Soylu: TSK ortaya koyduğu büyük bir harekat kabiliyetiyle terörü kaynağında yok etme kapasitesini gerçekleştirmekte
İçişleri Bakanı Soylu, "Irak'ın kuzeyinde de terör örgütünün yuvalandığı yerleri teker teker ortadan kaldırabilmek için TSK, ortaya koyduğu büyük bir harekat kabiliyetiyle terörü kaynağında yok etme kapasitesini bugün gerçekleştirmektedir." dedi.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, beraberindeki Bakan Yardımcıları Muhterem İnce ve Mehmet Ersoy, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Arif Çetin, Emniyet Genel Müdürü Mehmet Aktaş, Hakkari Valisi ve Belediye Başkan Vekili İdris Akbıyık ile İkiyaka Dağları Üs Bölgesi ziyaretinin ardından Hakkari Valiliğine geldi. Valilik girişinde vatandaşlarla sohbet eden Bakan Soylu, ardından Valilik Toplantı Salonu'nda gerçekleştirilen Güvenlik Toplantısı'na katıldı.
Bakan Soylu, toplantı öncesi yaptığı konuşmada, Hakkari'de koronavirüsle ilgili 81 il valisiyle tedbirleri değerlendirdiklerini anlattı. Valilerin kendilerine aktardığı bilgileri ve değerlendirmeleri Sağlık Bakanı Fahrettin Koca ile gece yarısı istişare ettiklerini ve hemen sonra Cumhurbaşkanına arz ettiklerini dile getiren Bakan Soylu, "Ardından özellikle terörle mücadelede bizim için önem taşıyan üs bölgelerimizden birisi olan 3300 metre yükseklikte diyebileceğimiz, geçen yılın sonu gibi tamamladığımız jandarmamızın şu anda kullanımında olan Göllerbaşı üs bölgesine buradaki arkadaşlarımızla birlikte intikal ettik ve sabaha kadar orada kaldık." dedi.
Terörün, burada binlerce yıllık tarihi, doğayı, turizmi yıllarca gölgede bıraktığını ifade eden Bakan Soylu, şunları söyledi:
"Türkiye'de karın en güzel yaşandığı yer burası. Bu yıl güzel bir kar festivali yapılacak Allah nasip ederse. Bu ayın sonuna doğru Gençlik ve Spor bakanımızın talimatıyla rafting şampiyonası burada devam edecek. Bakanımızın Hakkari'ye olan ilgisinin bir sonucu. Ardından tüm bunlarla birlikte olan yaklaşık 7 bin yıllık tarihi kendi içinde barındıran mezarlar, mağaraların içindeki tarihi miraslar bütün bunları kendi içinde barındıran 14 gölden müteşekkil Göllerbaşı Üs Bölgesine gittik. Sat Buzul Gölleri, bir tarafta dağların ve kayaların haşmeti diğer taraftan göllerin güzelliğiyle buluştuğu, muhteşem bir havası manzarası olan, 3 bin metrenin üzerinde bize Allah'ın bahşettiği muhteşem bir alan. Orayı gördük. Birilerinin temel hedefi, hayali orada teröristlerle beraber kahve içmekmiş ama bu milletin beraberliği, birliği onlara bunu nasip etmedi. Bilmenizi isterim burada bayrağımızın gölgesinde milletimizin huzuru birliği beraberliğiyle bugün burada güvenlik toplantısı için birlikte olduğumuz arkadaşlarla çay içmek kahve içmek nasip oldu. Önümüzdeki yıl inşallah milletimizin en güzide gezi alanlarından biri olacak."
