İngiltere'ye bu kez de Ice-Exit şoku!

Brexit ile AB'den çıkma kararı alan İngiltere, Avrupa Şampiyonası son 16 turunda İzlanda'ya 2-1 mağlup olarak büyük şok yaşadı.

Fransa’da düzenlenen EURO 2016’da İngiltere Milli Takımı eve erken dönmenin şokunu yaşıyor. Son 16 turunda İzlanda ile karşılaşan İngiltere, maçın hemen başında Sterling’in düşürülmesiyle penaltı kazandı. Wayne Rooney topu ağlara gönderip İngiltere’yi 1-0 öne geçirirken gol sevinci çok uzun sürmedi. Rooney’in penaltı golünden 2 dakika sonra İzlanda Ragnar Sigurdsson’un golüyle eşitliği yakaladı. İzlanda, 18’inci dakikada Kolbeinn Sigdórsson, kaleci Hart’ın da büyük hatasıyla 2-1 öne geçti.

2-1 geriye düştükten sonra rakibi baskı altına almaya çalışan İngiltere, tüm denemelere rağmen golü bulamadı ve maç İzlanda’nın 2-1 üstünlüğüyle sona erdi. Bu sonuçla İngiltere, evine son 16 turunda dönerken İzlanda tarihinde ilk kez katıldığı Avrupa Şampiyonası’nda çeyrek final oynayacak.

İngiltere Milli Takımı’nın EURO 2016’ya erken vedasını ve İzlanda’nın tarihi başarısını AjansHaber’e değerlendiren spor yorumcusu Ali Ece, “İngiltere’nin elenmesine hiç şaşırmadım, benim için hiç sürpriz olmadı. Roy Hodgson gibi son kullanma tarihi çoktan geçmiş bir teknik direktörle ancak bu kadar olur. Bu kadroyu Tottenham teknik direktörü Mauricio Pochettino, iki hafta önce Celtic ile anlaşan Brandan Rodgers ya da Southampton teknik direktörü Koeman gibi bu kuşak futbolcularının dilini konuşan teknik direktör çalıştırsaydı çok farklı olabilirdi. İzlanda’nın çeyrek finale yükselmesi ise çok büyük bir başarı” dedi.

Spor yorumcusu Ali Ece, İngiltere Milli Takımı’nın EURO 2016’ya erken vedasını ve İzlanda’nın tarihi başarısını AjansHaber’e değerlendirdi:

 “İNGİLTERE, ÇOK UZUN ZAMANDIR DÜNYANIN EN İYİ 5 MİLLİ TAKIMINDAN BİRİ DEĞİL”

İngiltere’yi Brexit ile büyük sıkıntıya sokan kişilerin benzerleri İngiltere Futbol Federasyonu’nu yönettiği için durum böyle. İngiltere Premier Lig’inin Avrupa’nın en büyük liglerinden olduğunu herkes kabul eder ama İngiltere Milli Takımı çok uzun zamandır dünyanın en iyi 5 milli takımından bir tanesi değil.

1966 Dünya Kupası’nı kazandıklarından beri büyük turnuvalarda gruptan çıktıktan sonraki turlarda kendileri kadar güçlü ya da kendi güçlerine yakın takımlara karşı sadece 3 galibiyetleri var. 1996 Avrupa Şampiyonası’nda penlatılarla İspanya’yı elediler. 2002 Dünya Kupası’nda Danimarka’yı ikinci turda elediler. 1990 Dünya Kupası’nda da David Platt’ın son saniyede attığı efsane golle Belçika’yı elemişlerdi. 50 yılda sadece 3 kez gruptan çıktıktan sonra iyi sonuç aldılar.

“BU KADROYU POCHETTINO, RODGERS YA DA KOEMAN ÇALIŞTIRSA FARKLI OLABİLİRDİ”

Bu kadroyu Tottenham teknik direktörü Mauricio Pochettino, iki hafta önce Celtic ile anlaşan Brendan Rodgers ya da Southampton teknik direktörü Koeman gibi bu kuşak futbolcularının dilini konuşan teknik direktör çalıştırsaydı çok farklı olabilirdi.

