ByLock kullanan emniyet mensupları yargı karşısında

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimi kapsamında, örgütün kriptolu haberleşme sistemi "ByLock"u kullandıkları belirlenen 21 eski emniyet mensubunun yargılandığı davada, "ByLock kullanmadığını" söyleyen sanığın şifresi, çocuğunun ismi ve doğum tarihi çıktı.

Ankara 21. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada, FETÖ'den yargılanan sanıkların savunmalarının alınmasına devam ediliyor.

Sanık Haydar Arslan, savunmasında, FETÖ ile iltisaklı okullarda okumadığını, örgütün herhangi bir kursuna gitmediğini ve yurtlarında kalmadığını savundu.

Mesleğe, polis okulundan 1992'de mezun olduktan sonra başladığını anlatan Arslan, örgütle bağlantılı "Kimse Yok Mu" derneğine Müslüman bir ülkeye yardım için 800 lira yatırdığını kaydetti.

Evlerine yakın olduğu için kızının FETÖ ile bağlantılı Yeni Renk Dershanesine gittiğini ifade eden Arslan, dershane yöneticilerinin isteği üzerine Bank Asya'da hesap açtığını söyledi.

FETÖ'nün kriptolu haberleşme sistemi ByLock'u kullanmadığını ileri süren Arslan, emniyette görev aldığı çeşitli birimlerde 66 taltif aldığını dile getirdi.

Mahkeme Başkanı Ahmet Nazmi Alp'in, "Arkadaşlarınızdan Ahmet Emin Korkmaz, ifadesinde, toplantılara katıldığınızdan bahsediyor. 'Keçiören grubunu oluşturuyorduk. Himmetler toplanıyordu. Kamplar yapıyorduk.' demiş. Bu konuda ne diyeceksiniz?" sorusu üzerine Arslan, "Doğrudur. 2008’den itibaren o şekilde toplantılar yapıyorduk. Ben de katıldım. 17-25 Aralık’a kadar toplantılara katılıyordum." yanıtını verdi.

Eşinin Milli Eğitim Bakanlığına bağlı bir okulda öğretmen olduğunu belirten Arslan, darbe girişimini FETÖ'nün yaptığını medyadan öğrendiklerini savundu.

"SİZE BİR ŞEY ÇAĞRIŞTIRIYOR MU"

Sanık Hüseyin Yıldız da FETÖ’nün okullarında okumadığını, yurtlarında kalmadığını, bu yapıdan herhangi bir burs almadığını söyledi.

Aydın Polis Okulunu bitirdikten sonra 1998'de göreve başladığını aktaran Yıldız, ByLock kullandığı iddialarını reddetti.

Mahkeme Başkanı Alp'in, "Dosyada yer alan rapora göre, sizin ByLock isimli programı hattınıza yüklediğiniz ve 6 Kasım 2014 itibariyle kullandığınız tespit edilmiş. Bu konuda ne diyorsunuz?" demesi üzerine Yıldız, "Kullanmadım" karşılığını verdi.

Alp'in "Sizin söz konusu program için 'Elif2014' şifresini kullandığınız tespit edilmiş. Kızınızın ismi ve doğum tarihini söyler misiniz?" sorusuna Yıldız, "Kızımın ismi Elif, doğum tarihi 2014" yanıtını verdi. Mahkeme başkanının "Bu, size bir şey çağrıştırıyor mu?" sorusuna Yıldız, "Hayır" cevabını verdi.

"BYLOCK ŞİFRESİNDE İSMİNİN HARFLERİ ÇIKTI"

Bank Asya'da eşi ve kızı adına hesaplarının olduğunu belirten Yıldız, "Faize bulaşmak istemedim. Birilerinden talimat alıp da yatırmış değilim." dedi.

Görevi boyunca çok defa maaş taltifi aldığını söyleyen Yıldız, Mahkeme Başkanının, "Sizce darbeyi FETÖ'mü yaptı?" ifadesi üzerine, "Öyle söyleniyor basında. Böyle bir terör örgütünü, 24 Temmuz 2016'da gözaltına alınınca öğrendim. Ondan önce hiç duymadım." değerlendirmesinde bulundu.