"Hakkari'de kar festivali yapılırken Ağrı Dağı'na tırmanış gerçekleştireceğiz"
"Nasıl bu gün İki Yaka Dağlarında isek inşallah önümüzdeki ocak, şubat, mart aylarından birinde arkadaşlarımız hazırlık yapıyor, burada kar festivali yapılırken Ağrı Dağı'na da tırmanış gerçekleştireceğiz. Bu da bizim için ayrı bir güzellik." diyen İçişleri Bakanı Soylu, şöyle devam etti:
"Geçen hafta Beytüşşebap'ta yaşadığımız o güzelliği inşallah ülkemizin her noktasında gerçekleştireceğiz. Bir gün önce de Ayvalık'taydık, Cunda'daydık. Orada Sahil Güvenlikle ilgili bir denetlememiz söz konusuydu. Onu gerçekleştirdik. Ayvalık'ta da Hakkari'de de aynı huzurun yaşandığı bir Türkiye'de bulunmaktan büyük bir onur ve gurur duyuyoruz. Oradan Türkiye'nin en modern en yüksek üs bölgesine geçtik. 3 bin 450 metre. İlk kez bir üs bölgesinde yer altından tüneller var. İçinde her türlü teknik donanım cihaz ve mühimmat söz konusu. Oraya yapılan yolları da helikopterden görme imkanı bulduk. İnsan üstü gayretle gerçekleştirilen adımlar bunlar. Bu devletimizin büyüklüğünü bize verdiği gururu yansıtmaktadır."
"Hakkari, terörle mücadelede stratejik bir öneme sahiptir"
Bakan Soylu, terörle mücadele ve güvenlikle ilgili olarak Hakkari'nin Şırnak'la birlikte en kritik coğrafi konuma sahip illerden biri olduğunu söyledi. Kentin hem İran hem de Irak ile sınırı bulunduğunu anlatan Soylu, "Dolasıyla terör geçişleri, kaçak göçmen geçişleri ve buna bağlı olarak uyuşturucu ticaretiyle ilgili yüksek bir risk barındırmaktadır. Hakkari'nin PKK terör örgütü nezdindeki anlamı ise diğer illerden biraz daha farklıdır. Burası terör örgütünün kuzey Irak'a giriş çıkış kapısı olarak gördüğü bir yer. Kuzey Irak da örgüt için hem coğrafi konum hem de yüksek arazi yapısının verdiği imkanlar sebebiyle geçmişten bu yana terör örgütünün temel üstlenme alanıdır. Lojistik ve karargah bölgesi konumundadır. Buraya açılan kapı olan Hakkari'nin terörle mücadeledeki stratejik önemi burada izaha muhtaç değildir." dedi.
Hakkari'deki terörle mücadeleyi mutlaka Irak'ın kuzeyiyle birlikte düşünmek gerektiğini anlatan İçişleri Bakanı Soylu, şu değerlendirmeyi yaptı:
"Yurt içinde de Tunceli'den Artvin'e, Diyarbakır'dan Erzurum'a, Karadeniz'e kadar örgütün ilettiği tüm grupların ana giriş kapısı ilk planlamaların yapıldığı yer yine Şırnak'ın bir bölümü Hakkari, 'serhat bölgesi' denilen Kars'ı ve Ağrı'yı içine alan bölge olarak esas itibariyle aktarım alanları olarak nitelendirilebilir. Bir başka açıdan önemi de Hakkari'nin örgütün özellikle burayı kendine ait bir merkez olarak nitelendirme merakından oluşmaktadır. Örgüt burada özellikle yıllarca ortaya koymuş olduğu baskı sebebiyle terörü özellikle kendine bir araç, maşa olarak kullanması sebebiyle Hakkari'mizin, Yüksekova'mızın gelişmesini engellemek konusunda da siyasi bir amaç gütmüştür. Onun için buranın her açıdan büyük bir önemi vardır. Bizim açımızdan da eğer burada terörü minimize edersek, eylem kabiliyetini burada sıfırlarsak tüm Türkiye'de terörle mücadeleye model kazandırmak mümkün olur.
