Kurban eti nasıl dağıtılmalı? Diyanet ve Hadisler ne diyor?
Kurban Bayramı’nın yaklaşmasıyla beraber en çok merak edilen sorulardan birisi de kurban etlerinin nasıl dağıtılacağı…
Kurban Bayramı geldi. Kurban Bayramının gelip çatmasıyla birlikte en çok merak edilenlerden biri de kurban eti nasıl dağıtılması gerektiği, kurban etinin kimlere verilmesinin caiz olduğudur. Peki kesilen kurban eti nasıl dağıtılır, kimlere vermeliyiz. Diyanet ve hadisler açıklıyor.
Kurbanda kesilen hayvanın etleriyle ilgili olarak Kuran-ı Kerim’de Hac suresinin 28. ayetinde şöyle ifade buyurulmuştur:
“Siz de onların (kesilen kurbanların) etinden hem kendiniz yiyin, hem de yoksula ve fakire yedirin.”
HZ. PEYGAMBER’İN KURBAN ETİ TAVSİYESİ
Hz. Peygamber de kişinin kendi kurbanından yemesini tavsiye buyurmuştur. Et, fakir veya zengin olması, müslüman olup olmaması fark etmeden istenildiği kişiye verilebilir.
DAĞITIMINDA GENEL USUL ÜÇTE BİRİNİN KESENDE KALMASI
Etin dağıtımı konusundaki genel usul ise etin üçte birini evde bırakmak, üçte birini komşulara üçte birini ise fakirlere vermek şeklindedir. Bu dinimizce müstehaptır.
KURBAN ETİ HANGİ DURUMLARDA DAĞITILMAYABİLİR?
Kurban etinin hepsini kendi evinde kullanmak veya hepsini fakirlere vermek de caiz görülmüştür. Kurban etinin dağıtılmaması kurban kesen kişinin yeterli maddi durumunun olmaması veya çocuk sayısının fazla olması veya evin kalabalık olması durumunda uygun görülmüştür.
HZ. PEYGAMBER DE BÖYLE BUYURDU
Hz. Peygamber, kurban etinin üçe taksim edilip, bir bölümünün kurban kesmeyen yoksullara dağıtılmasını, bir bölümünün akraba, tanıdık ve komşularla paylaşılmasını, birinin de evde bırakılmasını tavsiye etmiştir (Ebû Dâvûd, Dahâyâ, 10).
Ailenin durumuna göre etin tamamı da evde bırakılabilir. Ancak, toplumda muhtaçların arttığı dönemde kurban etinin çoğunun hatta tamamının dağıtılması uygun olur.
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haberlerin tüm hakları AjansHaber’e aittir. Kaynak gösterilmeden kullanılamaz. AjansHaber tarafından üretilen haberlerin kaynak gösterilmeden kullanılması, 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nun 36 ve 37. maddesine aykırıdır ve suç teşkil etmektedir. Ayrıca internet ortamında yapılan yayınların düzenlenmesi ile ilgili olarak 4 Mayıs 2007 tarihinde kabul edilen 5651 sayılı internet yasasına göre de bu durum cezai işlem gerektirmektedir.
Yorumlar