"Küçük kızı değil altının kokusunu unutamamıştır"
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, parti genel merkezinde basın toplantısı düzenledi.
Bahçeli'nin konuşmasından satır başları:
Biriken olayların hazırlayıcısı hiç şüpheniz olmasın ki Başbakan ve hükümetidir. Sınırlarımız ve vatandaşlarımız diken üstündedirler. Başbakan benden sonrası tufan mantığıyla hareket etmektedir.
"ADAY OLMASI ZULÜMDÜR" Böyle bir şahsiyetin bırakın Cumhurbaşkanı olması, böyle bir zümreye aday olması zulümdür. Namuslu insanlarımız yolsuzlukla terk edilmiştir. Toplumsal huzurumuz çok büyük bir tehlike altınada bırakmıştır. Türkiye'nin en başarılı olduğu alan ise yolsuzluklarına kılıf uydurmaktır. Şiddet dalgası, ekonomi kayıp ve adaletsizlikler umutlarımızı kırmaktadır.
"AKP ZİHNİYETİ SONA YAKLAŞMAKTADIR" Aralarında yandaş medyalar, sözde aydınların bulunan kişiler Erdoğan'ın reklamını yapmaktadırlar. Cumhurbaşkanlığı seçimlerine az kala övmeye ve menfaatlerine uygun düşen bazı anketçiler vardır. Yerli ve yabancı asalakların algıları çevirmek için kara oyunları vardır. Siyaseti zenginleşme fırsatı oalrak gören ahlaktan uzak anlayışlı engin kılmak için yürüttükleri kampanyayı yıllardır yönettiği aşikardır. Bu aşamada kendisini Cumhurbaşkanlığı adaylığı ile ülkeyi sıkıntıya düşürdüğünü varması lazımdır. AKP zihniyeti sona yaklaşmaktadır.
"DEMOKRASİ DIŞI BİR SİSTEMİN ÖN HAZIRLIĞIDIR" Cumhurtiyetin kurum ve kurallarına yapmadığı kalmayan Erdoğan şimdide aday olmuştur. Üstünde taşıdığı zırhı çıkarmalı ve mertçe diğer adaylar gibi eşit olmalıdır. Demokrasi dışı bir sistemin ön hazırlığıdır. Başbakanın adaylığının meşrutiyet ve ahlaki üzerinde durmak ve bunları sizinle paylaşmak istiyorum. Şuan itibariyle Cumhurbakanlığı için 3 ismin öne çıkmaktadır. 11 temmuz günü adayların kesin listesi gazetede yayınlanacaktır. Recep Tayyip Erdoğan'ın adaylığı diğer adaylar gibi kesin değildir. Biz başından beri Erdoğan'ın aday olamayacağını belgelerle ortaya koyduk. Devletimizin kurucusu ve ilk Cumhurbaşkanı olan Atatürk'ün Çankaya'sına layık olanların nasıl olması gerektiğini dile getirdik. Türkiye'yi kutuplaştırandan Cumhurbaşkanı olmaz dedik. Bebek katiliyle müzakere yapandan, adaletten kaçandan, hırsızlara kol kanat gerenden, evdeki parayı sıfırlayandan Cumhurbaşkanı olmaz dedik.
