Oktay: “Faili kim olursa olsun, lanetliyorum”

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, gündemdeki çocuk istismarını hatırlatarak, “taciz, istismar gibi olayların tümü amasız şartsız bir insanlık suçudur, faili kim olursa olsun lanetliyorum” dedi.

TBMM Genel Kurulu'nda Cumhurbaşkanlığı ile bağlı kuruluşlar gelir bütçesine ilişkin bir konuşma yapan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, sözlerine gündemdeki çocuk istismarına değinerek başladı.

Konuşmasının ilk bölümünde gündemdeki çocuk istismarı olayına değinen Oktay, “Öncelikle bir baba sonra Cumhurbaşkanı Yardımcısı olarak şunu söylemek isterim: taciz, istismar gibi olayların tümü amasız şartsız bir insanlık suçudur, faili kim olursa olsun lanetliyorum” diyerek şöyle devam etti:

“Biz ki dünyadaki adaletsizliklere, eşitsizliklere, hak ihlallerine karşı duran; haklının hakkını aldığı bir dünya için mücadele eden kadrolarız.

Başta Sayın Cumhurbaşkanımız olmak üzere nerede bir haksızlık, hukuksuzluk varsa dünya sussa biz susmayız. Siyasi geçmişimiz, bu duruşumuzun örnekleri ile doludur.

Bir vatandaşımızın, hele ki bir çocuğumuzun temel hakları söz konusu olduğunda elbette tepkisiz kalacak değiliz, kalmadık da zaten.

Aile bakanlığımız bu durumun ihbarı ile birlikte, bu kızımızı hemen koruma altına alarak can güvenliğini temin etmiş ardından da psikososyal desteklerle verilmesi gereken ilk acil hizmetleri ve devamındaki rehabilitasyon çalışmalarını sürdürmüştür.

Kızımızın koruma altına alınmasını takip eden dönemde “Çocuğun cinsel istismarı” suçundan da derhal soruşturma başlatılmıştır ve hali hazırda İstanbul’da Ağır Ceza Mahkemesinde yargılama devam etmektedir.

Olay yargının tasarrufundadır. Artık bize düşen Bağımsız Türk Mahkemelerinin işini yapmalarına müsaade etmek ve hukuki süreci yakından takip etmektir. İsnat edilen suç sabit görüldüğünde, suçluların tümünün en ağır cezayı alacaklarına inancımız tamdır.”

 

Mağdurlar, siyasetin aparatı değildir

 

Konunun gündeme gelmesi ile tepkinin son derece doğal olduğunu vurgulayan Oktay, “Ancak bu kardeşimizin bundan sonra da bir hayatı olduğu gerçeği unutulmamalıdır. Mağdurlar, siyasetin aparatı değildir!” diyerek şu konulara değindi:

“Özellikle resimlerinin kamuoyu nezdinde paylaşılmaması içinde bulunduğu durumun yaralarını sarması açısından son derece önemlidir. Çocuğun ikincil örselenmesinin önüne geçmek için, yaşadığı travmanın atlatılabilmesi için; öncelikli olarak muhalefete bu mağduriyetlerin bir siyasi şov malzemesi olmadığını hatırlatırım!

Adil yargılamanın sonucunu beklemeden tarafları yaftalamak, toplumda ayrışma oluşturmak topluma da hiçbir siyasi partiye de çıkar sağlamaz. İddia edilen bu insanlık suçunun belli inanç gruplarına yönelik suçlayıcı ifadelerle genellenmek suretiyle yapılmaya çalışılanı görüyoruz.

Bu vesileyle Sayın Kılıçdaroğlu ve 6’lı masaya Sayın Aslı Baykal’ın dün paylaştığı twiter mesajlarını özellikle hatırlatmak isterim… 28 şubat sürecine benzer bir oyunun başlatılması girişimlerine asla göz yummayacağız!”

