Ekmeklerini zeytinden çıkarıyorlar
Musul'a bağlı Sincar ilçesi ile Başika kasabasından, yaşanan çatışmalar nedeniyle kaçmak zorunda kalan aileler, Duhok'un Zaho ilçesinde zeytin bahçelerinde çalışarak hayata tutunmaya çalışıyor.
Terör örgütü DEAŞ'ın Haziran 2014'te Musul'u ele geçirmesinin ardından evlerini terk ederek iç göçmen durumuna düşen çok sayıda Iraklı, üç yılı aşkın süredir mecburi ikametgahları durumundaki Zaho'daki sığınmacı kamplarında yaşam mücadelesi veriyor.
Sığınmacı kamplarında yaşayan çoğunluğunu Sincar ve Başika'dan kaçanların oluşturduğu çok sayıdaki iç göçmen, ilçelerinin DEAŞ'tan kurtarılmasının üzerinden yaklaşık bir yıl geçmiş olmasına rağmen mevcut yıkım ve altyapı eksikliğinin yanı sıra son olarak Irak güçleriyle Peşmerge arasında yaşanan askeri gerginlik gibi nedenlerden dolayı evlerine dönmekten geri duruyor.
İç göçmenler günlük tarım işçisi
Irak Kürt Bölgesel Yönetimi'ndeki (IKBY) mevcut ekonomik kriz ve yüksek seviyelerde seyreden işsizlik iç göçmenleri olumsuz etkiliyor. Birleşmiş Milletler (BM) başta olmak üzere uluslararası yardım kuruluşlarından da yeterli desteği alamayan Zaho'daki sığınma kamplarında yaşayan aileler, zeytin bahçelerinde buldukları günübirlik işlerle geçimlerini sağlamanın yollarını arıyor.
Türkiye, Irak ve Suriye üçgeninde yer alan Zaho ilçesinde, genellikle tarım alanlarında çalışan iç göçmenler, mevsimine göre bazen zeytin bazen de patates veya domates toplayarak ekmeklerini kazanıyor.
Zeytin hasadının yapıldığı ekim ve kasım aylarında tüm aile fertleriyle zeytinliklerde çalışan iç göçmenler, gün boyu topladıkları zeytinleri akşam saatlerinde fabrikalara taşıyor.
"Yılın bu mevsiminde her gün zeytinliklerdeyiz"
Sincarlı Hadi Davud Hüseyin, ailesindeki 4 kişiyle birlikte Zaho'daki zeytin bahçelerinde çalıştıklarını söyledi.
Hüseyin, "Yılın bu mevsiminde her gün zeytinliklerdeyiz, zeytin topluyoruz. Tenekelere doldurduğumuz zeytinleri, birkaç yüz metre omuzlarımızda taşıdıktan sonra toplama noktasına ulaştırıyoruz." dedi.
Günde ortalama kişi başı 20 dolar kazandıklarını belirten Hüseyin, "Yoksul ve çaresiz insanlarız. Bir mesleğimiz yok ve bir yerden de maaş almıyoruz. Dolayısıyla geçim sıkıntısı yaşıyoruz." diye konuştu.
Zeytinlik sahibiyken yevmiyeli işçi oldu
Öte yandan Başika'da kendisine ait zeytinliği bulunduğunu söyleyen Halid Ziyad isimli bir diğer iç göçmen ise kendi zeytinliklerini arkasında bırakıp şimdi yevmiye ile başkalarının bahçelerinde işçi olarak çalıştığını anlattı.
Ziyad, "Benim de zeytinliklerim vardı. Halim vaktim de oldukça yerindeydi. Ancak savaş beni bahçe sahip sahipliğinden, işçiliğe getirdi. Çalışmak zorundayım. Günde ortalama 15 dolar kazanıyorum." ifadelerini kullandı.
"Zeytinin işlenmesinden çok iyi anlıyorum. Toplanmasından sofralara giden sürece kadar neyin nasıl yapıldığını çok iyi biliyorum." diyen Ziyad, en kısa sürede köyüne evine geri dönüp, yanan zeytin ağaçlarının yerine yenilerini dikmeyi ve tekrar kendi bahçesinde çalışmayı hayal ettiğini ifade etti.
Yorumlar