Diğer yandan, Yunanistan’da ‘Küçük Asya Felaketi’ tanımlanan Anadolu Bozgunu, sadece Yunanistan’ın binlerce halk çocuğunun Anadolu’da yok olmasına neden olmamış, aynı zamanda kuruluşundan itibaren bir yüzyıldır çağdaş Yunan devletinin siyasetinde egemen olan ve Megali İdea olarak bilinen ‘yayılmacı milliyetçilik (irredentist)’ politikasını toprağa gömmüştür.

11 14

Bütün bunlar karşın, yukarıdan belirtildiği üzere ‘Sevgili İzmir’ filminde işgalci Yunan ordusunun kalıntıları ile işbirlikçi Yunanların İzmir’i terk etmek zorunda kalması, Türkleri kötüleme olarak gösterilmektedir.

12 14

Filmin yönetmenine, bu filmi izleyeceklere, başka belgelere gereksinme yok, öncelikle Yunan araştırmacı yazar-gazeteci Tasos Kostopulos’un ‘1912-1922 Savaş ve Etnik Temizlik’ adlı kitabını anımsatmak isteriz. Kitapta Yunan askerinin Anadolu’da işlediği cinayetler ve barbarlıklar, tanıkların ifadeleri ve belgelerle kaleme alınmıştır.

13 14

Özetle, Yunan ordularının işgal sırasında yaptıkları her türlü mezalimi saklamak ve örtmek için suçu Türklere aktarmak ve de aynı zamanda tarihi saptırmak doğru değildir. Sevgili İzmir filminin, iki ülke arasındaki dostluğa değil, düşmanlığa hizmet ettiğini ve Yunan halkını gerçeklikten uzaklaştırmaya yönetmek amacıyla çevrildiğini belirtmek isteriz.”

14 14