Aşure günü bu yıl 11 Ekim'de ihya edilecek

Muharrem'in onuncu gününe denk gelen Aşure Gününün İslam dünyasında önemi ve fazileti büyüktür. 2016 yılında 11 Ekim Salı gününe karşılık gelen bu önemli günde dua okuma ve ibadet etmenin yanı sıra aşure tatlısı pişiriliyor.

Aşure Günü Hicri aylar içinde Muharrem ayının onuncu gününde ihya edilir. Miladi takvime göre ise, Aşure günü 2016 yılında 11 Ekim Salı gününe karşılık gelmektedir. Aşure günü, hadislerde, “Nuh Aleyhisselamın gemisi, Cudi dağına indirildi. O gün Nuh ve yanındakiler, Allahü teâlâya şükür için oruçlu idiler. Hayvanlar da hiç bir şey yememişti. Allahü teâlâ denizi, beni İsrail için, aşûre günü yardı. Yine Aşûre günü Allahü teâlâ Adem aleyhisselamın ve Yunus aleyhisselamın kavminin tevbesini kabul etti. İbrahim aleyhisselam da o gün doğdu." şeklinde buyurulmaktadır. Bunun dışında İslam Aleminde bu önemli günde gerçekleştiğine inanılan rivayetler bulunmaktadır. Bu rivayetlere göre; Hz. Adem'in işlediği günahtan sonra tövbesinin kabul edilmesi, Hz. İdris’in göğe yükselmesi, Hz. İbrahim’in ateşe atılması, Hz. Nuh’un gemisinin tufandan kurtulması, Hz. Eyyub’un hastalıktan kurtulması, Hz. Yakup’un oğlu Yusuf’a kavuşması, Hz. Musa’nın Kızıldeniz'den geçip İsrailoğulları'nı firavun'dan kurtarması, Hz. İsa'nın doğumu ve ölümden kurtarılıp göğe yükseltilme ve Hz. Yunus’un balığın karnından çıkması gibi tüm bu mucizevi olayların bu mübarek günde gerçekleştiği söylenmektedir.Bu mübarek günde oruç tutmak gibi pek çok ibadetin yanı sıra Nuh Tufanı'ndan kalma bir gelenek olarak içinde en az 7 çeşit bakliyatın yer aldığı "Aşure" adı verilen bu güne özel bir de tatlı pişirilmesir.

AŞURE GÜNÜ

Aşûre Günü ya da diğer bir adı ile Aşûra Günü, (Arapça, Farsça:ve İbranice bir kelimedir) Aşure, (Aşura) Arapça’da 10 manasına gelen "aşara" kelimesinden türemiştir. Sâmî diller arasında ortak bir kelime olduğu düşünülmekle beraber sözcük (ve gün) Musevilik inancında Büyük Kefaret Günü için kullanılmıştır. Hicri takvimin ilk ayı olan Muharrem ayının onuncu gününe raslamaktadır. İslam inancında bu günde birçok önemli olay meydana geldiğine inanılır ve bu güne kıymet atfedilir. Bu güne has oruç ibadeti yapılır. 

 

11 EKİM’E DENK GELİYOR

Aşure Gününün Hicri aylar içerisinde yer almasından dolayı Muharrem Ayının onuncu günü Miladi takvime göre 11 Ekim Salı gününe karşılık gelmektedir.

ÇEŞİTLİ İBADETLER YAPILIR

Aşure gününde çeşitli ibadetler yapılmaktadır. Aşûre günü yapılması iyi olan işler şu şekildedir;

Aşûre günü oruç tutmak sünnettir; Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki: (Aşûre günü oruç tutanın, bir yıllık günahları affolur.) [Müslim, Tirmizî, İ. Ahmed, Taberanî] Tek başına Aşûre günü oruç tutmak mekruh olur. Çünkü Yahudilere benzenmiş olur. 9. ile 10. veya 10. ile 11. günü tutulursa mekruh olmaz ) [Şir’a]

(Aşûre günü bir gün önce, bir gün sonra da tutarak, Yahudilere muhalefet edin!) [İ. Ahmed] [Yalnız Aşûre günü oruç tutmak mekruhtur. Bir gün öncesi veya bir gün sonrası ile tutmalı!]

İBADETLERİ VE DUASI

Aşure gününde yapılması gereken ibadetlerin içerisinde duası ve namazı önemli bir yer tutar. Aşure gününün kuşluk vaktinde, sadece bu güne özel olarak 2 rekatlik bir namaz kılınır. Aşure namazı nasıl kılınır derseniz; kılınacak namazda 1 Fatiha ve 50 İhlas suresi okunur. Kılınan bu namazın ardından 100 defa: "Allâhümme salli alâ seyyidinâ Muhammedin ve alâ âli seyyidinâ Muhammedin ve Âdeme ve Nûhın ve İbrâhîme ve Mûsâ ve Îsâ ve mâ beynehüm minen-nebiyyîne vel-mürselîn. Salevâtullâhi ve selâmühû aleyhim ecmaîn" denir. On defa şu dua okunur: "Sübhânallâhi mil'el mîzân. Ve müntehel-ılmi ve mebleğar-rızâ ve zinetel-arş"

ÖĞLE VE İKİNDİ ARASI 4 REKATLIK NAMAZ

Aşure gününde öğlen ile ikindi arasında 4 rekatlik bir namaz daha kılınır. Bu namazın da her rekatinde 1 Fatiha ve 50 İhlas suresi okunur. Namazdan sonra 70 adet istiğfar-ı şerif, 70 adet salavat-ı şerife ve 70 defa "Lâ havle ve lâ kuvvete illâ billâhil-aliyyil-azıym" okunur. Hz. Muhammed'in ümmedi ve kendisi için dua edilir.

