Ecevit'in "Biz aslında savaş için değil, barış için ve yalnızca Türklere değil, Rumlara da barış getirmek için Ada'ya gidiyoruz." sözleriyle tarihe geçen harekat başarıyla sonuçlandı.
Böylece Türk Barış Harekatı aynı zamanda bir yandan Yunanistan'ın Kıbrıs'ı ilhakını önlerken diğer yandan Yunanistan'da cunta idaresinin de sonunu getirdi.
Kıbrıs Türk halkının varlığını güvence altına alan harekatın ardından 13 Şubat 1975'te Kıbrıs Türk Federe Devleti kuruldu.
Bir yıl sonra taraflar arasında Viyana'da BM gözetiminde Kıbrıs Türk ve Rum tarafları arasında varılan nüfus mübadele anlaşması uyarınca Rumların güneye, Türklerin de kuzeye geçmesi sonucu Ada'da iki kesim meydana geldi. Bu iki kesim, 180 kilometre boyunca uzanan ve genişliği 5 metre ile 7 kilometre arasında değişen bir "ara bölge" ile birbirinden ayrıldı.
KKTC OY BİRLİĞİYLE KABUL EDİLDİ
Kıbrıs Türk halkı, Kıbrıs Türk Federe Meclisinde 15 Kasım 1983'te alınan kararla ise mücadelesini devlet çatısı altında bir araya getirdi. Meclis, düzenlenen olağanüstü oturumda Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin (KKTC) kuruluşunu ve bağımsızlık bildirisini oy birliğiyle kabul etti.