Sanık Mehmet Bediroğlu da FETÖ ile bağının olmadığını, polis okulunu yedekten kazandığını savundu.

Görev süresince 131 taltif, 6 takdirname aldığını aktaran Bediroğlu, ByLock kullandığı iddialarını reddetti. Mahkeme Başkanının, "Telefon hattında, ByLock kullandığının tespit edildiğini" hatırlatması üzerine Bediroğlu, "Şöyle bir şey olabilir, internet paketimiz düşük. Wifi'yi kullanmak için zaman zaman telefonumuzu arkadaşlara veriyoruz. Ben kesinlikle indirmedim, kullanmadım." dedi.

Mahkeme Başkanı Alp de Bediroğlu'na, tespit edilen ByLock hesabının şifresinde isminin baş harfleri olan "m ve b'nin bulunduğunu" söyledi.

"FETÖ'MÜ YAPTI BİLEMİYORUM"

"Darbeyi kimlerin gerçekleştirmiş olabileceği" sorulan Bediroğlu, "Bilmiyorum efendim, kim yaptıysa Allah belasını versin. Ben 24 Temmuz'da gözaltına alındım. Ondan önce böyle bir örgüt yoktu. Bu darbeyi FETÖ mü yaptı bilemiyorum, yargı kararı yok." yanıtını verdi.

Sanık Mehmet Caner de lise bittikten sonra polislik sınavına girdiğini ve 1996'da göreve başladığını belirterek, FETÖ ile iltisaklı hiçbir derneğe yardımının olmadığını ileri sürdü.

Mahkeme Başkanı Alp, ByLock kullanmadığını iddia eden Caner'e, programı kullandığına dair dava dosyasına giren raporu okudu. Caner, raporu kabul etmediğini belirtti.

Caner, Bank Asya'da hesabının bulunduğunu, meslek hayatı boyunca 169 maaş taltifi aldığını, kızının 5-6 ay süreyle FETÖ ile iltisaklı Yeni Renk dersanesine gittiğini ifade ederek, basından öğrendiklerine göre darbeyi FETÖ'nün yaptığını kaydetti.

"BİRİ REFERE ETMİŞTİR"

Sanık Mehmet Güz de Aydın Nazilli Polis Okulundan mezun olduktan sonra emniyetin çeşitli birimlerinde görev yaptığını, en uzun görev süresinin personel şubede olduğunu anlattı.

Güz, FETÖ ile iltisaklı okullarda okuyan çocuklarından birini üniversitedeyken yurt dışına yabancı dil öğrenmeye göndermek için Bank Asya'da hesap açtığını iddia etti.

Görev süresince 94 maaş taltifi aldığını belirten Güz, ByLock kullanmadığını belirtti. Söz konusu programı kullandığına dair raporun mahkeme dosyasında bulunduğunun hatırlatıldığı Güz, "ByLock kullanmak için sebebimiz yok." diye konuştu.

Mahkeme Başkanı Alp'in "Üstünüze kayıtlı iki numaradan FETÖ'nün üst düzey bazı isimleriyle görüşmelerinize dair HTS raporları var. İlhan İşbilen, Cemil Koca, Osman Hilmi Özdil ile ne görüşmeler yaptınız?" sorusu üzerine Güz, "İşbilen'in yanında danışmanlık yaptım." yanıtını verdi.

Mahkeme Başkanının, "Bir polisin nasıl danışmanlık yaptığını" sorması üzerine Güz, "Biri refere etmiştir. Dil biliyorum, insanlarla diyaloğum iyi." ifadesini kullandı.

"FİKRİM YOK"

Güz, örgütün Ankara imamlarından Cemil Koca'yla görüşmediğini, emniyet imamı Osman Hilmi Özdil'le ise araba sigortası yaptığı için kendisiyle görüştüğünü iddia etti.

"Ev aramasında, FETÖ ile iltisaklı Samanyolu Kolejine ilişkin belgelerin ele geçirildiğinin" hatırlatılması üzerine Güz, "Evet, polisler aldı. Ama bu delil değil." dedi.

"Darbe teşebbüsünü kim gerçekleştirdi? sorusuna Güz, "FETÖ'nün yaptığı belirtiliyor. Fikrim yok. Sadece basından duyuyoruz." yanıtını verdi.