"BAŞBAKANIN ADAYLIĞI ONAYLANSA BİLE..." Cunhurbaşkanı olacak kişinin sicilinin temiz olması gerekmektedir. İktidar yıllarında işlemiş olduğu onca suçla birlikte bırakın Cumhurbaşkanı olması adaylığı bile olamamsı gerekmektedir. Başbakan Erdoğan aday olamayacak kadar yolsuzluğa batmıştır. Şayet Türkiye'de adalet ruhunu hala teslim etmemişse mutlaka AYM'ye başvurması lazımdır. Yargı huzuruna çıkmadan Cumhurbaşkanı olacağını düşünmüştür. Başbakan yalan, yozlaşmada ustabaşı olmuştur. Fransa'da çok kaygı verici bir iddiada bulunmuştur. Bayrak indiren kişinin ardında Pensilvanya, MHP ve CHP olduğunu iddia etmiştir. YSK görev yapan kişile inanıyorumki hukuk ne gerektiriyorsa onu yapacaktır. Başbakanın adaylığı onaylansa bile vicdanlarda cevap bulamayacaktır. "SEVR ANLAŞMALARI 94 YIL SONRA KILIÇLARINI KUŞATACAKTIR" HDP eş başkanı olan zaatın Cumhurbaşkanlığa adaylığı milliyetçiliğe hakarettir. TC zirve makamına aday olacak her kişi temiz bir kafa yapısına uygun olmalıdır. Buradan İhsanoğlu'na destek olan herkese şükranlarımı sunuyorum. Birliği ve dirliği çekemeyen kişilerin adaylığı büsbütün çelişkilidir. Türk milleti 10 Ağustosta kabile şefini seçmeyecektir. Başbakan Erdoğan Çankaya'ya çıakrsa sevr anlaşmaları 94 yıl sonra kılıçlarını kuşatacaktır. Başbakan'ın adaylığını ilan etmesi kaçışının en resmi halidir. Burada kafamızı kurcalayan izah edilmesi gereken bir konu vardır. Başbakan Erdoğan'ın kardeşim dediği Abdullah Gül'ün konuşmasında adını ağzına almaması dikkatimizi çekmiştir. Başbakan anlaşılan yeni bir vesayet sistemi açmış ve en yakınına koymuştur. Sayın Gül'ü konuşmasında halktan kopanlardan ayrı koymuştur.
"SEN KİM KUCAKLAMAK KİM" Başbakan Erdoğan öyle şeyler söylüyor ki kendisini tanımasak inanacağız. Türkiye'yi cephelere bölen yüzde 50'yi zor tutuyoru diyen, her kelimesi iftira atması iblisin iyilikten bahsetmesi gibidir. Sesleniyorum sen kim kucaklamak kim, sen kim mileltin ve demokrasinin tarafını tumak kim. Şuana kadar Cumhurbaşkanlığı yapan kişilere tepeden bakmıştır. Başbakan siyaseti kavga ve inkara çivilemiştir. Tarihteki tüm diktatör özellikleri Başbkan'da toplanmışitır. Zalimler sanki Başbakan'a nefes vermiştir. Obama'nın seçim kampanyasında kullandığı logosunda kullanılan Başbakan'ınkisiyle yakınlık göstermiştir. Bizim açımızdan bir siyasetçinin önce adamlığı öğrenmesi gerekmektedir.
"KÜÇÜK KIZI DEĞİL ALTIN KOKUSUNU UNUTAMAMIŞTIR" Konuşmasında yer verdiği bilezik hikayesi dikkatlerden doğla olarak kaçmamıştır. Başbakan fakir bir mahallede gezen bir kızın yaklaşıp annesinin gönderdiği 2 bileziği ve kendi plastik bileziği verdiğini anlatmıştır. Başbakan'ın o zamanlar altına düşkünlüğü ordan belliymiş. İktidar gücünü kötüye kullanırken bu küçük kız hiç mi aklına gelmemiştir. Medyaya yansıyan şekilde şimdi 27 yaşında bir kızdır. Kendi bileziğimi verdiğimi ve beni sevdiğini hatırlıyorum demiştir. Ama ne varki başbakan ve kızın sözleri çelişkilidir. Başbakan küçük kızın değil altının kokusunu unutamaması ortaya çıkmıştır. Serveti 3 yıl içinde 1 milyon lira artmıştır. Nasıl bir karlı işe girmiştir ki o kadar artmıştır. "TÜRKİYE AKP ZİHNİYETİNE EMANET DEĞİLDİR" Başbakan PKK'ya ek tavizler vermiştir. Dün ilgili komisyonda kabul edilen kanun tasarısı Türkiye'yi imha planıdır. Kimler Başbakan'ın iradesine zincir vurmuştur. Neyin karşılığında PKK'yla pazarlık yapmıştır. Bu kimliksiz zihniyet ve düşmalık tohumlarının ekilmesine neden olmuştur. Bilinmelidir ki Türkiye AKP zihniyetine emanet değildir. MHP mensubu olarak buradan sesleniyorum ki Türk milleti sahipsiz değildir. Çankaya yokuşunda milşi değerlere yerler altına alıyor ama ne yaparsa yapsın çankaya köşküne giremeyecektir.
