Bahçeli: "Erdoğan'ın Cumhurbaşkanlığı adaylığı Anayasa'ya uygundur"

MHP, Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında konuştu.

Bahçeli'nin açıklamalarından öne çıkanlar şu şekilde;

"54 yıllık maziye dayanan siyaset ve dava mücadelemizin hiç kimseye diyet borcu yoktur, açığımız da yoktur. Neysek oyuz, nasılsak öyle görünürüz. Biz bu vatan, bayrak uğruna 3 bin şehit verdik. Çelme taktılar tökezledik ama düşmedik, kuyuya attılar vakti geldiğinde çıktık. Mahkum ettiler vatan sağ olsun dedik. Bulanık akan suların durulacağına inandık. Milli haysiyetimizi ve dava onurumuzu çiğnetmeyeceğiz.

MHP'ye zincir vurmak, kelepçe takmak hiçbir alçağın, hiçbir ahlaksızın harcı ve haddi değildir. Karalama kampanyalarının, karanlık senaryoların müellif ve müteahhitlerinin burunlarından fitil fitil getireceğimizi herkes bilmeli. Millet kendi eserine, MHP 'ye duasıyla, desteğiyle sahip çıkacaktır. Hiç kimse boşuna hayal kurmasın. MHP, içinde milletin olmadığı, milli ve manevi değerlerin yer almadığı hiçbir hedefi kabul etmeyecektir. Bizi meşgul edip Türkiye üzerinde oyun kuracağını zanneden, davamıza çamur atmaya çalışan ahmaklara, asalaklara en küçük geri adımımız söz konusu olursa gök girsin, kızıl çıksın.

 Etrafımızda dolaşanları görüyoruz, fitne yayan siyasetçileri, sosyal medya farelerini, ülkeden kaçmış şerefsizleri, FETÖ'cü hainleri, köksüzleri, kimliksizleri rezil etmek için uygun zamanı bekliyoruz. Bize kan sıçratmak isteyenlerin yüzünde şehitlerimizin kanı vardır. Şeytanın uşaklarına milletin evlatları yenilmeyecektir.

İçimize sızmış işbirlikçileri ve idari maslahatçıları bilahare değerlendireceğiz. Risk almayan, 'Bana ne' diyen aymazları da tek tek not ediyor, onları unutmayacağımızı ifade ediyorum. Bize düşen görev bozuk zihniyetlerin etki alanına girmeden, hak bildiğimiz yolda hızlı adımlarla yürümektir.

Türkiye'ye ve Türk milletine kalkan elleri kırmak, saldırıları engellemek bizim için şereftir. Üç hilalin ışığı, al bayrağın ışığıdır. FETÖ'cüler, PKK'lılar saldırıyormuş saldırsınlar, zillet ittifakı iftiralarını kusuyormuş kussunlar. Bizim tarafımız belli.

14 Mayıs'ta sandıkta hesap görülecektir. Partimizin zor durumda olduğunu söyleyen çapulcular vardır. Ağızlarından salyalar aka aka istifa edip gidenlerden, oyumuzun düştüğünden bahsediyorlar. Algı operasyonlarıyla üstümüze geliyorlar. Türkiye'yi zalimlerin kafesine hapsetmek için ne kadar ar damarı çatlamış siyasetçi varsa Cumhur İttifakı'nın kan kaybettiğini söylüyor. Bu müfteri güruhuna yuh olsun, yazıklar olsun.

Bunların hepsi Amasya'yı görmüştür, ders almıştır. MHP'ye kucak açan on binlerce vatandaşlarımızın coşkusuna cümle alem şahit olmuştur. Kiralık anket şirketleri Amasya'ya baktınız mı? Amasya'nın şahlanışını izlediniz mi? Henüz yeni başlıyoruz, alayınızı çılgına döndüreceğiz.

Cumhur İttifakı sefil gayelere müsaade etmeyecektir. Zillet ittifakını siyaset çöplüğüne yollayacaktır. Aziz milletim, sıra sende.

Bıyığını kesmiş ayrılanlar varmış. Hiç olmayanların yokluğundan şikayet edecek değiliz. İşimize, önümüze bakıyoruz, yolumuza devam ediyoruz. Her insanımızı kucaklayacağız. Her değerimizi muhafaza ve müdafaa edeceğiz. Damarımıza basanlarla, kurumsal kimliğimize saldıranlarla hesaplaşacağız.