“YETENEKSİZ KARDEŞ MUAMELESİ YAPTIKLARI GALLER ÇEYREK FİNALDE”

Bütün bir turnuvada sadece ilk kez bir turnuvaya katılmanın tecrübesizliğiyle skoru korumak için bilinçsizce geri çekilen Galler’i yendiler. İngilizler her zaman için Galler’e ‘küçük, beceriksiz, yeteneksiz kardeş’ muamelesi yapardı. Şimdi Gareth Bale’li Galler çeyrek finalde, İngiltere ise evine geri döndü. İngiltere’nin gruptan birinci çıkamaması zaten başarısızlıktı. Bu kadar şut karşılığı bu kadar az gol bulmak başarısızlık ve bu kadar az şut pozisyonu imkanı verip bu kadar gol yemek de bir o kadar başarısızlıktır.

“İNGİLTERE FUTBOLUNUN EN BÜYÜK ÇELİŞKİSİ LİG İLE MİLLİ TAKIM ARASINDAKİ KALİTE FARKI”

İngiltere futbolunun en büyük çelişkisi lig ile milli takım arasındaki büyük kalite farkıdır. Madem İngiltere’yi yönetenlerin yönlendirmesiyle AB’den çıkma kararı verdiler, Premier Lig’de de AB vatandaşı olanları ve İngiliz olmayanları çıkarsınlar. Lig ne hale geliyor, görelim!

“BAŞARISIZLIĞIN YÜZDE 90’I KENDİNİ KANDIRMAKTIR”

Futbolda başarısızlığın yüzde 90’ı kendini kandırmaktır. İngilizler de kendilerini kandırıyorlar. Tarihin gelmiş geçmiş en büyük İngiliz teknik direktörü Brian Clough’un İngiltere Milli Takımı’nı hiç çalıştırmamış olması, 50 yıldır süren tarihsel hezimetin en manidar özetidir. Roy Hodgson ile Brian Clough’un, teknik direktörlük mesleğinde isimleri aynı cümlede bile geçemez, o kadar büyük fark var.

“İZLANDA ÇOK İYİ BİR FUTBOL KALKINMA PLANI YAPTI

İzlanda’nın çeyrek finale yükselmesi çok büyük bir başarı. Sadece nüfusunun az olması değil, bütün Avrupa’da iklimin futbol oynamaya en elverişsiz olduğu ülke. İzlanda’da iklim futbol oynamaya son derece elverişsiz olduğu için İzlanda futbolunu yönetenler mümkün olduğu kadar ülkenin futbol seven gençlerinin yurtdışında oynaması için onları motive ettiler ve çok iyi bir futbol kalkınma planı yaptılar. Bu takımın yarıya yakını Lars Lagerback göreve geldiği zaman ilk kez tarihinde büyük başarıya imza atan 20 yaş altı milli takımlarında forma giyiyordu.

“İZLANDA İLE İNGİLTERE ARASINDAKİ EN BÜYÜK FARK…”

Sadece takımın maestrosu Gylfi Sigurdsson değil, stoper Ragnar Sigurdsson da çok iyi bir oyuncu.  Birkir Bjarnason da yeteneklerinin kısıtlı olmasına rağmen nasıl ideal milli takım oyuncusu olunur dersi verdi. İzlanda ile İngiltere arasındaki en büyük fark ise; İzlandalılar kendilerini hiçbir zaman kandırmadılar, kendi futbol gerçeklerinden hareketle hayaller kurdular ve o hayalleri gerçekleştirmek için de çok iyi bir plan yaptılar.

“HODGSON’IN MİLLİ TAKIM KARİYERİNE İSKANDİNAV TAKIMININ SON VERMESİ MANİDAR”

Roy Hodgson’ın milli takım kariyerine de bir İskandinav takımının son vermesi de son derece manidar çünkü Roy Hodgson’ın gerçekten başarılı olduğu tek coğrafya İskandinavya’ydı. İsveç ligi ve Finlandiya Milli Takımı gibi… İsviçre de vardı ama oradaki imkanlar çok daha farklı İzlanda’ya göre…

 YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haberlerin tüm hakları AjansHaber’e aittir. Kaynak gösterilmeden kullanılamaz. AjansHaber tarafından üretilen haberlerin kaynak gösterilmeden kullanılması, 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nun 36 ve 37. maddesine aykırıdır ve suç teşkil etmektedir. Ayrıca internet ortamında yapılan yayınların düzenlenmesi ile ilgili olarak 4 Mayıs 2007 tarihinde kabul edilen 5651 sayılı internet yasasına göre de bu durum cezai işlem gerektirmektedir.

Yorumlar