Buradaki en kritik nokta şudur: Hakkari'deki terörle mücadeleyi mutlaka Irak'ın kuzeyiyle birlikte düşünmek durumundayız ki Türkiye aynen Fırat Kalkanı, Barış Pınarı Harekatı ve Zeytin Dalı Harekatı bölgesinde Sayın Cumhurbaşkanımızın talimatları ve yönetimi çerçevesinde terörü kaynağında yok etme prensibi gibi Irak'ın kuzeyinde de terör örgütünün yuvalandığı yerleri teker teker ortadan kaldırabilmek için biraz önce bahsettiğim Avaşin-Basyan'dan Hakurk'a kadar olan, hatta Zap-Metina ve Haftanin alanına kadar Türk Silahlı Kuvvetlerimiz ortaya koyduğu büyük bir harekat kabiliyetiyle terörü kaynağında yok etme kapasitesini bugün gerçekleştirmektedir. Bu bizim için önemli bir stratejik adımdır ve doğru bir adımdır. Oraya sapmadan bu mücadeleyi sürdürseydik arzu ettiğimiz neticeye ulaşmamız elbette ki zordu. Dolayısıyla operasyonlarımızı, attığımız adımları mutlaka terörü kaynağında yok etme prensibiyle düşünmek, oradan sızmaların nasıl olduğunu hesap ederek yapmak durumundayız."
"Huzur istihdamı artırıyor, işsizliği azaltıyor, ekonomiyi canlandırıyor"
Vatandaşlarla temasın bilhassa terörün bitişini anlatmak üzere artırılması gerektiğini vurgulayan Soylu, "Dün gece Hakkari sokaklarında gezdik. Buranın Sanayi Bakanımızın ilgisi çerçevesinde organize sanayi bölgesi kuruldu. Programa alındı. Bu bölgede özellikle Ağrı, Muş ve Mardin'de olduğu gibi ciddi tekstil yatırımı söz konusu. Bu da şu demek: Huzur istihdamı artırıyor, işsizliği azaltıyor, ekonomiyi canlandırıyor, eğitimi iştahlandırıyor. Hakkari Üniversitesinin yeni yapılan yerleşkelerini gördük, muhteşem. Bütün yollar 35 kilometre betonlanıyor. Altyapısı bitmiş durumda. Bütün bunlarla birlikte kentin eğitimi yükseliyor. Hakkari'de tıp fakültesi kazanan yoktu. Şükürler olsun bu sene üniversite başarı oranında artış söz konusu. Tıp fakültesi kazanan evlatlarımız var." diye konuştu.
Huzurun sadece eğitimi, ekonomiyi etkilemediğini spora da olumlu yönde yansıdığını dile getiren Bakan Soylu, şunları kaydetti:
"Kız futbol takımlarımız var. Kayak burada mükemmel bir noktada. Milli takımın 3'te biri Hakkarili. Bu önemli bir sonuçtur. Bunun dayandığı yer huzurdur. Bunu sağlamak için evlatlarımız şehadeti alarak terör örgütünün etkisini tasfiye etmeye çalışıyorlar. Allah yardımcımız oluyor. Vatandaş bir devlet yetkilisiyle burada her an temas edebilmelidir. Özellikle Doğu ve Güneydoğu'da valilerimizin ve kaymakamlarımızın kapıları sonuna kadar vatandaşlarımıza açık olmalıdır. Hangi meseleler olursa olsun. Burada derdi olan vatandaşımız soluğu vilayet, kaymakamlık binasında almalıdır ve dertler çözülmelidir. Bunu da hep birlikte başaracağız. Vatandaş bizi kendinden uzak görürse geçmişte yaşadık ki o boşluğu terör örgütünün propagandasıyla doldurmaya kalkmaktadır. Buna hep beraber mani olmak toplumsal ve vicdani sorumluluğumuz ve milli görevimizdir. Özellikle öğrencilerimize valilerimizim kaymakamlarımızın, yetkililerimizin temas etmeleri onlara rol model olmaları gerekir. Onların da bir gün vali, rektör, dekan, işini yapan herkes tarafından takdir edilen bir öğretmen, memur, doktor olabileceğini ifade etmeliyiz. Bir şekilde bir bahaneyle mutlaka gençlerimize evlatlarımıza temas etmemiz onlara ülkemizin gücünü anlatmamız onların yanında olduğumuzu ifade etmemiz gerekir. Çünkü sahayı kavramadan sadece örgütle silahlı mücadele etmek, süreci uzatır."
"Madenler açılıyor, hayvanlar yaylalara çıkıyor"
Bakan Soylu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın önderliğinde yollar, havalimanları, hastaneler, üniversiteler, okullar, kadın merkezleri, gençlik ve kültür merkezleri, iş imkanlarıyla Doğu ve Güneydoğu'da 19 yıldır huzur ortamını oluşturacak alt yapının hazırlandığını anlattı.
