Bakan Kurum, Türkiye'nin en iyi mimarlarıyla çalıştıklarını, çeşitli master planlar hazırladıklarını, tarihi ve kültürel değerleri, vatandaşın nasıl bir şehir beklediğini dikkate alarak planlamalar yaptıklarını anlattı.
Bakan Kurum, "İlk önce rezerv alan, sonra şehrin içi, şehrin içindeki yoğunluğu biraz azaltacağız. İmar kısıtı yapacaksak, eğer o araziyi yeşil alana çevirmek zorundaysak, zeminde yapılaşma yapamaz zorunluluğu varsa onlara da trampayla, takasla, başka araziler göstermek suretiyle, onları mağdur etmeyecek şekilde süreci yürüteceğiz." dedi.
Bakan Kurum, depremden etkilenen bölgelerde tarihi binaların da hasar gördüğünü ve bu konuda da çalışmaları olduğunu dile getirdi.
Bakan Kurum, "Emlak Konut Genel Müdürlüğümüze şöyle bir iş verdik; şehrin merkezi, örneğin Hatay merkez, Kahramanmaraş merkez, Adıyaman merkez, bu merkezlerde Hatay'da Ulu Cami'miz, Meclis Binamız, tescilli binalarımız, tarihi binalarımız da hasar gördü. Orası bizim Cumhuriyet'imizin kurulduğu, atalarımızın bize emanet olarak bıraktığı alanlar. Dolayısıyla ulu camilerimizi de ayağa kaldıracağız, tarihi binalarımızı da, tescilli binalarımızı da ayağa kaldıracağız. Yeni Antakya'yı, yeni Hatay'ı, oradaki tüm şehrin ileri gelenleriyle, orada kanaat önderleriyle yapacağımız master planını, onların fikirleri, önerileri doğrultusunda yapacağız. Sağlam zemine yapacağız veya o zeminde alınması gereken tedbirlerle yapacağız, yeri gelecek kısıtlar yapacağız. Kat kısıtlaması getireceğiz, dükkanları mümkün olduğunca bina altına koymayacağız, bina yanına koyacağız. Çünkü bina altlarında kolon kesmeler veya oradaki farklı tadilatlar sebebiyle yıkımlar var. '' dedi.