Çanakkale zaferinin ayrıntıları Devlet Arşivleri'nde!

Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün, şanlı Türk ordusuna, "Ben size taarruzu değil, ölmeyi emrediyorum." diyerek, bağımsızlık kaderinin değişmesine neden olduğu kahramanlık destanının tarihi belgeleri, Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri Başkanlığında özenle saklanıyor.

Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri Başkanlığından aldığı bilgiye göre, tarihin altın sayfalarının yazıldığı, 25 Nisan 1915'de başlayan ve 9 Ocak 1916'da büyük bir zaferle sonuçlanan Çanakkale Kara Muharebelerinin belgeleri arasında, savaşlar öncesi ve sonrasındaki günlük harp raporları bulunuyor.

Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri, ayrıca Çanakkale Zaferine ilişkin yurt içi ve yurt dışı tebrikler, 25 Nisan-31 Ağustos 1915 dönemi kara harekatıyla ilgili günlük savaş raporları, kara muharebelerinde başarı gösteren subay ve erlerin tayin, ödül ve terfileri, müttefik kara, deniz ve hava kuvvetlerinin uluslararası savaş hukukunu ihlal eden askeri hareketleri, Çanakkale'de savaşmış askerler ile muharebeleri izlemiş gazetecilerin yazdıkları rapor, mektup ve günlükler gibi çok sayıda tarihi belgeye ev sahipliği yapıyor.

Belgeler arasında, Türk ordusunun karadan, Fransız Jeanne d'Arc ve İngiliz Agamemnon Zırhlısı ile müttefiklere ait 16 ayrı zırhlı kuvveti nasıl püskürttüğüne ilişkin resmi yazışmalar da bulunuyor.

Üç gün, gece ve gündüz, sert ve çalılık ara­zi­de harp eden Türk askerlerinin yorgunluğuna rağmen düşmana karşı mücadele verdiğinin belirtildiği belgelerde, bu muharebede düşmandan 2 mitralyöz tüfeğinin ele geçirildiği anlatılıyor.

Belgelerde, yarısı işgal altında olan Kumkale köyünün bir gece hücumuyla düşmandan temizlendiği, bu sayede Anadolu yakasında tek bir düşman askerinin kalmadığı, düşmanın götüremediği 3 mitralyözün düşmana karşı kullanıldığı kaydediliyor.

Boğaz'dan girmek is­teyen Fransız Jeanne d'Arc Kruva­zö­rü'nün ateş altına alınarak geri çekilmesinin sağlandığı ve bir İngiliz torpido muhribinin batırıldığı bilgisi belgelerde yer alıyor.

Karargah-ı Umumi İstihbarat Şubesi Müdürlüğü telgrafında ise Jeanne d'Arc zırhlı kruvazörünün Türk ordusunun ateşiyle hasara uğraması ve çıkan yangın sonucu Bozcaada'ya çekilmek zorunda kalması anlatılıyor.

Aynı şekilde İngilizlere ait torpido muhribinin batırılması, bir düşman nakliye gemisinde, Türk ordusunun topçu ateşleriyle yangın çıkarılması ve geminin telaş içerisinde uzaklaşmasına ilişkin telgrafla tarihe not düşülüyor.

Belgelerde, Bolayır civarına ateş altına almaya çalışan Agamemnon Zırhlısı'na dört mermi isabet ettiği ve bunun sonucunda geminin geri çekilmek zorunda kaldığı şöyle aktarılıyor:

"Düşman bugün Arıburnu civarında bulunduğu dar sahayı genişletmek için tekrar sol cenahıyla ileri hareket teşebbüsünde bulunmuş ise de buna mukabil vak olan taarruzlarımız üzerine düşman telefat‑ı azime ile yalçın kayalı dereler içine atılmış ve ba'dehû sahile doğru sürülmüştür. Bu esnada düşmanın bir nakliye gemisinde topçu ateşlerimizin tesi­riy­le yangın zuhur etmiş, civarındaki diğer nakliye sefaini telaş ile uzaklaşmış­lardır. Dün Bolayır civarına aşırma endaht icra etmeye çalışan Agamemnon Zırhlısı'na dört mermi isabet etmiş ve ba'dehû zırhlı endahta devam edeme­yerek çekilmiştir."

Firar edemeyenler beyaz bayrak çekerek teslim oldu

Belgeler arasında, Osmanlı Genelkurmay Başkanlığı İstihbarat Şubesinin, Matbuat-ı Umumiye Müdüriyetine (Basın Yayın Genel Müdürlüğü) çektiği telgraflar da bulunuyor.

Arşivde saklanan 19 Nisan 1915 tarihli belgede, Osmanlı Devletinin lehine devam eden savaşta, ordunun başarılı taarruzu nedeniyle, düşmanın Gelibolu Yarımadası'ndaki tahliyesinde başarılı olamadığı belirtiliyor. Bu kapsamda, 23 Nisan tarihli, Matbuat-ı Umumiye Müdüriyetine bildirilen yazıda, Seddülbahir'e karşı yapılan harekatta İngilizlerin büyük can kaybı verdiği aktarılıyor.

Karargah-ı Umumi İstihbarat Şubesi Müdürünce, Matbuat-ı Umumiye Müdüriyetine yazılan 25 Nisan 1915 tarihli belgede ise düşmanın uzaklaştırılması için taarruz emrinin verildiği Seddülbahir'de Tekke Burnu civarındaki düşman bölüğünün şanlı bir taarruzla bütünüyle denize döküldüğü bilgisi yer alıyor.

Öte yandan, 27 Nisan tarihli Matbuat-ı Umumiye Müdüriyetine bildirilen yazıda, denize doğru firar eden düşmanın bir kısmının sandallara binerek uzaklaştığı, firar edemeyenlerin ise beyaz bayrak çekerek küme küme teslim olduğu bildiriliyor.

Belgelerde, 20 Nisan-3 Mayıs 1915'te düşmanın boğazlara saldırısı nedeniyle Çanakkale dahilinde ev ve eşyası yananlara yardım yapılması hakkında Sadaret'ten, Dahiliye ve Maliye Nezareti'ne yazılan tebligatlara ilişkin ayrıntılar da görülüyor. Tebligatlarda, haneleri ve eşyası yananların zararlarının olağanüstü giderler kapsamında ödeneceği belirtiliyor.

Öte yandan, süngü hücumu taktiği ile düşman kuvvetlerinden cephaneler ve silahların ele geçirildiğiyle ilgili de belgeler bulunuyor.

Yorumlar