Asgari Ücret Tespit Komisyonu toplandı
Asgari Ücret Tespit Komisyonunun, 2017 yılında geçerli olacak asgari ücreti belirleme çalışmaları kapsamındaki ilk toplantısı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Müezzinoğlu başkanlığında başladı.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Reşat Moralı Salonu'ndaki toplantıda, işçi tarafını Türk-İş, işveren tarafını ise Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) temsil ediyor.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakan Yardımcısı Orhan Yegin, Bakanlık Müsteşarı Ahmet Erdem, Çalışma Genel Müdürü Nurcan Önder'in de katıldığı toplantıda, Türk-İş heyetine Genel Eğitim Sekreteri Nazmi Irgat, TİSK heyetine Yönetim Kurulu Üyesi Metin Demir başkanlık yapıyor.
KOMİSYON 15 KİŞİDEN OLUŞUYOR
Asgari ücreti, yasa gereği beşer işçi, işveren ve devlet temsilcisi olmak üzere 15 kişiden oluşan Asgari Ücret Tespit Komisyonu belirliyor. Bu komisyonda, en fazla üyeye sahip konfederasyon olduğu için işçi tarafını Türk-İş temsil ederken, işveren tarafı adına masaya TİSK oturuyor.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığında yapılan ilk toplantının ardından işçi ve işverenin ev sahipliğinde de ayrı ayrı toplanan komisyon, son toplantısını yine bakanlıkta yapıyor. Bakanlığın belirlediği üyelerden birinin başkanlık ettiği komisyon, en az 10 üyenin katılımıyla toplanıp oy çokluğuyla karar veriyor. Oyların eşitliği halinde başkanın bulunduğu tarafın çoğunluğu sağladığı kabul ediliyor.
MEVCUT ASGARİ ÜCRET NET BİN 300 LİRA
Asgari ücret, halen bekar bir işçi için brüt bin 647 lira, vergiler ve kesintiler düşüldüğünde net bin 300 lira 99 kuruş olarak uygulanıyor. Kapıcılarda ise normal işçilerden farklı olarak gelir ve damga vergileri kesilmediği için net bin 399 lira 95 kuruş olarak hesaplanıyor.
Asgari ücretin işverene toplam maliyeti ise bir işçi için bin 935 lira 23 kuruş düzeyinde. Bunun bin 647 lirasını brüt asgari ücret, 255 lira 29 kuruşunu sosyal güvenlik primi, 32 lira 94 kuruşunu işveren işsizlik sigorta fonu oluşturuyor.
MÜEZZİNOĞLU: REEL OLMAMIZ GEREKİYOR
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, asgari ücret görüşmelerine ilişkin, "Talep edileni karşılayabilmek geçici dönemler için başarı olarak karşımıza gelebilir ama istikrarlı bir hedefe yönelmekte geçici mutluluklar kalıcı huzura dönüşmeyebilir. O nedenle reel olmamız gerekiyor." dedi.
Müezzinoğlu, işçi ve işverene eşit mesafede olduklarını söyledi. Asgari ücretin sadece işçi ve işvereni ilgilendirmediğini, ülkenin dinamiklerini ve ülkenin bütününü ilgilendirdiğini belirten Müezzinoğlu, asgari ücretin çok yönlü değerlendirilmesi gereken bir konu başlığı olduğunu vurguladı.