Biriken olayların hazırlayıcısı hiç şüpheniz olmasın ki Başbakan ve hükümetidir. Sınırlarımız ve vatandaşlarımız diken üstündedirler. Başbakan benden sonrası tufan mantığıyla hareket etmektedir.
"ADAY OLMASI ZULÜMDÜR" Böyle bir şahsiyetin bırakın Cumhurbaşkanı olması, böyle bir zümreye aday olması zulümdür. Namuslu insanlarımız yolsuzlukla terk edilmiştir. Toplumsal huzurumuz çok büyük bir tehlike altınada bırakmıştır. Türkiye'nin en başarılı olduğu alan ise yolsuzluklarına kılıf uydurmaktır. Şiddet dalgası, ekonomi kayıp ve adaletsizlikler umutlarımızı kırmaktadır.
"AKP ZİHNİYETİ SONA YAKLAŞMAKTADIR" Aralarında yandaş medyalar, sözde aydınların bulunan kişiler Erdoğan'ın reklamını yapmaktadırlar. Cumhurbaşkanlığı seçimlerine az kala övmeye ve menfaatlerine uygun düşen bazı anketçiler vardır. Yerli ve yabancı asalakların algıları çevirmek için kara oyunları vardır. Siyaseti zenginleşme fırsatı oalrak gören ahlaktan uzak anlayışlı engin kılmak için yürüttükleri kampanyayı yıllardır yönettiği aşikardır. Bu aşamada kendisini Cumhurbaşkanlığı adaylığı ile ülkeyi sıkıntıya düşürdüğünü varması lazımdır. AKP zihniyeti sona yaklaşmaktadır.
"DEMOKRASİ DIŞI BİR SİSTEMİN ÖN HAZIRLIĞIDIR" Cumhurtiyetin kurum ve kurallarına yapmadığı kalmayan Erdoğan şimdide aday olmuştur. Üstünde taşıdığı zırhı çıkarmalı ve mertçe diğer adaylar gibi eşit olmalıdır. Demokrasi dışı bir sistemin ön hazırlığıdır. Başbakanın adaylığının meşrutiyet ve ahlaki üzerinde durmak ve bunları sizinle paylaşmak istiyorum. Şuan itibariyle Cumhurbakanlığı için 3 ismin öne çıkmaktadır. 11 temmuz günü adayların kesin listesi gazetede yayınlanacaktır. Recep Tayyip Erdoğan'ın adaylığı diğer adaylar gibi kesin değildir. Biz başından beri Erdoğan'ın aday olamayacağını belgelerle ortaya koyduk. Devletimizin kurucusu ve ilk Cumhurbaşkanı olan Atatürk'ün Çankaya'sına layık olanların nasıl olması gerektiğini dile getirdik. Türkiye'yi kutuplaştırandan Cumhurbaşkanı olmaz dedik. Bebek katiliyle müzakere yapandan, adaletten kaçandan, hırsızlara kol kanat gerenden, evdeki parayı sıfırlayandan Cumhurbaşkanı olmaz dedik.