Cumhuriyetin yeni yüzyılını umutla karşılayacağız. Biz mevsimlere göre çekilen ya da sel olup taşan bir nehrin arayışında değil, okyanus gibi istikbalin peşindeyiz. Oynanan büyük oyunların aktörlerini görebiliyoruz. Türkiye'nin stratejik ve jeopolitik önemini anlamlandırıyoruz. Türk milletinin gelecekte nerede olması gerektiğini ele alıyor, hedeflerimizi tayin ediyoruz.

Bugün hepimizin görevi dünyadaki gelişmeleri kavramak, sorunları çözecek siyaset anlayışını ortaya koymaktan geçmektedir.

Milliyetçilik millet olma halinin şuurla kavranmasıdır. Bir millete mensup olmak başka, mensubiyeti pekiştirmek başkadır. Bir siyasi parti olarak bizden beklenen görev tereddütleri gidermektir. Millet eksenli ve insan odaklı siyaseti güçlendireceğiz.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın adaylığı

MHP Türkiye'nin yeni yüzyılına fikri derinliğiyle, tecrübesiyle hazırdır. Köklerinden kopmadan yenilenmeden yanadır. Oyalanmaya hakkımız yoktur. Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın Cumhurbaşkanlığı adaylığına seslerini yükseltmeleri, milletimizin umutlarını küllemektir. Sayın Erdoğan'ın Cumhurbaşkanlığı adaylığı Anayasa'ya uygundur, ahlaken de meşrudur.

Yeni sistemle Cumhurbaşkanlığı makamının Anayasal statüsü değişmiştir. Bir bakıma bu yönetim modeli, bir başkanlık sistemidir. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi içinde bir dönem yetkilerini kullanan Cumhurbaşkanı'nın aday olmayacağını söylemek ağır kusurdur. Cumhurbaşkanı seçimi tek başına değil, milletvekili genel seçimleriyle yapılmaktadır.

İlk TBMM ve Cumhurbaşkanlığı seçimine ilişkin seçim 24 Haziran 2018'de gerçekleşmiştir. Anayasal hükümlerin yorulmasında lafzi yorum eksik ve yetersizdir. Lafzi yorumla hareket edildiğinde temel hakların sınırlanabileceği sonucuna varılmaktadır. Adaylık hakkı seçime hakkının parçasıdır.

Sistematik yorum gereğince iki defa seçilme kuralı, yeni sistemde geçeli olduğu açıktır. Sayın Recep Tayyip Erdoğan Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nde sadece bir dönem seçilmiştir. İkinci dönem tartışmasızdır. Milletimizin iradesiyle seçileceğine irademiz tamdır. 14 Mayıs'ta söz ve sıra milletindir.

Küresel medya Cumhurbaşkanımızın adaylığına muhaliftir. Varsın çıkarcılar, hainler işbirliği yapsınlar. Biz Cumhur İttifakı olarak hepsinin bileğini bükeriz. İstiyorlar ki güdülen, kukla gibi oynanan bir Cumhurbaşkanı olsun. Söz milletindir, sıra milletindir, zillet ittifakı da sıfırı çekecektir.

Kılıçdaroğlu, Cumhur İttifakı'nın Cumhurbaşkanı adayıyla uğraşmasın, İP başkanı kendi işine baksın. Bizim adayımız belli, kararımız nettir. MHP de milletvekili sayısını artıracaktır. Korkmasınlar, kaçmasınlar, saklanmasınlar.Zillet ittifakı kaynayan kazan misali kapak tutmuyor. Panik havası gözlerden kaçmıyor. 13 Şubat'ta Cuhurbaşkanı adayını belirleyeceklermiş. Karar veremiyorlarsa, noter huzuruna çıkıp kurayla aday tespiti önlerinden durmaktadır.

Bugüne kadar paylaşılan Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem mutabakat metnine, Anayasa değişikliği önerisine, seçim güvenliği raporuna yeni zillet halkası ilave edilmiştir. Ortak beyanname yıkım beyannamesidir. Bölücülüğe güvence, sistem krizine sakat bir adımdır. Türk milleti zillet ittifakının sipariş metinlerine itibar etmeyecektir. Şimdi sıra milletimizdedir.

İsveç ve Nato

İsveç ve Danimarka başta olmak üzere Kuran-ı Kerim'e yönelik saldırıları kınıyoruz. İsveç'in NATO üyeliğinin derin dondurucuya alınmasından yanayız.

EYT düzenlemesinin yasalaşması konusunda üstümüze düşen katkıyı vereceğimizin bilinmesini arzu ediyorum."