Hükümet olarak hiçbir zaman "yalnız işçi" ya da "yalnız işveren" demediklerini dile getiren Müezzinoğlu, şöyle konuştu:
"Bu iki yapı birlikte sağlıklı yürüyebildikleri sürece, onlar da kazanacaktır, ülke de kazanacaktır. Bu anlamda asgari ücretle ilgili 2002 ve 2016 yıllarına baktığımızda yaklaşık 6 katlık artış var. 2002 yılında bin dolara ülkemizde 6,6 kişi çalıştırılıyordu, şimdi doların tarihi rekor kırdığı bu tarihte bu oran 1,8. Yani bin dolara 2 kişiyi bile çalıştırmadığımız bir süreci yakaladık. Bu anlamda önemli artıları var ama işveren tarafına da baktığımızda 36 milyar dolarlık bir ihracatı 144 milyar dolarlara taşıyan bir işveren kesimi olduysa orada da yine bir başarı, dinamizm ve kazanım var. Bütün bunları sağlıklı yönetimlerle hep beraber elde ettik. Paydaşların birbirinin hak ve hukuklarına verdiği katkı, destek ve olumlu bakışlar sayesinde. İnşallah bundan sonraki süreçte yine böyle olacak. Özellikle asgari ücretin bin liradan bin 300 liraya çıkması işverenimizi tedirginliğe sürükledi. Çünkü Türkiye'nin artık dünya ile rekabet eden bir rolü var. Dünya ile rekabette iddialı olmak zorunda. Bu tedirginliği gidermek üzere hükümetimiz işverene asgari ücretli çalışan başına yaklaşık 100 lira destek verdi. Bu anlamda da yıl sonu itibariyle yaklaşık 10 milyar liralık destek işverene katkı olarak sağlandı."
"ASGARİ ÜCRET, İSTİHDAM VE İŞ GÜCÜ MALİYETLERİNİ ETKİLİYOR"
Müezzinoğlu, her karar vericinin en çok istediği şeyin asgari ücrete arzu edileni yapabilmek olduğunun ifade ederek, "Ama talep edileni karşılayabilmek geçici dönemler için başarı olarak karşımıza gelebilir ama istikrarlı bir hedefe yönelmekte geçici mutluluklar kalıcı huzura dönüşmeyebilir." dedi.
Bu nedenle reel olunması gerektiğini belirten Müezzinoğlu şunları kaydetti:
"Asgari ücrete yapılan artıştaki her oran yalnız asgari ücreti değil, istihdamın ve iş gücü maliyetlerinin tamamını etkiliyor. Hükümet olarak biz asgari ücretin yüksek olması, Çalışma Bakanlığı olarak Sosyal Güvenlik Kurumu açısından baktığımızda asgari ücrette her artış bizim hanemize artış olarak geliyor. Ama burada, 'Sosyal Güvenlik Kurumu en çok nasıl kazanır', 'en çok işçimizi nasıl kazanır' veya 'en çok işverenimiz nasıl kazanır' demeyip, 'hep beraber daha iyi, daha doğruyu ve geleceği güvenle yürüyüşü nasıl başarırız' demeliyiz. Bir yol haritası belirleyip, bugüne kadar başardığımız birlikteliği ve uzlaşıyı bundan sonrada gerçekleştirmeliyiz." diye konuştu.
Müezzinoğlu, Türkiye'nin dünyadaki gelişmelerden kaynaklanan sorunlarının bulunduğuna değinerek, bunun dışında Türkiye'nin yakın zamanda 15 Temmuz darbe girişimi ve Rusya ile uçak krizinin de aralarında olduğu bazı sıkıntılı dönemler yaşadığını anımsattı.
Ekonomik konularda ihtiyaç duyulan tedbirleri almakta tereddüt etmeyen güçlü bir hükümete sahip olduklarını vurgulayan Müezzinoğlu, bu kapsamda alınan tedbirlerin ilerleyen günlerde Başbakan Binali Yıldırım tarafından açıklanacağını bildirdi.
Müezzinoğlu, son aylarda işsizlik rakamının arttığını ifade ederek, bu sorunun çözümünün ekonominin büyütülüp, kadınların ve gençlerin istihdama katılmasının sağlanmasından geçtiğini söyledi.
İşçi ve işveren kesiminin kendilerinin güçlü paydaşları olduğunu dile getiren Müezzinoğlu, "Bizim görevimiz; işçinin yarınlarını bugünden daha iyi yapabilmek, işverenimizin de öz güvenini artırarak dünya ile rekabetteki dinamiklerinin yanında olabilmek, daha çok istihdam yaratabilmelerinin önünü açabilmek." ifadelerini kullandı.