F.Bahçe'ye kurulan kumpası G.Saray açıkladı!
"Fethullah Gülen grubunun Aziz Yıldırım'dan 50 milyon dolar istediği" haberi gündeme bomba gibi düşerken, gazeteci Erhan Seven "Galatasaray cephesinin bu kumpası ortaya çıkarması çok önemli bir olay" diye yorumlaması dikkat çekti.
Erhan SEVEN/ ANKARA
KUMPAS OLDUĞUNU YAZDIK
3 Temmuz 2011’de Fenerbahçe başkanı Aziz Yıldırım’ın başına örülen ve dolayısıyla Fenerbahçe’yi kokutmaya çalışan çorapta sökülmeler başladı. 2010-2011 sezonunda 19 maçta şike ve teşvik yaptığı iddiasıyla başlayan ve daha sonra silahlı örgüt üyeliğine kadar vardırılan olayların aslında bir kumpas olduğunu zaman zaman bu sütunlarda da yazdık, birçok yerde dile getirdik.
DUYGUN YARSUVAT'IN DOĞRULANMIŞ OLMASI TRAJİ-KOMİK
Kumpas olduğu yönündeki iddianın şu anda Galatasaray başkanlığı görevini üstlenen Duygun Yarsuvat tarafından da doğrulanmış olması aslında çok önemli bir gelişme. Fethullah Gülen grubunun Fenerbahçe başkanından 50 milyon dolar para istediği ve verilmeyince de operasyon yapıldığının duayen gazeteci Atilla Gökçe tarafından Duygun Yarsuvat’ın ağzından yazılması, hakikaten 3.5 yıldır Türkiye’de yaşanan traji-komik şike davasının geldiği yeri göstermesi açısından önemlidir.
SAÇMA SAPAN KONUŞMALAR UCU UCUNA YERLEŞTİRİLMİŞ
Maddi dayanaklarının birçoğunun sağlam olmadığı şike ve teşvik iddialarında yola 19 maçla çıkılmıştı. Tapelerdeki saçma sapan konuşmalar ucu ucuna yerleştirilmiş, ne anlama geldikleri belli olmayan ifadeler şike girişimi gibi sunulmuş ve sonrasında da medyaları aracılığıyla kamuoyuna yedirilmeye çalışmıştı. Hatta her suçtan dolayı Aziz Yıldırım için ayrı ayrı cezalandırılıp 676 yıl ceza alması gündemdeydi. Kumpas olduğu o kadar aşikardı ki, ‘kaleci Korcan’ın kızkardeşi için Mini Cooper verdiler’ dediler. Korcan’ın kızkardeşi olmadığı ortaya çıktı. Emenike sahaya çıkıp oynamadığı için şike yaptığı iddia edildi. Sezer de sahaya çıkıp kötü oynadığı için…
AZİZ YILDIRIM BİR DE SİLAHLI ÖRGÜTE ÜYEYMİŞ!
Rakipleri Trabzonspor için üç maçla ilgili teşvik girişimleri ise en baştan derdest edilip devre dışı bırakıldı. Bir de Yıldırım için acı olan, Giresunspor başkanının kurduğu silahlı örgüte üye olmaktı. Yıldırım için bu hakarettir.
Bir yerlerden tutturulup Fenerbahçe ve Aziz Yıldırım, bir kumpasın içine çekilmeye çalışıldı. Başkan Yıldırım kumpasa vurguyu sürekli yaptı, konuyla ilgili açıklama yapacağını da dile getirdi. Hatta yazılmamak kaydıyla Ertuğrul Özkök’e söylediği sözler yayınlanınca yargı sürecinde olunduğu için yalanlamak zorunda kalmıştı.
GERÇEĞİ GALATASARAY'DAN DUYMAK AYRI BİR GÜZELLİK OLDU
Türkiye, son 7 yıldır ‘yargı terörünü’ her alanda çok yoğun bir şekilde yaşadı. Türkiye’yi yargı yoluyla dizayn etme çabası en üst seviyeye çıktı. Bir de Fenerbahçe’yi dizayna çalıştıkları çok net ortaya çıktı. Bu gerçeğin Fenerbahçe’nin ezeli rakibi, ebedi dostu Galatasaray’ın başkanı tarafından dile getirilmesi de ayrı bir güzellik oldu. ‘Kumpas, kumpas, kumpas’ Türkiye’yi futboldan soğuttu. Koskoca bir camiayı bir kişi üzerinden kendilerine göre ‘adam etmeye’ çalıştılar.