 

Türkiye’nin kaybedecek 1 dakikası yok

 

Muhalefetin Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemine yönelik eleştirilerinin haksız olduğunu da vurgulayan Oktay, “İşinize gelmedi mi hemen konfor alanınızdan hükümet sistemine çamur atmaya başlıyorsunuz. Bununla da kalmıyor Sayın Cumhurbaşkanımızı hadsizce hedef alıyorsunuz” dedi.

Oktay, şöyle devam etti:

“Türkiye’nin kaybedecek bir dakikası bile yoktur. Köhnemiş zihniyetler, prangalar, vesayet ve vesayetçiler uzun yıllar boyunca memleketimizde bir çivi bile çakılsa kendi akıllarınca engellemeye çalıştılar. İçeride ve dışarıda hiziplenmiş terör grupları ve bunların siyasi, askeri, bürokratik, iş dünyasındaki uzantıları, sivil toplum kuruluşlarındaki bağlantıları adeta Türkiye’yi yıllarca paçasından aşağı çekmeye çalışmış, alacağı en ufak mesafeyi bile hazmedememiştir.

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi uygulamada ülkemize kurumlar arası eşgüdüm, ortak akıl ve hızlı sonuç gibi avantajlar sağlamıştır. Bunu her gün tecrübe ediyor, dinamik karar alma mekanizmalarıyla 4 yıldır Cumhurbaşkanımız liderliğinde tarih yazıyoruz.

“Tek adam” diye hesap sorulamayan o eski dönemleri bir gün eleştirdiniz mi? Eleştiremezsiniz! Çünkü tek parti dönemi ve 1980’lerden sonra hâkim olan vesayet sisteminin, tek adamlığın ta kendisidir CHP zihniyeti!

Saray dediğiniz o gazi mekân 4 yıldır nice büyük anlaşmalara, tarihi görüşmelere, dünyayı etkileyecek kararlara ev sahipliği yapmıştır. Doğrudan milletin seçtiği Cumhurbaşkanımızla, ‘Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir’ diyoruz.Hani lafa gelince Atatürkçüsünüz ya; hep söylüyoruz Gazi Mustafa Kemal’in tahayyül çizgisini devam ettiren de bizleriz.

Cumhur İttifakı kadrolarına devlet adamlığından ahkam kesenler, önce bir dönüp birlikte yol yürüdüklerine baksın, sonra konuşsunlar! Şeyh Edebali’nin Osman Gazi’ye nasihatını biz zaten şiar edinmişiz. Bizim rehberimiz şanlı ecdadımız; sizin gibi Mr. Rifkin değil! Onu siz Genel Başkanınıza tavsiye edeceksiniz! Birçok anlamsız ve kompleksli iddalara cevabımız; Ziya paşanın cevabı olacaktır: Sükut etmek gibi alemde, nadana cevap olmaz"

Bugüne kadar Cumhurbaşkanlığı Bütçesi için ayrılan her bir kuruşun milletimizin menfaatleri yönünde kullanıldığını vurgulayan Oktay, “Bundan sonra da böyle olmaya devam edecektir. Bu bütçenin sağladığı imkân ve fırsatlar sayesinde, yasama ve yargı organlarıyla da uyumlu bir şekilde çalışarak milletimizin gönlündeki yerimizi korumayı ve birlik beraberliğimizi perçinlemeyi sürdüreceğiz” dedi.

 

Uçağın kaç kanadı var?

 

Milletvekillerinin, sorular cevap verilmediği yönündeki şikayetleriyle ilgili de konuşan Oktay, “Yine ‘Cumhurbaşkanı uçağının kaç kanadı var’ diye benzerine hiçbir ülkenin muhalefetinde rastlayamayacağımız tarzda soru önergeleri aldık. Cumhurbaşkanlığının kaç uçağı olduğu bunların hangi görevlerde kullanıldığı açıkça ortadadır. Uçakların kanatlarını da siz sayın” diyerek sözlerine şöyle devam etti:

 

“Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayi Başkanlığı’nın uhdesinde savunma sektörü, başarılarına başarı eklemektedir. Başkanlık 750’nin üzerinde savunma sanayi projesi yürütmektedir. Görüyoruz ki savunma sanayii sektörümüz önemli bir ivme kazanmış ve katlanarak büyüme sağlamıştır. Yerli- milli silah, mühimmat ve füzeler, İnsansız hava, kara, deniz araçları, Hava savunma sistemleri, helikopterler ve gemiler.