Görev döneminin 3'te birini Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde geçirdiğini, batıdan hiçbir eksikliğin söz konusu olmadığını bizatihi müşahede ettiğini aktaran Soylu, bunun Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin, AK Parti hükümetlerinin bir politikası olduğunu söyledi.
"Önümüzdeki yıl Hakkari, festivallerin şehri olacaktır. Hakkari iş adamlarının akın edeceği, atölyelerini, fabrikalarını açan, açtıran bir şehir olacaktır. Hakkari, spor müsabakalarında altın madalyaların birer birer şehre taşındığı başarıların altına imza atılan bir şehir olacaktır" diyen Soylu, bugüne kadar yapılan ve bundan sonra gerçekleştirileceklerle Hakkari'nin bu bölgenin, Ortadoğu'nun cazibe merkezi olacağını ifade etti.
Hakkari'nin bir huzur kenti olduğunu ifade eden Bakan Soylu, şöyle dedi:
"Madenler açılmaktadır, o dönemler bitti artık. Hayvanlar yaylalara çıkmaktadır, o dönemler bitti artık. Sınır kapıları işlemektedir. Sınır kapılarının öncesinde vergi almak, vergi salmak, bunlar tükenmiştir artık. Bunları başarıyla söyleyebilecek bir anın sahibiyiz, Allah'ımıza hamdolsun. Milletimizle birlikte olmak, onların bize itimatını ve güvenini sürekli sahada tesis etmek, buradaki huzurun bir an önce burayla buluşmasını sağlayabilecek en önemli etmenlerden bir tanesidir. Köy, mezra, ahır ve insanları da merak edip çıkmalıyız. Ağaçları da, yaylaları da merak edip çıkmalıyız. Çukurca'dan, Yüksekova, Dağlıca'ya, Şemdinli'ye, Derecik'e sınır etrafında oluşan yola baktık, hızlıca ilerliyor."
"Asayiş olayları azaldı"
2019 ile 2020'nin ilk 9 ayları karşılaştırıldığında ülke genelinde tüm asayiş olaylarında Türkiye geneli yüzde 3,6, Doğu Anadolu Bölgesi'nde yüzde 0,4, Hakkari'de ise yüzde 10,7 azalışın gerçekleştiğini belirten Soylu, şu bilgileri verdi:
"Terörle mücadelede başarı elde ettikçe güvenlik güçlerimiz asayişle mücadeleye de artık vakit ayırmaktadır. Tüm asayiş olayları aydınlatmada Hakkari, Türkiye'nin neredeyse 7 puan üstündeydi, yani olay oluyor, aydınlanmıyordu. Türkiye geneli yüzde 86, Doğu Anadolu Bölgesi yüzde 92,7, Hakkari'de yüzde 93,7. Mal varlığına karşı işlenen suçlarda hem Türkiye hem de Doğu Anadolu Bölgesi'ne göre keskin ve yüksek bir azalma görüyoruz. Türkiye'de yüzde 6,6, Doğu Anadolu Bölgesi'nde yüzde 5,5, Hakkari'de ise yüzde 32,1'lik bir azalma söz konusu. Mal varlığına karşı işlenen 9 suçta, Türkiye'de yüzde 7,8, Doğu Anadolu Bölgesi'nde yüzde 4,4, Hakkari'de ise yüzde 38'lik bir azalış mevcut. Evden hırsızlık olaylarında ise mal varlığına karşı işlenen olaylardan ve mal varlığına karşı işlenen 9 suçtan çok daha büyük ve keskin bir azalış görüyoruz. Türkiye'de yüzde 13,2, Doğu Anadolu Bölgesi'nde yüzde 3, Hakkari'de ise yüzde 71,2'lik bir azalış var. Evden hırsızlık günlük olay sayısında Türkiye'de yüzde 54, Doğu Anadolu Bölgesi'nde 8, Hakkari'de ise bu sayı sıfır. Kişilere karşı işlenen 10 suça baktığımızda Türkiye'de yüzde 4,8, Doğu Anadolu Bölgesi'nde 5,1'lik artış, Hakkari'de ise yüzde 3,9'luk bir azalış var."