AŞURE ORUCU

Aşûre Günü ya da Aşûra Günü, hicri takvimin ilk ayı olan Muharrem ayının onuncu günüdür. İslam inancında bu günde birçok önemli olay meydana geldiğine inanılır ve bu güne kıymet atfedilir. Musevilerin de bu günü oruçla geçirdikleri, İslam peygamberi Muhammed bin Abdullah’ın bu günde oruç tutmayı tavsiye ettiği, Yahudilere benzememek açısından orucun Aşure günü ile bir gün öncesi ya da bir gün sonrası ilâve edilerek tutulması gerektiğine inanılır.

Sıla-i rahim yapmalı; Yani Salih akrabayı ziyaret edip, hediye ile veya çeşitli yardım ile gönüllerini almalı. Hadis-i şerifte, (Sıla-i rahmi terk eden, Aşûre günü akrabasını ziyaret ederse, Yahya ve İsa’nın sevabı kadar ecre kavuşur) buyuruldu. (Şir’a)

Sadaka vermek sünnettir, ibadettir. Hadis-i şerifte, (Aşûre günü, zerre kadar sadaka veren, Uhud Dağı kadar sevaba kavuşur) buyuruldu. (Şir'a)

ŞİİLİK İNANCINA GÖRE MATEM AYI KABUL EDİLİR

Aşure Günü Şiilik inancına göre, diğer İslam Mezheplerinin atfetmiş olduğu önem dışında ayrı bir önem verilmektedir. Şiilik’te inanca göre, İslam peygamberi Muhammed'in torunu İmam Hüseyin’in Kerbelâ’da muharrem ayının onuncu gününde (Aşure Gününde) şehit edilmiş olmasıdır. Bu nedenle Şii Mezhebinde olanlar Muharrem ve Safer aylarını matem ayları olarak kabul ederler. Bu aylar süresince (İki ay) düğün ve benzeri eğlenceler yapılmazlar.  Söz konusu mâtem günlerinde taziye meclisleri düzenleyerek mersiyeler okur, ihsan yemekleri verilir.  Türkiye'deki en büyük anma merasimi İstanbul Halkalı'daki Aşura Matem Merasimi'nde yapılmaktadır. Bu törenin Aşura gününü en iyi şekilde anlatmasından dolayı, UNESCO tarafından en iyi Aşura Merasimi olarak seçilmiştir. BU törenler aynı zamanda törende yer alan Aşura tiyatrosunda bulunan izleyicinin sayısı bakımından da Guinness Rekorlar Kitabına girmeye aday olmuştur.  (Kaynak: Wikipedia)

ALEVİLİK İNANCINDA KERBELA VE ON İKİ İMAMLARIN MATEMİ TUTULUR

Alevilik inancında, Muharrem ayında Hz. Hüseyin'in Kerbelâ'daki acısı başta olmak üzere On iki İmamlar'ın acılarını anmak ve anlamak için Muharrem Mâtemi tutulur. Muharrem Matemi'nin amacı: Bu türlü acıların bir daha yaşanmaması için gerekli olan insanlık değerlerini ve Alevî öğretisini özümsemektir. Aleviler Muharrem Matemi süresince bıçağa ve kesici aletlere el sürülmez, kurban kesilmez ve et yenmezler.  Matem boyunca hiçbir canlıya eziyet edilmez. Kimsenin kalbini kırmamak, dili ile kimseyi incitmemek, hiçbir kimse hakkında dedikodu yapmamak da Mâtem Orucu'nun temel ilkesidir. Sağlığı yerinde olanlar oruç tutarlar. Matemden amaç, kendine eziyet yapmak değil, kötülük ve katliamların bir daha olmaması adına anmak ve unutmamaktır. Kerbelâ’da yaşanan üzücü katliamın gerçekleştiği zaman İmam Zeynel Abidin'in hasta olması nedeniyle kurtulması ve Hz. Ali'nin soyunun devam etmesi nedeniyle de Allah'a şükredilir. Muharrem mâtemi, aşûre geleneği ile biter. 12 gün orucun ardından Aşûre Günü yapılır. 12 değişik malzemeden oluşan aşure yenilir ve dağıtılır. (Kaynak : Wikipedia)

AŞURE TATLISININ TARİHSEL GEÇMİŞİ

Genellikle Aşure Gününde pişirilen aşure tatlısı, Anadolu'da çeşitli hububatlardan pişirilmektedir. Nuh tufanı ile ilgili bir rivayet dolayısı pişirilmesi gelenek haline gelmiştir. Rivayete göre, Nuh Tufanında gemidekilerin yiyecekleri tufan boyunca bitmiştir ve erzak çuvallarının dibinde kalan az miktardaki yiyecekler tek bir kazan içerisinde birleştirilerek yemek yapılıp yenmiştir.

 

 

 

 

 

 

 

Yorumlar