Özhaseki: Kentsel Dönüşümde Acele Etmeliyiz
Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki: "Toplam müracaatların ilgilendirdiği insan sayısı 3 milyon 100 bin kişi. Bu az, bu eksik. Bunun çok hızlı olması lazım."
2017 Yılı Bütçesi Plan ve Bütçe Komisyonunda konuşan Özhaseki, önemli açıklamalarda bulundu.
- "Sur hariç Yüksekova'da, Nusaybin'de, İdil'de, Cizre'de, Silopi'de bütün hak sahiplerinin evlerini 3 ay ile 10 ay içerisinde bitirebilecek durumdayız"
- "1999'dan sonra yapılan binalar standartlara uygun olduğu için sağlam gözüküyor. 1999'dan öncesi ama 15 milyon yapı stokunun neredeyse yarısı çürük gözüküyor. Deprem geldiği zaman da ne AK Parti'liyi ne CHP'liyi dinliyor, çoluğumuzu çocuğumuzu alıp gidiyor"
- "15 milyon insan yaşarken bu mantıkla gidersek 30 milyona çıkaracağız İstanbul'u. Yollar, yeşil alanlar, sosyal donatılar aynı. İnsanlar, araçlar iki misline çıkacak, daha sonra hayat çekilmez hale gelecek ve bir rezillik yaşanacak. Bununla ilgili önümüzdeki günlerde biz kendi içimizde ciddi olarak çalışıyoruz. Belki son günlerdeki benim tek gündem maddem neredeyse bu"
Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, Sur hariç Yüksekova, Nusaybin, İdil, Cizre ve Silopi'de bütün hak sahiplerinin evlerini 3 ila 10 ayda bitirebilecek durumda olduklarını bildirdi.
Özhaseki, Çevre ve Şehircilik Bakanlığının 2017 yılı bütçesinin görüşüldüğü TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda milletvekillerinin sorularını yanıtladı.
Konuşmasına başlamadan önce, soru soran ancak ardından salondan ayrılan milletvekillerine tepki gösteren Özhaseki, "Birçok soru sorup bazen de sertçe eleştiri yaparak güya dokunaklı konuşma yaptığını zanneden arkadaşların gitmesini de kınıyorum. Cevaplarını da almalarını beklerdim ama çevreye verdikleri duyarlılık ve önem demek ki bu kadar." dedi.
Özhaseki, yapıcı eleştirileri de tek tek not ettiğini vurguladı.
"Doğru şeyleri konuşarak bir araya gelip çok rahat anlaşabileceğimiz bir ortam olduğunu zannediyorum." ifadesini kullanan Özhaseki, çevreye de duyarlı olacaklarını yatırımlara da bakacaklarını dile getirerek, ikisini dengede götürmeye çalışacaklarını söyledi.
Bir şeyi yadırgadığına dikkati çeken Özhaseki, "Geldiğimiz noktada 10 bin, 8 bin yıllık şehirlerin bütün günahını son 10 yıla yüklediler. O da AK Parti... 'Şehirlerde ne kötülük varsa hepsi AK Parti.' Bu kadar insafsız olmayalım. Emin olun şu çevreye ve şehirlerimize karşı yaptığımız ne kadar kötülük varsa ortak sorumluluğumuz. Buna inanarak söylüyorum, hisseme de ne kadar düşüyorsa alıyorum." değerlendirmesinde bulundu.
Özhaseki, Kayseri'de belediye başkanlığı yaptığı yıllara değinerek, göreve gelmesinin ardından ilk döneminde kentin yüzde 50'sinin kaçak yapılardan oluştuğunu aktardı.
Kendisinden önceki belediye başkanının CHP'li olduğunu hatırlatan Özhaseki, "Şimdi şehirde ne varsa ben CHP'li belediye başkanına sallayarak mı devam edeyim? Doğru bir şey olur mu? Şehirler ve çevreyle ilgili ne kadar günah varsa ortak sorumluluğumuz." diye konuştu.
- "15 milyon yapı stokunun neredeyse yarısı çürük gözüküyor"
Katı atık düzenli depolama tesislerinin sayısının 82 olduğunu aktaran Özhaseki, atık su arıtma tesislerinin sayısının ise 930 olduğunu ve bunlardan 154'ünün inşaatının sürdüğünü kaydetti.
Halihazırda 444 mavi bayraklı plaj olduğunu bildiren Özhaseki, eksiklerin de hızla giderilmesi için gayret ettiklerini belirtti.
Özhaseki, katı atık veya arıtma tesisi kurmak isteyen kim varsa yardımcı olduklarını vurguladı.
Kentsel dönüşümle ilgili bütün illerde riskli alanlar için kendilerine müracaatlar olduğuna işaret eden Özhaseki, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Toplam müracaatların ilgilendirdiği insan sayısı 3 milyon 100 bin kişi. Bu az, bu eksik. Bunun çok hızlı olması lazım. Çünkü deprem geldiği zaman, milyonlarca bina şu anda risk taşıyor. 1999'dan sonra yapılan binalar standartlara uygun olduğu için sağlam gözüküyor. 1999'dan öncesi ama 15 milyon yapı stokunun neredeyse yarısı çürük gözüküyor. Deprem geldiği zaman da ne AK Parti'liyi ne CHP'liyi dinliyor, çoluğumuzu çocuğumuzu alıp gidiyor." diye konuştu.
Özhaseki, yapı denetimi konusunda bir çalışmanın bulunduğunu anlattı.
