Örgü bebekler kadınların geçim kaynağı oldu

Çanakkale Savaşları'nın yaşandığı tarihi Gelibolu Yarımadası sınırları içinde kalan Eceabat ilçesine bağlı köylerde kadınların el emeği göz nuru dökerek hazırladıkları örgü bebekler geçim kaynağı oldu.

18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi'nin 102. yılı nedeniyle tarihi yarımadayı ziyarete gelen yerli yabancı turistler, savaşların yaşandığı mekanları ve gazi köyleri ziyaret ediyor.

Yol güzergahında açılan stantlar ile köylerdeki evlerin önlerinde sergilenen, kadınların şiş ve tığla yapıp içini elyafla doldurdukları örgü bebeklere, ziyaretçiler büyük ilgi gösteriyor.

Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün, silah arkadaşlarının ve 57. Alay birliğine ait askerlerin, 25 Nisan sabahı Anzak Koyu'ndan çıkarma yapan müttefik güçlerine karşı koyabilmek için ilk adımı attıkları Eceabat'a bağlı Bigalı köyünde ikamet eden kadınlar, kışın ördükleri bebekleri köye gelen ziyaretçilerin beğenisine sunuyor.

Bigalı köyünde yaşayan ev hanımı 73 yaşındaki Mahmure Beceren, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yaklaşık 4 yıldır geçimini sağlamak için örgü bebek yaptığını söyledi.

Dizlerindeki rahatsızlık yüzündün yürüyemediğini, bu nedenle de böyle bir işle uğraştığını anlatan Beceren, "Şişle ördüğüm bebeklerin içerisine elyaf dolduruyorum. Çamaşır makinesinde yıkansa dahi yaptığım bu bebekler bozulmuyor. İki günde ancak bitirebildiğim bu bebekleri geçen seneye kadar tanesini 10 liradan satışa sunuyordum. Şimdi ise bebekleri, birazda daha büyüttüm ve 20 liradan satıyorum. Bebekleri bölgede hemen hemen herkes yapıyor. Bazen günde bir bazen de iki tane satabiliyorum." diye konuştu.

Kışın örüp yazın sattığı bebeklerin doğal olması nedeniyle ilgi gördüğünü dile getiren Beceren, şöyle devam etti:

"Bebekleri yıkayıp çocuğunun eline ver, oynat hiçbir zararı yok. Üzerine jile, şapka ve saç örerek başladığımız bebeklerin kaşını gözünü burnunu ve kollarını yapıyoruz. Kısacası çok emek veriyoruz. Köyümüzde 5-6 yıldan bu yana bu tür bebekleri ören kadınlar vardı. Ben de onlardan esinlenerek örnek çıkardım ve 4 yıldan bu yana örgü bebek yapmaya başladım."

Bebek yelekleri de ördüğünü belirten Beceren, "Gençken tarlada çalıştık. Bir ara rahmetli beyimle birlikte 8 yıl tavukçuluk yaptık. Gençken hep çalıştık. Anneannem 108 yaşına kadar yaşadı. Atatürk'ü gördü. Ben Atatürk'ü çok seviyorum. O olmasaydı bizler burada böyle oturamazdık." ifadelerini kullandı.

Yorumlar