Saymakla bitiremeyeceğimiz kadar geniş bir yelpazede savunma sistemlerini yerli ve milli olarak tasarlıyor, üretiyor ve geliştiriyoruz. Dünyada savaş gemisini milli imkânlarla tasarlayan ve inşa eden 10 ülke arasındayız.

TUSAŞ’tan yeni tip insansız jet savaş uçağımız geliyor. İnsansız hava araçlarında kabiliyetimizi daha ileri noktaya taşıyacak yeni nesil bir projemiz var; ANKA-3 MİUS! ANKA-3, jet motoru ve hızıyla; yüksek yük taşıma kapasitesi ve radarda neredeyse görünmeyen kuyruksuz yapısıyla İHA alanında yeni bir sayfa açacak. Önümüzdeki yıl ANKA-3 MİUS projemizden müjdeleri milletimizle paylaşmaya devam edeceğiz. Milli Muharip Uçak ve Kızıl Elma ile diğer insansız savaş  uçaklarımızla savunma dengeleri yeniden yazılacak.”

 

Altay Tankı

 

Altay tank projesine ilişkin yoğun soru geldiğini hatırlatan Oktay, “Altay Projesi kapsamında Alman menşeli firmalarından tedarik edilen güç grubu (motor ve transmisyon) ile iki adet Altay Prototipi üretilerek kalifiye edilmiş ve Altay Tankı Teknik Veri Paketi (TVP) oluşturulmuştur” diyerek şu bilgileri verdi:

“Bu nedenle seri üretimin başlatılabilmesini teminen; ana yüklenici firma ve Kore firmaları arasında sözleşme imzalanmış olup, Nisan 2021 itibariyle Kore güç grubunun Altay tanklarına uyumluluğuna yönelik testler başlatılmıştır. Testlerin bir ay içerisinde tamamlanması planlanmaktadır.

Geçen süre zarfında geçmişte de olduğu gibi, “kötü komşu bizi mal sahibi yaptı.” Altay Projesi Dönem-1 kapsamında yurt dışından tedarik edilen birçok alt sistem için yerlileştirme çalışması yapıldı. 2023 Mayıs ayına dek tüm yerlileştirme çalışmalarının tamamlanması beklenmektedir.”

 

Savunma ihracatı 4 Milyarı aşacak

 

Savunma sanayii ihracatımız yılın ilk 11 ayında 3 milyar 800 milyon dolar olarak gerçekleştiğini vurgulayan Oktay, “Bu rakamın yılsonu itibariyle 4 milyar doları aşması öngörülmektedir” dedi.

 

61 Milyon e-devlet kullanıcısı

 

Tüm sektörlere ilişkin kamu kurumlarının dijital dönüşümü esas aldığını ifade eden Oktay, “Bugün itibarıyla 934 kuruma ait 6 bin 714 hizmet e-Devlet Kapısı’na taşınmış ve 61 milyonun üzerinde kullanıcı sayısına ulaşılmıştır” diyerek şöyle devam etti:

“Türkiye Yüzyılı’nda Siber güvenlik alanında savunmacı bir bakışın ötesinde caydırıcı bir siber güç olacağız. Yapay zeka alanında 2021 yılında ‘Ulusal Yapay Zekâ Stratejisi 2021-2025’ yayımlayarak ülkemizde yapay zekâ alanında yürütülen çalışmaları ortak bir zemine oturtacak tedbirleri ortaya koyduk.

2025 yılına kadar 50 kamu kurumumuzun projeye dâhil olması ve gerekli insan kaynağının yetiştirilmesi yönünde çalışıyoruz.

