Destici’den önemli değerlendirmeler!
Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, her yere yürüyen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na bir gün de Diyarbakır annelerinin çadırına yürümesini tavsiye ettiklerini söyledi. Destici, 8 Eylül 1999 öncesi işe şartsız emekli hakkı verilmesi gerektiğini söyledi.
Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, Antalya'nın Kumluca ve Finike ilçelerinde sel felaketi meydana geldiğini anımsatarak, devletin bundan önce olduğu gibi bundan sonra da en kısa sürede ve hiçbir eksik bırakmadan yaraları saracağına inandığını belirtti.
6 yaşında bir çocuğun evlendirildiği skandalını hatırlatan Destici, "çocuk evliliği" ifadesini kabul etmediğini, "evlilik" ve "çocuk" kelimelerinin, hiçbir masum gerekçeyle yan yana getirilemeyeceğini; bu durumun sapkınlık ve suç olduğunu kaydetti. Devletin en önemli ve asli görevlerinden birinin çocukları korumak olduğuna işaret eden Destici, çocuklara karşı işlenen suçlarda cezaların yetersiz olduğunu, artırılması gerektiğini vurguladı.
Destici, "Herkesin mutabık olduğu böylesine önemli bir konunun, günlük politik tartışmalara malzeme yapılma çabalarını da yadırgıyorum. Sanki herhangi bir siyasi parti, 6 yaşında bir çocuğun evlendirilmesini kabul edebilirmiş ya da ediyormuş gibi bir tartışma yürütülmesinin ayrı bir istismar, ayrı bir yanlış olduğunu düşünüyorum." diye konuştu.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun Adalet Bakanlığına yürümesini "üzücü ve sorumsuzluk" olarak nitelendiren Destici, "Bu, üzüm yemek yerine bağın sahibiyle uğraşıldığının bir göstergesidir. Bunu yanlış buluyorum. Hiç kimse çözümü sokakta aramamalıdır. Çözüm adresi, Meclis, hükümet, demokrasidir." dedi.
Bu konunun İslam düşmanlığına malzeme yapılmaya çalışıldığını da ifade eden Destici, bir adli vaka üzerinden İslam'a ve Müslümanlara saldıranların; Türkiye'de 40 yıldır her gün görülen, on binlerce vaka ve ifadeyle resmi kayıtlara da yansımış olan "çocukların terör örgütü tarafından kaçırılması, kaçırılan çocukların cinsiyet ayrımı olmadan tecavüzlere, istismarlara uğraması ve terör eylemlerinde kullanılarak veya örgüt içi infazlarla öldürülmesi" konularında tek kelime edememelerini unutmadıklarını belirtti.
Meclis'te PKK partisi istemiyoruz
Destici, Millet İttifakı partilerinin, TBMM Genel Kurulunda bütçeyi ve ülke meselelerini konuşmadıklarını, bütçe görüşmelerini seçim propagandasının bir parçasına dönüştürmeye çalıştıklarını ve Meclisin çalışma usulleri ile saygınlığına yakışır bir üsluba özen göstermediklerini söyledi.
HDP milletvekillerinin, devletin istihbarat bilgilerine sahip olduklarının ortaya çıktığını kaydeden Destici, "Milletvekili oldukları için devletin istihbarat bilgileri de bunlarla paylaşılıyor. Bu bilgileri odalarında bırakmadıklarına; evlerine ve oradan da PKK başta olmak üzere ipleri kimin elindeyse oraya taşıdıklarına inanıyoruz. Meclis'te PKK partisi istemiyoruz. Türkiye bu ayıba artık son vermelidir. Bu terör uzantıları yüzünden TBMM'de maalesef devlet, millet meselelerini konuşamıyoruz." şeklinde konuştu.
Şartsız emekli olmalılar
Emeklilikte Yaşa Takılanlar (EYT) ve KİT'lerde çalışan sözleşmeli personelin durumunun Ocak ayı başında TBMM gündemine getirileceğine inandığını dile getiren Destici, EYT konusunda şu değerlendirmelerde bulundu:
"8 Eylül 1999 öncesi işe başlayanlar, tekrar yaş şartı ya da kademesi konulmadan emeklilik hakkına kavuşturulmalıdır. Bunun bazı çevreler tarafından ifade edildiği gibi bütçemize kaldıramayacağı bir yük getirmeyeceği aşikardır. 4,5 milyon vatandaşımız var. Yıl başında emeklilik hakkı verildiğinde 1 milyonunun emekli olacağı düşünülüyor. Ortalama 5 bin lira maaş alsalar hazineye yükü 60 milyar liradır. Bu tutarı devletin karşılayamaması gibi bir şey söz konusu değildir. Devlet bütçesinin bundan kat kat fazlasını karşılayacak gücü vardır. Önemli olan bununla beraber vergi sisteminde değişiklik yapılmasıdır. Pek çok kesim hala vergi ödememektedir. Geçtiğimiz yıl ek bütçe yapılmıştır. Belki gelecek yıl da Türkiye ek bütçe yapmak durumunda kalabilir."
Destici, enflasyonun düşme, hayat pahalılığının ise erime eğiliminde olduğunu ifade ederek, altılı masadaki partilerin başta enerji fiyatları olmak üzere ekonomiye yönelik olumsuz söylemlerinin gerçekleşmediğini dile getirdi.
Destici, asgari ücretin 8 bin liranın altında açıklanmayacağına inandığını bildirdi. Sebze ve meyve fiyatlarının artmasında marketlerin fiyat politikasının etkili olduğunu belirten Destici, "Bu soygunu seyretmeyeceğiz, üstüne gitmeye devam edeceğiz." dedi.
Sokağa çıkamazlar
BBP Genel Başkanı Destici, basın mensuplarının sorularını da yanıtladı. Destici, başörtüsüne yönelik Anayasa değişikliği teklifiyle ilgili muhalefete çağrısının olup olmayacağı sorusuna, şu yanıtı verdi:
"Altılı masanın, bu anayasa değişikliğinin referanduma gitmesinden adeta ödü kopuyor. Çünkü bu referanduma giderse halk, kahir ekseriyetle buna 'evet' diyecek, kendileri sokağa çıkamayacak duruma düşecekler. Terör örgütü partisi bizim muhatabımız değil, onun dışındaki partilere çağrımız, bu işleri uzatmadan Meclise getirelim, hep birlikte 500'ün üzerinde bir sayıyla Meclisimizden geçirelim."
Mustafa Destici, "6 yaşında çocuğun evlendirildiği" skandalına ilişkin bir sor üzerine de "(Bütün dergahları, tekkeleri, tarikatları kapatalım) demek doğru değil. Yanlış yapan varsa, hukukun karşısına çıkaracaksın, en ağır cezayı vereceksin ama toptancı bir anlayışla yaklaşamazsın." değerlendirmesinde bulundu.
Kılıçdaroğlu ve çevresindekilerin her konuyu siyasi istismar meselesi yaptığını ancak Diyarbakır annelerini ziyaret edemediğini söyleyen Destici, "Her yere yürüyen Kılıçdaroğlu'na bir gün de Diyarbakır annelerinin çadırına yürümesini tavsiye ediyoruz. Buradan yürümesin, o kadar zahmete gerek yok. Uçakla gitsin, oradan HDP il binasına kadar yürüsün. Hatta anneleri ziyaretten sonra belki HDP il binasında çay da içebilir. 'Bu çocukları niye kaçırdınız? Getirin şu çocukları.' diyebilir. İnanıyorum ki Kılıçdaroğlu aracılık ederse o çocukların hepsi annelerine kavuşur." şeklinde konuştu.
Yorumlar