Bununla ilgili düzenlemenin de yakında gündeme geleceğini belirten Özhaseki, "İnsan para veriyor, para verdiği insandan kendisini denetlemesini istiyor. Böyle bir şey olmaz. Bunun yeniden düzenlenmesi lazım." değerlendirmesini yaptı.
- Yoğunluk artışlarına yönelik çalıştay düzenlenecek
Kentsel dönüşümde belediyelerin yoğunluk artışı ile sorunları çözmesinin yanlış olduğunu vurgulayan Özhaseki, şunları kaydetti:
"Bu belki Sivas'ın bir ilçesinde kurtarabilir diyelim. Orada evler fazla yapılmış olur, işe yarayabilir diyelim. Kırşehir için doğru olabilir diyelim ama İstanbul için bundan büyük felaket olamaz. 15 milyon insan yaşarken bu mantıkla gidersek 30 milyona çıkaracağız İstanbul'u. Yollar, yeşil alanlar, sosyal donatılar aynı. İnsanlar, araçlar iki misline çıkacak, daha sonra hayat çekilmez hale gelecek ve bir rezillik yaşanacak. Bununla ilgili önümüzdeki günlerde biz kendi içimizde ciddi olarak çalışıyoruz. Belki son günlerdeki benim tek gündem maddem neredeyse bu."
Özhaseki, yoğunluk artışı ile ilgili bir çalıştay düzenleme kararı aldıklarını da açıkladı.
Bunda hızlı davranmak gerektiğine işaret eden Özhaseki, "Ola ki bizim genel müdürlüğümüzün dışında çok düzgün fikirleri olan, bu konuda ufkumuzu açacak insan çıkar. 3 ay geç olsun ama kafayı yoralım bu işe. Bizim birinci gündemimiz olsun ve ondan sonra da en hızlı bir biçimde davranalım." dedi.
Şu anda kentsel dönüşümün bazı yerlerde iyi, bazı yerlerde ise kötü gittiğini bildiren Özhaseki, "Bu konuda önerisi olan kim varsa başımın üstünde taşımaya razıyım." ifadesini kullandı.
Özhaseki, bir milletvekilinin sorusu üzerine İstanbul Ataköy sahilindeki yapılaşmayı gördüğünü ve hiç sevmediğini aktardı.
Planları bitmiş, ruhsatını almış, devam eden inşaata kendisinin yapabileceği bir şey olmadığını söyleyen Özhaseki, "Şu anda planlama safhasında olan, gücüm yeten işler var. En az 100 bin metrekare inşaat alanını iptal ettim. Bas bas bağırıyorlar, aleyhimde söylenmedik laf bırakmadılar." diye konuştu.
- Güneydoğu Anadolu'daki çalışmalar
Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde devam eden çalışmalara da değinen Özhaseki, "Bir terör örgütü kendi kendine heveslendi, çukurları kazdı, özyönetim ilan etti. Kafasına göre devlet kuruyordu orada, bölücülük yapıyordu. Türk ordusunun da polisin de yapacağı tek şey gidip onların kafasını ezmekti." ifadelerini kullandı.
Özhaseki, yaşanan çatışmalarda terör örgütünün her ayrıldığı eve bomba düzeneği yerleştirdiğini anlattı.
Nusaybin'de bazı çalışmalar yapıldığını dile getiren Özhaseki, "Şu anda Nusaybin'de bizim arkadaşlarımız temizlik yapıyorlar. Günde 60-70 tane bomba buluyorlar. Geçenlerde bomba patladı, 3 çocuk öldü. Böyle zor şartlarda o evler temizleniyor ama yapılanlar da hakikaten o insanlarla tek tek konuşularak yapılıyor." dedi.
Sur'da 10 maddelik eylem planının açıklandığını anımsatan Özhaseki, "Daha önce Diyarbakır'a kim geldiyse, başkanları, eş başkanları dahil eylem planının ne olduğunu anlattım. Koruma amaçlı eylem planı var, birebir uyuyoruz. Altyapıyı, üstyapıyı yapıyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
Bakan Özhaseki'nin bu konuşması esnasında komisyon üyelerine Doğu ve Güneydoğu'daki illerde yapılacak evlerin görselleri de gösterildi.
Özhaseki, "İsteklerine uygun davranmaya çalışıyoruz. Orada yaptığımız her şeyi tek tek konuşuyoruz. Aslında ağır hasarlı olmayanların, 20-30 bin liralık zararların hepsinin bedelini verdik. Çadırda falan da kimse yok, onu bilin." açıklamasını yaptı.
Çalışmalarda vatandaşların isteklerinin dikkate alındığını, "damda yatma", "taziye alanı" gibi tüm geleneksel detaylara yeni inşaatlarda da yer verildiğini vurgulayan Özhaseki, şöyle konuştu:
"Oradaki geleneksel, yöresel isteklere uygun davranmaya çalışıyoruz. Herhalde Sur hariç Yüksekova'da, Nusaybin'de, İdil'de, Cizre'de, Silopi'de bütün hak sahiplerinin evlerini 3 ay ile 10 ay içerisinde bitirebilecek durumdayız. Sene başından itibaren mesela 'Sur'da ev istiyorum' diyen bir vatandaşa TOKİ'den ev verebileceğiz."
Özhaseki, buralarda tüm hak sahiplerine haklarının verilmesine gayret edildiğine dikkati çekti.
(Sürecek)
Yorumlar