Yünü 60 yıldır keçeye dönüştürüyor
Afyonkarahisar'da keçe sanatıyla uğraşan, UNESCO tarafından "Yaşayan İnsan Hazineleri" listesine alınan Ahmet Yaşar Kocataş, sanatıyla ilin ve Türkiye'nin tanıtımına katkı sağlıyor.
Afyonkarahisar'da 60 yıldır keçe sanatıyla uğraşan ve Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütünce (UNESCO) "Yaşayan İnsan Hazineleri" listesine alınan Ahmet Yaşar Kocataş, "Bu mesleği çok seviyorum ve bitmesini istemiyorum. Benim gibi bir esnafın en son varacağı nokta bu ödülü almak. Cumhurbaşkanımızın elinden Külliye'de ödülü almak beni çok mutlu etti." dedi.
UNESCO'nun berat ve ödülünü 3 Kasım'da Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın elinden alan Kocataş, sanatıyla hem ilin hem de Türkiye'nin tanıtımına katkı sağlıyor.
Kocataş, atölyesinde gazetecilere yaptığı açıklamada, aldığı ödülün, mesleği adına çok sevindirici olduğunu belirterek, "Mesleğimi bu kadar sevdim, çalıştım. Bu işi yapanların çok az olduğu devirde bu ödülü almam beni çok mutlu etti. Kendi adıma değil, mesleğim adına sevindim. İnşallah bizim mesleğe yeni imkanlar açarlarsa daha çok sevineceğim." dedi.
"Ucuz halılar bizim mesleği bitirdi"
Çocuklarının da bu işle uğraştığını dile getiren Kocataş, şu değerlendirmede bulundu:
"En büyük şansım, usta çocuğu olmam. Ben de en iyi bildiğim şeyleri çocuklarımla paylaşıyorum. Bu tam bir geleneksel çalışma. Fakat ucuz halılar bizim mesleği bitirdi. Kendini yenilemeyen, zamana ayak uyduramayan esnaf yok olmaya mahkum. Çocukluğumda 60 dükkan varken, şimdi bir elin parmaklarını geçmez. Şu anda fes, sikke yapıyorum. Bir de turistlere yönelik bazı önemli işler yapıyoruz. Her yıl kendimizi yeniliyoruz, sanatımıza daha iyi şeyler katıyoruz. Akademisyenler, tasarımcıları geliyor, yeni fikir veriyor. Biz de onları hayata geçiriyoruz."
"Keçeyi incelttim, kokusunu aldım"
Kocataş, 2003'te Topkapı Sarayı'nın Helvahane bölümünde sergi açtığını ifade ederek, "İlber Ortaylı geldi, 'Keçeyi inceltemediniz, kokusunu alamadınız, köylülükten kurtaramadınız' dedi. Bunu kendime bir emir telakki ettim. Keçeyi incelttim, kokusunu aldım. Tüyü çıkmayan yün kullandım ve şehirli evine yakışır hale getirdim. Genel anlamda yaptığımız iş bu. Turistlerle şehirli evine girmeye çalışıyoruz. İnşallah girmişizdir. Biz umutluyuz. Bu mesleği çok seviyorum ve bitmesini istemiyorum. Benim gibi bir esnafın en son varacağı nokta bu ödülü almak. Cumhurbaşkanımızın elinden Külliye'de ödülü almak beni çok mutlu etti. Benden mutlu insan olamaz." sözlerine yer verdi.