"BAŞBAKANIN ADAYLIĞI ONAYLANSA BİLE..." Cunhurbaşkanı olacak kişinin sicilinin temiz olması gerekmektedir. İktidar yıllarında işlemiş olduğu onca suçla birlikte bırakın Cumhurbaşkanı olması adaylığı bile olamamsı gerekmektedir. Başbakan Erdoğan aday olamayacak kadar yolsuzluğa batmıştır. Şayet Türkiye'de adalet ruhunu hala teslim etmemişse mutlaka AYM'ye başvurması lazımdır. Yargı huzuruna çıkmadan Cumhurbaşkanı olacağını düşünmüştür. Başbakan yalan, yozlaşmada ustabaşı olmuştur. Fransa'da çok kaygı verici bir iddiada bulunmuştur. Bayrak indiren kişinin ardında Pensilvanya, MHP ve CHP olduğunu iddia etmiştir. YSK görev yapan kişile inanıyorumki hukuk ne gerektiriyorsa onu yapacaktır. Başbakanın adaylığı onaylansa bile vicdanlarda cevap bulamayacaktır. "SEVR ANLAŞMALARI 94 YIL SONRA KILIÇLARINI KUŞATACAKTIR" HDP eş başkanı olan zaatın Cumhurbaşkanlığa adaylığı milliyetçiliğe hakarettir. TC zirve makamına aday olacak her kişi temiz bir kafa yapısına uygun olmalıdır. Buradan İhsanoğlu'na destek olan herkese şükranlarımı sunuyorum. Birliği ve dirliği çekemeyen kişilerin adaylığı büsbütün çelişkilidir. Türk milleti 10 Ağustosta kabile şefini seçmeyecektir. Başbakan Erdoğan Çankaya'ya çıakrsa sevr anlaşmaları 94 yıl sonra kılıçlarını kuşatacaktır. Başbakan'ın adaylığını ilan etmesi kaçışının en resmi halidir. Burada kafamızı kurcalayan izah edilmesi gereken bir konu vardır. Başbakan Erdoğan'ın kardeşim dediği Abdullah Gül'ün konuşmasında adını ağzına almaması dikkatimizi çekmiştir. Başbakan anlaşılan yeni bir vesayet sistemi açmış ve en yakınına koymuştur. Sayın Gül'ü konuşmasında halktan kopanlardan ayrı koymuştur.
"SEN KİM KUCAKLAMAK KİM" Başbakan Erdoğan öyle şeyler söylüyor ki kendisini tanımasak inanacağız. Türkiye'yi cephelere bölen yüzde 50'yi zor tutuyoru diyen, her kelimesi iftira atması iblisin iyilikten bahsetmesi gibidir. Sesleniyorum sen kim kucaklamak kim, sen kim mileltin ve demokrasinin tarafını tumak kim. Şuana kadar Cumhurbaşkanlığı yapan kişilere tepeden bakmıştır. Başbakan siyaseti kavga ve inkara çivilemiştir. Tarihteki tüm diktatör özellikleri Başbkan'da toplanmışitır. Zalimler sanki Başbakan'a nefes vermiştir. Obama'nın seçim kampanyasında kullandığı logosunda kullanılan Başbakan'ınkisiyle yakınlık göstermiştir. Bizim açımızdan bir siyasetçinin önce adamlığı öğrenmesi gerekmektedir.
"KÜÇÜK KIZI DEĞİL ALTIN KOKUSUNU UNUTAMAMIŞTIR" Konuşmasında yer verdiği bilezik hikayesi dikkatlerden doğla olarak kaçmamıştır. Başbakan fakir bir mahallede gezen bir kızın yaklaşıp annesinin gönderdiği 2 bileziği ve kendi plastik bileziği verdiğini anlatmıştır. Başbakan'ın o zamanlar altına düşkünlüğü ordan belliymiş. İktidar gücünü kötüye kullanırken bu küçük kız hiç mi aklına gelmemiştir. Medyaya yansıyan şekilde şimdi 27 yaşında bir kızdır. Kendi bileziğimi verdiğimi ve beni sevdiğini hatırlıyorum demiştir. Ama ne varki başbakan ve kızın sözleri çelişkilidir. Başbakan küçük kızın değil altının kokusunu unutamaması ortaya çıkmıştır. Serveti 3 yıl içinde 1 milyon lira artmıştır. Nasıl bir karlı işe girmiştir ki o kadar artmıştır. "TÜRKİYE AKP ZİHNİYETİNE EMANET DEĞİLDİR" Başbakan PKK'ya ek tavizler vermiştir. Dün ilgili komisyonda kabul edilen kanun tasarısı Türkiye'yi imha planıdır. Kimler Başbakan'ın iradesine zincir vurmuştur. Neyin karşılığında PKK'yla pazarlık yapmıştır. Bu kimliksiz zihniyet ve düşmalık tohumlarının ekilmesine neden olmuştur. Bilinmelidir ki Türkiye AKP zihniyetine emanet değildir. MHP mensubu olarak buradan sesleniyorum ki Türk milleti sahipsiz değildir. Çankaya yokuşunda milşi değerlere yerler altına alıyor ama ne yaparsa yapsın çankaya köşküne giremeyecektir.
Yorumlar