"Bu sivil darbenin ayak izleri"

Altay, CHP Genel Başkan Yardımcısı, Anayasa Komisyonu üyesi Bülent Tezcan ve CHP'li milletvekilleriyle TBMM'de basın toplantısı düzenledi.

TBMM'de bu akşam "4 artı 4 artı 4 kanunun" görüşmelerinde olduğu gibi CHP milletvekilleri olarak, küfüre, cebire, şiddete ve hakarete maruz kaldıklarını öne süren Altay, "Bu önemli değil. Bunlar olabilir, kaldırabiliriz. Ancak TBMM bünyesinde Anayasa Komisyonunda, TBMM İçtüzüğü ve Anayasa'nın ayaklar altında çiğnendiğine tanıklık ettik." görüşünü savundu.

Altay, TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Mustafa Şentop'un, Türkiye'de rejim değişikliğine yol açabilecek böylesine önemli bir anayasa değişiklik teklifinin geneli üzerinde sadece CHP'li 11 milletvekili konuşma yapmışken, kifayeti müzakere önergesini kabul ederek, söz taleplerini yok saydığını söyledi. Altay, Şentop'un, keyfi tutumla, parmak çoğunluğuyla, teklifin maddelerine geçildiğini ilan ettiğini öne sürdü.

TBMM'nin, kanunların yapıldığı yer olduğuna işaret eden Altay, sözlerini şöyle sürdürdü:

"İsteriz ki kanunlar hiçbir yerde çiğnenmesin. Kanunların hiç çiğnenmeyeceği bir yer varsa orası TBMM, anayasanın çiğnenmeyeceği yer varsa orası da Anayasa Komisyonudur. Başbakan, sarayda aldığı talimatla, bu görüşmelerin 29 Aralıkta bitirileceğini ilan etmişti. Bu daha Anayasa değişmeden, tek adam rejimine fiili olarak geçilme konusunda ne kadar hırslı, arzulu olduklarının bariz örneğidir. Yasama üzerinde, yürütmenin bu boyuttaki tahakkümünü, yasama organının üyeleri olarak, kabul etmemiz, rıza göstermemiz mümkün değil. Durumu şiddetle kınıyoruz.  Pazartesi, bu konudaki hukuk, içtüzük, anayasa, demokrasi mücadelemizi sürdüreceğiz. "

Bülent Tezcan da sadece Anayasa Komisyonunun CHP'li üyeleri olarak değil tüm CHP milletvekilleriyle, bu konuya ne kadar önem verdiklerini göstererek, gece geç vakitlere kadar çalışmalara etkili şekilde katıldıklarını anlattı.

Teklifin, basit bir anayasa değişikliği, hükümet değişikliği teklifi olmadığını savunan Tezcan, şunları kaydetti:

"Bu açık şekilde Türkiye'de rejim değişikliğini öngören, demokrasinin kırıntısını dahil ortadan kaldırıp, otoriter bir diktatörlüğe Türkiye'yi taşımayı planlayan, bir değişikliktir. Bu değişiklik bundan yüz yıl önce saraydan alınıp, halka verilen egemenliğin, yeniden saraya taşınması, halktan alınıp yeniden saraya taşınması projesidir. Her şeyden ve herkesten fazla Anayasa'ya ve İçtüzüğe uymakla yükümlü olan Anayasa Komisyonunda, değil milletvekillerinin konuşma hakkı, Anayasa Komisyonu üyelerinin dahil konuşma hakkı ortadan kaldırılarak, geneli üzerindeki görüşmeler bitirilmek istendi. Bu milli iradenin, milletvekillerinin yetkisinin gasbedilmesidir."

Tezcan, Anayasa Komisyonunun CHP'li 6 üyesinden sadece birinin, geneli üzerinde konuştuğunu vurguladı.

Fiili durumla maddelere geçilmek istendiğini belirten Tezcan, iki önergelerinin, AK Parti'nin bugün verdiği yeterlilik önergesinden önce sunulduğunu kaydetti. Tezcan, öncelikli olarak kendilerinin önergesinin işleme konulması gerekirken yok sayıldığını ileri sürerek, "Burada çok açık şekilde sivil darbenin ayak izlerini görüyoruz. Bu sürecin böyle devam etmesi, bu noktada ciddi meşruiyet krizine yol açacaktır. Komisyon Başkanını uyardık, uyarmaya devam ediyoruz. Bu işin ortağı görünen MHP'nin üyelerini uyarmaya devam ediyoruz. Tek adam rejimine doğru yönelen sürecin, bu süreçten sonra Türkiye'nin yaşayacağı durumu yaşatarak komisyondan, TBMM'den geçirme sevdasından vazgeçsinler. Bir an önce komisyon özgürce, İçtüzüğe, geleneklerine uygun şekilde bu tartışmayı tamamlasın." diye konuştu.

Tezcan, anayasa değişikliği teklifinin görüşmelerine katılıp katılmayacaklarına ilişkin soruya, "O sonraki değerlendirme. Bakacağız. Mücadelenin çok yöntemi var." karşılığını verdi.