Rusya ve Amerika arasında START krizi gündemde

Putin, ABD-Rusya arasında yürürlükteki son nükleer antlaşma olan Yeni START'ı askıya aldığını duyurduğunu açıkladı

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin dün yapmış olduğu ulusa sesleniş konuşmasından birkaç saat sonra ABD ile yapılan ve kıtalar arası nükleer balistik füze kabiliyetlerini dizginlemeyi amaçlayan Yeni Stratejik Silahların Azaltılması Antlaşması'nı (START) askıya aldığını duyurdu.

küresel silah kontrol mimarisinin parçalanması ihtimalini ve Yeni START Antlaşması'nı dünyanın gündemine getirdi.

Putin, Batı'yı, "Ukrayna'yı Rusya'ya karşı bir koçbaşı ve eğitim sahası olarak kullanmakla" suçlayarak, Batı'nın Ukrayna'ya artan askeri yardımının Rusya'dan daha sert bir tepkiye yol açacağı uyarısında bulundu.

ABD ile ilişkilerin gerilmesinin "tamamen ABD'nin hatası" olduğunu vurgulayan Putin, "Elbette bunu ilk yapan biz olmayacağız ancak ABD (nükleer silah) testler yaparsa, biz de yaparız. Hiç kimse küresel stratejik eşitliğin yok edilebileceği gibi tehlikeli bir yanılsamaya kapılmasın." ifadelerini kullandı.

NATO ve Batı'dan tepkiler

NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, Rusya'nın Yeni START Antlaşması'na katılımını askıya almasını "tüm silah kontrol mimarisinin çökmesi" olarak değerlendirerek Rusya'ya kararını gözden geçirmesi çağrısında bulundu.

ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken da Moskova'nın bu kararını "gerçekten talihsiz ve çok sorumsuz" olarak nitelendirdi.

Bu ayın başlarında NATO, Rusya'ya çağrıda bulunarak Yeni START Antlaşması'na uyması ve topraklarında denetimlere izin vermesini istemişti.

ABD Dışişleri Bakanlığı ise ocak ayının sonunda AA muhabirine yaptığı açıklamada, Rusya'nın Yeni START Antlaşması kapsamında kendi topraklarındaki denetim faaliyetlerine izin vermediğini bildirmiş, Rusya'ya "yükümlülüklerini tam olarak yerine getirme ve antlaşmaya uyma" çağrısı yapmıştı.

Yeni START Antlaşması

ABD'nin Sovyetler Birliği ile 1991'de, Rusya Federasyonu ile 1993'te imzaladığı Stratejik Silahların Azaltılması Antlaşmaları'nın (START 1 ve START 2) devamı olan Yeni START Antlaşması, Washington ve Moskova arasında yürürlükteki son nükleer antlaşma özelliğini taşıyor.

2010'da imzalanan Yeni START Antlaşması, Rusya ve ABD'nin konuşlandırdığı stratejik nükleer savaş başlıklarının sayısını maksimum 1550 ile sınırlandırıyor. Antlaşma ayrıca rampaların ve nükleer kapasiteli ağır bombardıman uçaklarının sayısını 800 ile sınırlandırıyor.

5 Şubat 2011'de yürürlüğe giren 10 yıllık antlaşmanın süresi 5 Şubat 2021'de sona eriyordu.

Rusya Devlet Başkanı Putin, antlaşmayı 5 yıllığına uzatma kararını 29 Ocak 2021'de imzalamıştı. ABD Başkanı Joe Biden de antlaşmayı uzatma kararını 5 Şubat 2021'de bildirmişti.

ABD Dışişleri Bakanlığı, şubat ayının başında Rusya'nın iki ülke arasındaki antlaşma kapsamında kendi topraklarındaki denetim faaliyetlerine izin vermediğini açıklamıştı.

Stratejik Silahların Sınırlandırılması (START) Antlaşması nedir?

2. Dünya Savaşı'nın sonlarında 1945'te Hiroşima ve Nagazaki’ye atom bombası atılmasının ardından 1968'de Nükleer Silahların Yayılmasını Önleme Antlaşması'nın (NPT) imzalanması, silahların kontrolü yönündeki çabalar konusunda nükleer silahsız bir dünya yolunda önemli adım oldu.

Bu silahların yalnızca yayılmasını önlemenin yeterli olmadığını düşünen ABD ve Sovyetler Birliği yetkilileri, 1969'da Stratejik Silahların Sınırlandırılması (SALT) görüşmelerine başladı.

17 Kasım 1969’dan Mayıs 1972 tarihine kadar süren SALT görüşmelerinin ardından 26 Mayıs 1972’de dönemin ABD Başkanı Richard Nixon ile Sovyetler Birliği Leonid Brejnev arasında SALT 1 Antlaşması imzalandı.

Antlaşmaya göre taraflar kendi başkentlerinin etrafında 150 kilometrelik bir alanda 100’den fazla füzesavar füzesi bulundurmayacak ve radar sayısını da 8 ile sınırlandıracaktı.

Antlaşmadaki diğer önemli husus da başka ülkelere bu füzelerden verilmeyecek ve füze rampası kurulmayacak olmasıydı. Ayrıca, her iki taraf da 5 yıl süreyle saldırgan füzeler yapmama konusunda birbirine taahhüt vermişti.

Yorumlar