Özgür Özel'den "Kobane Davası" açıklaması!

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin grup toplantısında geçen hafta açıklanan Kobane Davası kararlarına değindi. Özel, "AYM'nin bal gibi bozacağı bir kararı mahkeme heyeti verdi. Biz bu davanın hukuki olmadığını hep söyledik siyasi olduğunu ifade ettik" diye konuştu.

CHP Lideri Özel, grup toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Özel'in açıklamalarından öne çıkanlar şu şekilde;

"27 Mayıs 95’ten beri aileler her cumartesi günü İstanbul’da Galatasaray Lisesi önünde toplanıyorlar ve faili meçhul cinayetlere kurban giden hayatta mı değiller mi diye bilmedikleri yakınları için orada toplanıyorlar. 13 Mart 1999’da orantısız bir müdahale sonrası eylemlere ara verilmişti. 31 Ocak 2009’da yeniden başladı. Dönemin Başbakanı Sayın Erdoğan Dolmabahçe’de anneleri kabul etti ve devlet sözü verdi. Berfu ana hayattaydı, 31 yıldır evladını bekliyordu. Devlet bir söz verdi evladını bulmak hiç değilse evladının kemiklerini teslim etmekti. Berfu ana iki yıl sonra 106 yaşında evladına kavuşamadan gözleri açık gitti.

Kobani Davası kararları

Geçtiğimiz hafta ülkemizin siyasetini ve yargısının uzun süre işgal eden bir davanın karar duruşması vardı. HDP’nin eş Genel Başkanları Sayın Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksedağ’ın da yargılandığı davada hukuki değil siyasi karaların verildiğine hepimiz şahitlik ettik. Davanın iddianamesi uzun yıllar siyasilerin kürsüden savcılara dikte edilmesi sonucu yazılmıştı. Olaylar yaşandıktan 5 yıl sonra dava açıldı ve 6-8 Ekim olaylarında hayatını kaybeden rahmetli 16 yaşındaki evladımız Yasin Börü’nün öldürülmesinden sorumlu tutuluyorlardı. Ne Demirtaş ne bir başkası Yasin Börü’nün ölümüyle bağlantılı bulunmadı. Hiçbiri o süreçle ilgili ceza almadı. Attıkları tweetlerden, kullandıkları ifadelerden ceza aldılar.

"AYM'nin bal gibi bozacağı bir karar"

Aslında kararı veren hâkim cezaları verdiği yerle yükü sırtından attı. Dedi ki; ne Erdoğan’ın, ne AK Parti sözcülerinin, ne de MHP’lilerin söylediği iddiaların hiçbirinden ceza vermiyorum. Birçok kişi salıverildi. Ama sayın Demirtaş, Yüksedağ ve bazıları çok büyük cezalar verdiler. Bu cezalar Erdoğan’ın siyasi adreslemesiyle oldu. Erdoğan’ın yatsın dediğini yatıran, Erdoğan’ın kendi vicdanında mahkûm ettiklerine ceza veren ama cezaları konuşmalara veren, yani İstinaf Yargıtay olmadı AYM’nin bal gibi bozacağı kararı verip ve sorumluluğu siyasilere bıraktı.

"Karar hukuki değil"

Ben Başak Demirtaş’ı aradım, Yüksedağ’ın eşini aradım bu kararları nasıl yorumladığımızı ve kendileriyle ilgili dayanışmayı ifade ettim. Erdoğan’ın kimi neyle suçladığına değil hukuka, siyasileşmiş bir davanın ülkenin siyasi hayatına ne kadar zarar vereceğine inancımızla karar veriyoruz. Bu davadaki kararların hiç birisini hukuki kararlar olarak değerlendirmiyoruz.

Yeni yargı paketi

AK Parti iktidarı her yeni yargı paketiyle yargıdaki sorunlar yumağını biraz daha büyütüyor. Çok umutlarla getirilen yargı paketleri yeni yasaklarla yeni hak aramadaki engellere dönüştü. Yeni şeytanlar yarattı. Yeni kurallarla gazetecileri, akademisyenleri, siyasetçileri şeytanlaştırdı hedefe koydu hapse koydu. Şimdi de 9. yargı paketi geliyor. Taslakta çok mahsurlu noktalar var. Örneğin İstanbul Sözleşmesi’nden çıkarken, bir takım tuhaf yapıların kadın düşmanların medeni kanundan bile rahatsız olanların, mirastan bile pay verilmemeli diyen örümcek kafaların gönlünü yapacağım diye bir gecede İstanbul Sözleşmesi’nden çıktılar. Sonra savunmaya başladılar yaptıklarını. İstanbul Sözleşmesi’nin önemi var 6284 var. Son derece caydırıcı bir kanun. Şimdi o kanunun en önemli maddelerinden bir tanesi, eşine şiddet uygulayanların uzaklaştırılması uymuyorsa zorlama hapsine çarptırılmasına itiraz yolu açıyorlar. Alınan kararın başka mahkemeden bozulmasını sağlamaya çalışıyorlar 6284’ün içini boşaltacaklar diyordu kadın örgütleri. Şimdi başladılar. Bunu daha önce Danıştay iptal etmişti.

AYM’nin bir kararı var kadın isterse kızlık soyadını tek başına kullanabilir. Bu konuda düzenleme yapın, Onu düzenleyeceğiz diye getirip onu yasaklayan kanun maddesi getirmişler. AYM kararlarının bağlayıcı olduğuna ilişkin 153’ünncü maddenin yine arkasından dolanıyorlar. Biz CHP olarak kadının ister evlilik sonrası eşinin soyadını, ister önceki isterse de ikisini birden kullanmasını savunuyoruz.

Balıkesir'de öldürülen motokurye

Balıkesir Üniversitesi’nde 20 yaşında Ata Emre Akman, motokuryelik yapıyor. Önüne bir araç geçiyor ve 23 yerinden bıçaklanarak hayatını kaybediyor. Babası Albay Erol Akman’ı aradım. Babası ‘Ben yandım, başka babalar yanmasın’ diyor. 2022’de 58, 2023’te 68 motokurye hayatını kaybetmiş.

Kamuda tasarruf tedbirleri

Hükümet sürekli kendi ekonomik tahminleri tutturamadığını itiraf edip, revize etmekle meşgul. Enflasyon hedefi yüzde 33’tü şimdi yüzde 38 olarak revize ettiler. Kamuda tasarruf adı altında memurun servisiyle uğraşıyorlar, öğretmen ataması yapmamayı marifet sayıyorlar.

Enflasyonu düşüreceğiz diye asgari ücrete zam yapmayanlar, emekliyi 10 bin liraya muhtaç bırakanlar köprülere, yollara yüzde 181 zam yapıyorlar. Sonra da enflasyonla mücadeleden bahsediyorlar.

Yorumlar