Huzur derken Hakkarililere ve ülkedeki vatandaşlara altı boş bir kavram sunmadıklarını vurgulayan Soylu, "Mal varlığına karşı işlenen suçların aydınlatılmasındaki durum Türkiye'de yüzde 53'tür. Doğu Anadolu ve Hakkari'de ise oranlar neredeyse aynıdır. Bölgede yüzde 70,2, Hakkari'de ise yüzde 70,8. Bu çerçeveye ilk baktığımızda hem Türkiye, hem Doğu Anadolu Bölgesi, Güneydoğu Anadolu Bölgesi kapsamında hiçbir asayiş başlığında başarısız olmadığımızı görüyoruz ancak bazı oranların elbetteki daha aşağıya çekilmesinin gerekli olduğunu düşünüyorum. Örneğin bazı başlıklarda çok dengeli bur durum söz konusuyken bazı başlıklarda ciddi anlamda çarpıcı azalışlar mevcuttur. Bunları hep birlikte değerlendirip hep birlikte ortaya koymalıyız." bilgisini paylaştı.
"Uyuşturucuda çok önemli başarılara imza attık
Son yıllarda özellikle Diyarbakır'da uyuşturucuya yönelik uyguladıkları baskısıyla esrar üretimi ve dolaşımının çok aşağı noktalara çekildiğini ifade eden Soylu, ülke içinde de çok önemli başarılara imza attıklarını, esrardaki azalmanın uyuşturucu noktasında yeni yönelişlere neden olduğuna dikkati çekti.
Esrardan başka yakalanan maddelerin çok daha büyük oranda kimyasala dönüştüğünü aktaran Soylu, şunları kaydetti:
"İşin bu noktasında da karşımıza Hakkari üzerinden ülkemize giren uyuşturucu meselesi çıkıyor. Hakkari hem İran hem de Irak'a olan sınırları itibariyle uyuşturucu meselesinde çok önemli ve çok hassas bir konuma sahip. Hakkari'ye uyuşturucu girişi özellikle İran sınırlarından gerçekleştirilmektedir. Giriş yapan uyuşturucu maddelerin en başında eroin geliyor. İran'da bir geçiş güzergahı olduğunu, Afganistan hattı olduğunu elbetteki biliyoruz. Buna bağlı olarak İran pazarından Türkiye'ye ve Türkiye üzerinden de Avrupa'ya gidiş elbetteki bir güzergah olarak önümüzde durmaktadır. Burada Van'ı biliyoruz. Çok az Ağrı'yı biliyoruz geçiş güzergahı olarak. Hakkari'yi biliyoruz ve buradaki geçiş yollarını iyi biliyoruz. Hakkari üzerinde yalnızca İran'da değil Irak'tan da uyuşturucu girişi mevcut. Ancak yakalamalarımızı bu noktada biraz daha artırmalıyız. Sınır geçişleri oldukça fazla. Terör örgütüne yüzde 25'lik geçmişte oradaki bir takım yapılanmalara da yüzde 20'lik komisyonlar vererek bu maddeleri sınırımızdan sokmaya çalışıyorlar. Bunu gözardı etmemeliyiz. Bu konuda tetikte olmalı buna fırsat vermemeliyiz."
"Kenevirleri eken, Avrupa uyuşturucu piyasasının yüzde 90'ını elinde tutan PKK"
Emniyet ve jandarma arasındaki koordinasyonun en yüksek seviyede olduğunu anlatan Soylu, Hakkari'nin genç nüfusunu uyuşturucu pazarını artırmak için gayret gösteren hainlerden korumaları gerektiğini vurguladı.