Kılıçdaroğlu diyor ya ‘millet teknoloji görsün’ CHP’nin teknolojiden anladığı çevrimiçi görüntülü konuşma! O da hologramlı, üç boyutlu konuşma gibi bir şey de değil düz ekrana yansıtılmış. Gençler; görün bunların vizyonu bu! Bunu EBA ile e-okulda bizim çocuklarımız yıllardır kullanıyor, CHP antik çağda mı yaşıyor?

Vizyon diyorlar ya hani? Karşımızda öyle geri kalmış bir muhalefet var ki ilerleme mevsiminde kış uykusuna yatmış bir daha uyanmamış gibisiniz. Artırılmış gerçeklikten, deepfakeden, derin öğrenmeden, blokzincirden haberiniz yok. Bu ülkeye dair hayalleriniz çölleşmiş, eskiye takılı kalarak geleceğinizi karartmışsınız. Biz Uzayda ay yıldızlı bayrağımızı dalgalandıracağız diyoruz, siz eski sistemi, tarih olmuş yılları geri getireceğinizi söylüyorsunuz.

Ülkemizin Cumhurbaşkanımız liderliğinde verdiği tarihi mücadelede ilk hedef alınan kurumlarımızın başında Milli İstihbarat Teşkilatı’nın geliyor olması tesadüf değildir.Teşkilatın, yurt içinde ve yurt dışında yürüttüğümüz operasyonlarda önemli katkıları vardır. PKK’sı YPG’si, FETÖ, DEAŞ, DHKP-C’s, hepsi biliyor ki dünyanın neresinde olurlarsa olsunlar, hangi deliğe saklanırlarsa saklansınlar Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin soluğu enselerindedir.

İşte bu, Milli İstihbarat Teşkilatımızın başarısıdır. Bunların yanında, teşkilatımız, kriptoloji, siber, uydu, sinyal istihbaratı alanlarında da yenilikçi çalışmalara imza atıyor. Türk milletinin hakkında gözü olanlar, Devletimizin varlığına, birliğine, bütünlüğüne düşman olanlar rahatsız olacak; Teşkilatı teknik- teknolojik kapasitesi başta olmak üzere önümüzdeki yıl her yönden daha da güçlendireceğiz.”

 

Dünyayı dar ediyoruz

 

Türkiye’nin adı ne olursa olsun güvenliğini ve toplum huzurunu tehdit eden terör örgütleriyle mücadelesini sürdürdüğünü hatırlatan Oktay, “FETÖ’nün siyasi ayağından söz edenler oldu, FETÖ ile kol kola olan sizsiniz. FETÖ’cülere sahip çıkan sizsizin. Biz o hainlere dünyanın her yerini dar ediyoruz. Sizin genel başkanınız bu hainlere af vaad ediyor” diyerek şunları söyledi:

“Siz ancak terör örgütünün sözcülüğünü üstlenirsiniz! Kürt kardeşlerimizi temsil edemezsiniz! Bizim Kürt vatandaşımızla, sizin hiçbir alakanız yoktur.

Günübirlik hesaplar, dedikodu siyaseti, parti içi hizipler muhalefeti iyice yıpratmış gözüküyor. Önünü arkasını düşünmeden, umudunuzu küçük zaferlere, kağıttan kaplanlara bağlamışsınız. Sosyal medyada her ne popülerse hemen o role bürünürsünüz. Mesela iklim değişikliği gündemdeyse birden çevre dostu olursunuz. Artık sizin boş tepkilerinizi bu millet ezberledi, gençlerimizde de bu gerici halinizin hiçbir karşılığı yok. Milletten göremediğiniz ilgiyi yabancı misyon şeflerinde, Berlin’de, Washington’da, Londra’da ararsınız. Bu da yetmez; kıbleyi şaşırıp kıta Avrupası’ndan danışman ithal edersiniz.“

Yorumlar