Dış ticarette ulusal para birimini yaygınlaştırmak istiyorlar
Doğu Karadenizli İhracatçılar, ticaretin ulusal para birimleri aracılığıyla yapılmasını sağlayarak, Türk ekonomisinin avro ve dolara bağımlılığını kırmayı hedefliyor.
Doğu Karadeniz İhracatçılar Birliği (DKİB) Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Hamdi Gürdoğan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, daha önceden de yapmış oldukları planlama gereği Rusya Federasyonu'na yapılan ihracatta ruble dönemini başlattıklarını söyledi.
Konu ile ilgili ihracatçıyı bilgilendirmek için de çalışmalar yaptıklarını dile getiren Gürdoğan, İstanbul'da yapılan toplantıda, banka yetkililerinin ihracatçıları bilgilendirmek için brifing verdiğini ifade etti.
Gürdoğan, Rusya'nın birçok yerinde bazı bankaların şubelerinin olduğunu işaret ederek, şöyle devam etti:
"Bazı bankalarlar, ruble olarak yapılan ihracatların beyannamelerini, Türkiye tarafından ruble olarak kabul edileceği ve Türk parasına çevrileceğini taahhüt ettiler. Bu bağlamda biz de Türkiye'deki tüm ihracatçılarımızı, bilgilendirdik. Miktar bazında da Rusya krizinden sonra başlamasına rağmen, şu anda Rusya'ya ihracat yapan firmalarımız döviz yerine ruble bazında ihracata başlamış oldular."
"RUBLE CİNSİ İHRACAT SON YILLARDA ARTTI"
Türkiye-Rusya dış ticaret hacminin iki yıl aradan sonra 2017'den sonra tekrar artışa geçeceğini öngördüklerini belirten Gürdoğan, ruble cinsi ihracatın da son yıllarda arttığını kaydetti.
Gürdoğan, Türkiye ve Rusya arasındaki ticaretin ağırlıklı olarak enerji, turizm, inşaat, tekstil ve tarım sektörlerine yönelik olduğunu anlatarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
"2013 yılında 33 milyar dolara kadar yükselen toplam dış ticaret hacmi, özellikle enerji fiyatlarındaki düşüş ile 2015 yıl sonu itibarıyla 24 milyar dolar seviyesinde gerçekleşmiştir. Türkiye'nin Rusya'ya ihracatı 3,6 milyar dolar ithalatı ise 20,4 milyar dolardır. Ruble cinsinden yapılan dış ticaret tutarı sırasıyla 2013'te 470 milyon dolar, 2014'te 520 milyon dolar ve 2015'te 200 milyon dolar olmuştur. 2016 Eylül ayında varılan mutabakat ile dış ticaret hacminin 2025 yılına kadar 100 milyar dolar seviyesine ulaştırılması hedeflenmektedir."
İki ülkenin birbirini tamamlayıcı özelliklerinin, Rusya ile Türkiye arasında büyük bir potansiyel yarattığını vurgulayan Gürdoğan, "Ticaretin ulusal para birimleri aracılığı ile yapılmasını sağlayarak, avro ve dolar kullanımının azaltılmasını, mal ve hizmet ticaretine ivme kazandırılmasını hedefliyoruz." şeklinde konuştu.
"BUNUN DİĞER ÜLKELERDE YAPILAN TİCARETTE ÖRNEK OLMASINI İSTİYORUZ"
Gürdoğan, ihracatta ruble ve Türk parası kullanımının yaygınlaştırılması gerektiğini vurgulayarak, "Bunun diğer ülkelerde yapılan ticarette örnek olmasını istiyoruz. Ayrıca bunun, ihracatın İran, Gürcistan gibi ülkelerin paralarıyla da yapılması gibi konuların önünü açabileceğini görüyoruz." dedi.
Gürdoğan, özellikle Asya ülkelerinde bunun uygulanabileceğini ifade ederek, şunları kaydetti:
"İthalatımızda da buna örnek bazı çalışmalar yapabilirsek, her şeyden önce Türk ekonomisinin yabancı döviz parası avro ve dolara bağımlılığını kırabiliriz diye düşünüyoruz. Sayın Cumhurbaşkanı'mızın bu konuda yapmış olduğu önderliğe bizler de destek olmalı ve bu bağlamda da ihracat yaptığımız ülkelerdeki Türk parası veya ruble olarak Rusya'da olduğu gibi diğer ülkelerin de parasıyla yapmak adına çalışmamız lazım. O nedenle bu anlamda şu an için ruble ile ticarete başlamış bulunmaktayız."
Yorumlar