Yaşar Dadaylı, gazetecilere, yangınları, küçük çapta olması nedeniyle kendi imkanlarıyla söndürdüklerini söyledi.

Yangınların neden çıktığını bilmediklerini dile getiren Dadaylı, "Bir oda yanmaya başlıyor, söndürüyoruz. Orada yangın biter bitmez başka bir odada başlıyor. Çekyatlarımız, eşyalarımız, ahırımız yandı. Bir odada çok sayıda eşyamız yandı. Kalan eşyalarımızı, komşularımızla, yanmasın diye dışarı çıkardık." dedi.

Geceleri uyuyamadıklarını belirten Dadaylı, "Bu evde kalacağız ama uyumadan kalacağız. Zaten dün gece uyumadık, nöbetleşe yattık. Bu evde 6 kişi yaşıyoruz, korku içerisindeyiz, ne yapacağımızı şaşırdık. Bu olay nedeniyle hiç kimseden şüphelenmiyorum. Çekyatların alt kısmından yanıyor, kimden şüpheleneyim?" ifadelerini kullandı.

Yaşay Dadaylı'nın oğlu Ahmet Dadaylı da ellerinde hortumla gezdiklerini anlatarak, "Aşağıdaki odalara, ahıra, yanan samanlığın etrafına bakıyorum. Duramıyorum, 5 dakika sonra tekrar dolaşıyorum. Acaba aşağı mı yukarı mı yanacak diye elimde hortumla dolaşıyorum. Samanlığım, ahırım, odadaki eşyalarım yandı. Üstümdeki kıyafete kadar komşular verdi. Odalarda üç beş çekyat kaldı, onu da indirdik." diye konuştu.

Kurusaray köyü Muhtarı Mehmet Abdaloğlu ise yangınların nedeninin bilinmediğini vurgulayarak, şunları kaydetti:

"Bu olayı kimsenin mantığı almıyor. Yangın ile ilgili bir kimseden şüphe edebilmek için çekyatın üst kısmından yanması lazım ama çekyat altından yandı. Yangın önce odada, daha sonra ahır ve samanlıkta çıktı. Bu ailenin düşmanı yok, dolayısıyla kimseden şüphelenmiyorum. Evlerinde bu yangınları çıkaracak yaramaz bir çocuk, alzaymır hastası veya dengesiz bir insan da yok."