metnini okuyacağım diye saçmalayarak çocukların önünde saçmalayan kişiler gördüm.

Bizim cumhuriyetçiliğimizin ölçüsü bu ülkeye kazandırdığımız eserlerdir. Bizim Türklüğümüzün ölçüsü tek parti döneminden kalma metin değil milletimizin gönlündeki yerimizdir.

Bizim tek andımız İstiklal Marşı’mızdır. Bundan tavizimiz yoktur.

Suriye’de yeniden huzuru sağlamak vefamızın da gereğidir. Türkiye’nin Suriye’nin toprak bütünlüğüne saygısı konusunda en ufak bir şüphesi yoktur.

DEAŞ’ın, belli mahfiller tarafından yeniden eğitilen ve bölgeye yayılan elemanları vasıtasıyla adeta hortlatılmaya çalışıldığını biliyoruz. Bölgedeki hedeflere ulaşmak için ayrım gözetmeksizin tüm terör örgütlerini manivela olarak kullanan odak, şimdi bu iğrenç oyunu yeniden sahnelemeye çalışıyor. Ne bölge halkının ne de dünya kamuoyunun bu DEAŞ oyununu yutmayacağına inanıyoruz.

Bir yandan rejimi kışkırtarak, diğer yandan DEAŞ’ı hortlatarak Suriye’yi yeniden kana ve ateşe boğmak isteyenlere asla izin vermeyeceğiz.

İdlib’de büyük insani kriz yaşanmasının önüne geçerek Suriye halkının yanında olduğumuzu kanıtladık. İnşallah Suriye meselesinde uluslararası toplumun daha güçlü bir duruş sergilemesini de temin edeceğiz.

Sadece bununla kalmayacak Fırat’ın doğusundaki terör yapılanmasını da çökerteceğiz. Planımızı programımızı da yaptık. Geçtiğimiz günlerde buna da başladık. Yakında terör örgütünün tepesine ineceğiz.

Şurada 2 şehidimiz oldu son anda. Donarak şehit oldular. Yok elbiseleri mi yoktu gibi Bay Kemal buralardan kendine rant elde etmeye çalışıyor. Bay Kemal benim dedem Sarıkamış’ta tüfeğine sarılı olarak ve donarak şehit oldu. Kurşunla şehit olmak da var, donarak olmak da. Bize elbise falan filan bunu anlatma.

Şu anda bizim askerimizin tüm teçhizatı hepsi dünyadaki en modern tüm orduların kullandığı malzemelerdir. Sen bilmeden ne anlatıyorsun ya buralardan oy alabilir miyim diye ne diyorsun. Dürüst ol… Milleti niye aldatmaya kalkıyorsun. Ama senin şehadet diye bir inancın yok.

Zaten bittin, gittin, gidiyorsun ya… Sen 15 temmuz gecesi de tankların gölgesinde kaçarak Bakırköy belediyesine sığınan adamsın senin biz karakterini biliyoruz. Çünkü bütün bunlar cibilliyet meselesi. İnşallah 31 Mart bu işin artık sonu olacak. CHP’de bu millet de senden kurtulacak.

Mahalli seçimlerde meselenin sadece AK Parti değil, büyük Türkiye sevdası olduğu bilinciyle hareket etmeliyiz.

Bize AK Parti’nin sırtında kendine ikbal arayan değil yüreğinde hizmet aşkı kafasında proje olan adaylar lazım.

Bu şuurla hareket edebilirsek de 2019’daki yerel seçimlerde yeni bir rekora imza atabiliriz.