Ama gerçeklerin ortaya çıkmak gibi kötü bir huyu var ya… Ortaya çıkıyorlar yavaş yavaş…
KUMPAS OLDUĞUNU YAZDIK
3 Temmuz 2011’de Fenerbahçe başkanı Aziz Yıldırım’ın başına örülen ve dolayısıyla Fenerbahçe’yi kokutmaya çalışan çorapta sökülmeler başladı. 2010-2011 sezonunda 19 maçta şike ve teşvik yaptığı iddiasıyla başlayan ve daha sonra silahlı örgüt üyeliğine kadar vardırılan olayların aslında bir kumpas olduğunu zaman zaman bu sütunlarda da yazdık, birçok yerde dile getirdik.
DUYGUN YARSUVAT'IN DOĞRULANMIŞ OLMASI TRAJİ-KOMİK
Kumpas olduğu yönündeki iddianın şu anda Galatasaray başkanlığı görevini üstlenen Duygun Yarsuvat tarafından da doğrulanmış olması aslında çok önemli bir gelişme. Fethullah Gülen grubunun Fenerbahçe başkanından 50 milyon dolar para istediği ve verilmeyince de operasyon yapıldığının duayen gazeteci Atilla Gökçe tarafından Duygun Yarsuvat’ın ağzından yazılması, hakikaten 3.5 yıldır Türkiye’de yaşanan traji-komik şike davasının geldiği yeri göstermesi açısından önemlidir.
SAÇMA SAPAN KONUŞMALAR UCU UCUNA YERLEŞTİRİLMİŞ
Maddi dayanaklarının birçoğunun sağlam olmadığı şike ve teşvik iddialarında yola 19 maçla çıkılmıştı. Tapelerdeki saçma sapan konuşmalar ucu ucuna yerleştirilmiş, ne anlama geldikleri belli olmayan ifadeler şike girişimi gibi sunulmuş ve sonrasında da medyaları aracılığıyla kamuoyuna yedirilmeye çalışmıştı. Hatta her suçtan dolayı Aziz Yıldırım için ayrı ayrı cezalandırılıp 676 yıl ceza alması gündemdeydi. Kumpas olduğu o kadar aşikardı ki, ‘kaleci Korcan’ın kızkardeşi için Mini Cooper verdiler’ dediler. Korcan’ın kızkardeşi olmadığı ortaya çıktı. Emenike sahaya çıkıp oynamadığı için şike yaptığı iddia edildi. Sezer de sahaya çıkıp kötü oynadığı için…
AZİZ YILDIRIM BİR DE SİLAHLI ÖRGÜTE ÜYEYMİŞ!
Rakipleri Trabzonspor için üç maçla ilgili teşvik girişimleri ise en baştan derdest edilip devre dışı bırakıldı. Bir de Yıldırım için acı olan, Giresunspor başkanının kurduğu silahlı örgüte üye olmaktı. Yıldırım için bu hakarettir.
Bir yerlerden tutturulup Fenerbahçe ve Aziz Yıldırım, bir kumpasın içine çekilmeye çalışıldı. Başkan Yıldırım kumpasa vurguyu sürekli yaptı, konuyla ilgili açıklama yapacağını da dile getirdi. Hatta yazılmamak kaydıyla Ertuğrul Özkök’e söylediği sözler yayınlanınca yargı sürecinde olunduğu için yalanlamak zorunda kalmıştı.
GERÇEĞİ GALATASARAY'DAN DUYMAK AYRI BİR GÜZELLİK OLDU
Türkiye, son 7 yıldır ‘yargı terörünü’ her alanda çok yoğun bir şekilde yaşadı. Türkiye’yi yargı yoluyla dizayn etme çabası en üst seviyeye çıktı. Bir de Fenerbahçe’yi dizayna çalıştıkları çok net ortaya çıktı. Bu gerçeğin Fenerbahçe’nin ezeli rakibi, ebedi dostu Galatasaray’ın başkanı tarafından dile getirilmesi de ayrı bir güzellik oldu. ‘Kumpas, kumpas, kumpas’ Türkiye’yi futboldan soğuttu. Koskoca bir camiayı bir kişi üzerinden kendilerine göre ‘adam etmeye’ çalıştılar.
Ama gerçeklerin ortaya çıkmak gibi kötü bir huyu var ya… Ortaya çıkıyorlar yavaş yavaş…
Yorumlar