TSK içindeki FETÖ yapılanması yönelik yürütülen "ankesörlü telefon ve sabit kontörlü hat" soruşturması, aktif olarak darbeye katılmayan muvazzaf askerlerin deşifre olmasına olanak sağladı.
Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) mensuplarının örgüt içi haberleşmede kullandıkları ankesörlü telefon veya sabit kontörlü hatlara yönelik İstanbul'da Kasım 2017'den bu yana yürütülen soruşturmada, 15 Temmuz darbe girişimine aktif olarak katılmayan muvazzaf askerler de deşifre oldu. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu, FETÖ mensuplarının örgüt içinde iletişim kurduğu ankesörlü veya sabit kontörlü hatlara ilişkin 29 Kasım 2017'de soruşturma başlattı. Soruşturma kapsamında, FETÖ tarafından 15 Temmuz 2016'da gerçekleştirilen darbe girişiminin İstanbul'daki eylemlerine katılan ve aralarında muvazzaf askeri personel, askeri öğrenciler de dahil 1649 şüpheli yönünden 4 bin 3 ankesör-sabit hat incelendi. İnceleme sonucunda, darbeye karışan şüphelilerden 1131'inin yani yüzde 69'unun örgütsel amaçlı ankesörlü telefon veya sabit kontörlü hatlarla irtibatının bulunduğu tespit edildi. Soruşturmada, FETÖ'ye mensup olan ve darbeye karışan örgüt üyelerinin ankesör kayıtları ortaya çıkartılırken, FETÖ'nün TSK içerisine sızmış, halen deşifre edilemeyen veya aktif olarak darbeye katılmayan mensuplarına ulaşıldı.
5 bin 190 şüpheli tespit edildi
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma kapsamında, bugüne kadar 30 operasyon yapıldı. Operasyonlarda, örgüt mensubu askerlerle bu kişilerden sorumlu sivillerin, örgütsel irtibat amacıyla kullandıkları büfe, market, fatura ödeme merkezleri gibi çeşitli yerlerde kurulu kontörlü hatlarla kamuya açık yerlerdeki ankesörlü hatlardan iletişim kurdukları belirlendi. Soruşturmada, bu yöntemle görüşme yapan 5 bin 190 şüphelinin tespiti gerçekleştirildi. Bu kişilerden darbe girişimi veya münhasıran terör örgütü mensubiyeti nedeniyle haklarında işlem yapılmayan 3 bin 510 asker hakkında yakalama ve gözaltı talimatı verildi.
İtirafçı sayısı yükseliyor
Söz konusu şüphelilerden 3 bin 47'si gerçekleştirilen operasyonlarla gözaltına alındı. Bu şüphelilerden 740'ı etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanıp örgütle ilgili bilgi vererek serbest kaldı. Tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edilen 476 şüpheli de hakimlikçe etkin pişmanlıktan yararlanarak örgüt içi bilgi verdikleri gerekçesiyle adli kontrol şartıyla salıverildi. Soruşturmada etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanarak ifade veren itirafçı sayısı 1216'ya yükseldi.
1718 şüpheli tutuklandı
"Ankesörlü telefon" soruşturması kapsamında bugüne kadar 1718 şüpheli "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan tutuklanırken, 113 şüpheli delil durumundan serbest bırakıldı. Soruşturma kapsamında 463 şüpheli ise firari olarak aranıyor. Bu arada, Yargıtay 16. Ceza Dairesi geçen aylarda verdiği bir kararla FETÖ'nün gizli haberleşme yöntemi olarak kullandığı ankesörlü telefonla ardışık aramaların, kişinin örgütle bağlantısını gösteren hukuka uygun delil olarak sayılmasına hükmetmişti. Öte yandan çoğunluğu meslekten atılan bu şüpheliler, yargılama sonucunda "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan hapis cezasına çarptırılıyor. Yine meslekten atılmış bu asker şüpheliler ile irtibatlı olan sivil "mahrem imamlara" operasyon yapılarak tek tek haklarında dava açılıyor. Özellikle ankesör soruşturmasında gözaltına alınan şüphelilerin etkin pişmanlıktan yararlanarak verdiği itiraf içeren beyanları doğrultusunda yeni asker şüphelilere ve bugüne kadar haklarında adli işlem yapılmayan örgütsel tabirle "mahrem yapılanmada" yer alan sivillere ulaşılıyor.
Yorumlar