Küresel piyasalarda, resesyon endişesi yeni haftaya taşındı
Küresel piyasalar, resesyon endişeleriyle yeni haftaya temkinli başlarken, dikkatler Fed Başkanı Powell'ın konuşmalarında olacak.
Küresel piyasalar, resesyon endişeleriyle yeni haftaya temkinli bir başlangıç yaparken, hafta boyunca başta ABD Merkez Bankası (Fed) Başkanı Jerome Powell'ın konuşmaları olmak üzere dünya genelinde para politikası yetkililerin sözle yönlendirmeleri yatırımcıların odağında olacak.
Dünya ekonomilerinde gittikçe artan resesyon endişesi riski varlık fiyatları üzerinde etkili olmayı sürdürüyor.
Küresel merkez bankalarının enflasyon ve resesyon riskleri arasında para politikasında izleyecekleri yola ilişkin belirsizlikler pay piyasalarını baskılarken, bu hafta para politikası yetkililerinin açıklamalarının piyasaların yönü üzerinde etkili olması bekleniyor.
Özellikle Fed Başkanı Powell'ın çarşamba ve perşembe gün yapacağı açıklamaların Fed'in gelecek döneme ilişkin adımlarına yönelik belirsizlikleri azaltacağı tahmin edilirken, Powell'ın daha da şahinleşmesinin ülkede resesyon fiyatlamasını güçlendirebileceğinden endişe ediliyor.
Fed yetkilileri geçen haftaki para politikası toplantısında şahin duruşlarını korurken, 1994'ten bu yana ilk defa gerçekleşen 75 baz puanlık faiz artışının temmuz toplantısı haricinde de tekrar edilip edilmeyeceği soru işaretlerinin başında geliyor.
Para piyasalarında yüzde 95 ihtimalle Fed'in temmuzda 75 baz puan faiz artışına gideceği fiyatlanırken, hafta sonu açıklamalarda bulunan Fed yetkilileri makroekonomik verilerde enflasyona ilişkin ipuçlarının politika kararlarında etkili olacağını dile getirdi.
Cleveland Fed Başkanı Loretta Mester, ülkenin resesyona girmeyeceğini düşündüğünü belirtirken, bankanın enflasyonla mücadelede faiz artışında geç kalmasının ülke ekonomisine zarar verdiğini söyledi.
Fed üyesi Christopher Waller ise, makroekonomik verilerin beklentilerini karşılaması halinde temmuz ayında da 75 baz puanlık faiz artışını destekleyeceğini dile getirdi.
Dünya genelinde artan resesyon riskiyle birlikte ekonomik aktivitenin yavaşlayacağına ilişkin beklentiler sonrası Brent petrolün varil fiyatı yeni haftaya da düşüşle başlarken, şu sıralarda önceki kapanışın yüzde 0,5 altında 110,9 dolardan alıcı buluyor.
Hafta sonunda 17.622 dolara kadar gerileyen Bitcoin ise, güçlü bir alıcının piyasaya girdiğine yönelik söylentilerle kayıplarını büyük oranda telafi etmesinin ardından 20.000 doların jemen altında dengelendi.
Cuma günü New York borsasında S&P 500 endeksi yüzde 0,22 ve Nasdaq endeksi yüzde 1,46 değer kazanırken, Dow Jones endeksi yüzde 0,13 düşüş kaydetti. ABD'de piyasalar bugün tatil nedeniyle kapalı olacak.
Avrupa'da bugün gözler Avrupa Merkez Bankası (ECB) Başkanı Christine Lagarde'ın açıklamaları başta olmak üzere ECB yetkililerinin sözle yönlendirmelerine çevrildi.
Geçen hafta bölge ekonomilerinin kırılganlıklarını azaltmak için acil toplanan ECB, tahvil faizleri arasındaki farkın hızlı bir şekilde artması halinde devreye girecek yeni bir araç üzerinde çalıştıklarını duyurmuş, kararın ardından İtalya ve Yunanistan gibi ülkelerin tahvil faizleri gerilemişti.
Bugün ECB yetkililerinin söz konusu araca ilişkin daha kapsamlı bilgi vermesi bekleniyor.
Öte yandan, Fransa'daki genel seçimlerin ikinci turu tamamlanırken, sandık çıkışı anketlerine göre, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un Ensemble (Birlikte) ittifakı Ulusal Mecliste salt çoğunluğu elde edemiyor.
Cuma günü Avrupa borsaları küresel piyasalara paralel karışık bir seyir izledi. Almanya'da DAX 30 endeksi yüzde 0,67 ve İtalya'da FTSE MIB 30 endeksi yüzde 0,29 yükselirken, İngiltere'de FTSE 100 yüzde 0,41 ve Fransa'da CAC 40 endeksi yüzde 0,06 değer kaybetti. Avrupa'da endeks vadeli işlem kontratları yeni haftaya ise düşüşle yükselişle başladı.
Asya pay piyasaları resesyon endişelerinin güçlendiği haftaya karışık bir seyirle başlarken, ABD ile Çin arasında artan gerilim de pay piyasalarını baskılıyor.
Tayvan boğazının "Uluslararası su" olup olmadığı konusunda iki ülke arasındaki görüş ayrılığı keskinleşirken, söz konusu durum bölgede risk algısını artırıyor. Bununla birlikte, ABD Başkanı Joe Biden'ın bazı Çinli şirketlere uygulanan gümrük vergisinde indirime gidebileceğine ilişkin haber akışı ise Çin pay piyasalarını destekliyor.
Öte yandan, Çin Merkez Bankası bugün 1 ve 5 yıllık borç verme oranlarını beklentilere paralel sırasıyla yüzde 3,70 ve yüzde 4,45'te sabit bıraktı.
Bu gelişmelerle kapanışa yakın Japonya'da Nikkei 225 endeksi yüzde 1, Güney Kore'de Kospi endeksi yüzde 2,5 değer kaybederken, Hong Kong'da Hang Seng endeksi yüzde 0,2 ve Çin'de Şanghay bileşik endeksi yüzde 0,1 yükseldi.
Yurt içinde, gözler Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) perşembe günü yapacağı Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısına çevrilirken, AA Finans'ın beklenti anketine katılan ekonomistler, TCMB'nin politika faizini yüzde 14'te sabit bırakacağını öngörüyor.
Cuma günü dünya borsalarından pozitif ayrışan BIST 100 endeksi, günü yüzde 1,93 artışla 2.533,33 puandan tamamladı.
Dolar/TL ise cuma günü yüzde 0,1 artışla 17,3265'ten kapanmasının ardından bugün bankalararası piyasanın açılışında 17,3430 seviyesinde işlem görüyor.
Analistler, bugün yurt içinde veri gündeminin sakin olduğunu, yurt dışında ise ECB Başkanı Lagarde'ın açıklamalarının yanı sıra Almanya'da Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE) ile Avro Bölgesi'nde ödemeler dengesi verilerinin takip edileceğini belirterek, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 2.520 ve 2.500 seviyelerinin destek, 2.560 puanın direnç konumunda olduğunu söyledi.
Piyasalarda bugün takip edilecek veriler şöyle:
09.00 Almanya, mayıs ayı ÜFE
10.00 Türkiye, nisan ayı uluslararası yatırım pozisyonu
10.00 Türkiye, mayıs ayı Yurt Dışı Üretici Fiyat Endeksi
11.00 Avro Bölgesi, nisan ayı ödemeler dengesi
Yorumlar