Hakkari'nin uyuşturucunun sadece geçiş noktası olmadığının altını çizen Soylu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Size uyuşturucunun temel kuralını söyleyeyim, 'Geçtiği yerde dökülür.' derler. Çocuklarımızı korumalıyız. Sokak satıcılarının büyük bölümünü engellemiş olsak da, hadlerini bildiriyor olsak da bağımlılığa esas itibariyle önleyici tedbirlerle geçit vermemeliyiz. Terör örgütü bu noktada bir kara propaganda yapıyor. Gençleri özellikle uyuşturucudan devletin zehirlediği yalanını bölgede işletiyorlar, tedavüle sokuyorlar. Oysa kenevirleri eken PKK, geçişlerden para alan, Avrupa uyuşturucu piyasasının yüzde 90'ını elinde tutan PKK. Yöneticilerini de özellikle uyuşturucu baronlarından seçen de PKK. İsterseniz, merak eden varsa isim de verilebilir. Kendi gelirlerini örtmek için ele geçirdiğimiz mağaralarda bol miktarda uyuşturucu bulduğumuzu hepimiz biliyoruz. Onun için bunların gençlerimize sızmadan sadece terör örgütü olarak değil Doğu ve Güneydoğu'da yeşeren evlatlarımıza sızmadan onların tepelerine binmek bizim temel sorumluluğumuzdur."
"Göç konusu dünyanın bir numaralı gündem maddesi
Bütün dünyanın bir numaralı gündem maddesi haline gelen göç konusunun sorunlar yumağını da beraberinde getirdiğini söyleyen Soylu, Hakkari'deki mukim göçmen sayısının oldukça az olduğunu, kaçak göçmenlerin kendilerine uygun yaşayacak ortam ve gelir elde edecek iş imkanı bulamamalarının azlığın en büyük vesilesi olduğunu ifade etti.
Hakkari'nin geçiş güzergahı olması nedeniyle göçmen kaçakçılarını mıknatıs gibi kendine çektiğini aktaran Soylu, "Kaçakçıların kaçırdıkları ve ekonomik olarak istismar ettikleri göçmenler batı ilerimizde karşımıza çıkmaktadır. Göçmenlerin büyük oranını Suriyeliler, Afganlılar hatta Afrikalılar teşkil etmektedir. Onların kullandığı rota üzerinden yoğun bir uyuşturucu trafiği oluşturma çabalarını görüyoruz. Ama memnuniyetle şunu ifade edeyim. Son zamanlarda Irak'ın kuzeyine sızdıkça, sınırda tedbirlerimizi aldıkça, kademeli olarak güvenliğimizi artırdıkça bu sayı azalmaktadır. Ama fırsatını bulurlarsa yine de geçerler. İnsanları istismar ediyorlar ve acımasız davranıyorlar. Uyuşturucu konusundaki tedbirlerin büyük kısmını kaçak göçmenler konusunda da uygulamak zorundayız. Elimizde büyük teknik imkanlar mevcut ve bu imkanları artırıyoruz. Her türlü suça ve güvenlik tehdidine karşı bir seferberlik halindeyiz. Bu yüzden de hiçbir bahanenin arkasına sığınmadan elimizde ne var ne yok bütün imkanları kullanmaya gayret edelim." şeklinde konuştu.
"Operasyonda bir terörist ölü ele geçirildi"
Hakkari'nin ve ülkenin güvenliğinin sağlanması konusunda sürekli görev başında olduklarını dile getiren Soylu, şu değerlendirmede bulundu:
"Allah Hakkarili hemşehrilerimizin ağız tadını bozmasın inşallah. Biz burada masadayız. Biraz önce Jandarma Asayiş Bölge Komutanımız ve İl Jandarma Komutanımız operasyon bölgesinden geldiler. Çatışmada bir terörist ölü ele geçirildi. Huzurun bir bedeli var ve milletimizin huzurlu olması için biz bu bedeli ödemeye talibiz. Bedeli ne olursa olsun yeter ki milletimiz huzurlu olsun. Yeter ki çocuklarımız geleceğe güvenle baksınlar. Yeter ki onların gelecekleri kararmasın. Yeter ki onlar akşam huzurlu şekilde yastığa başlarını koyduklarında bugünün yöneticileri olarak Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde bizler onların hayallerini gerçekleştirecek büyükleri olarak hafızalarında kalalım. Bu bize yeter."
Toplantıya, Yüksekova Üçüncü Piyade Tümen Komutanı Tümgeneral Muamer Alper, İl Jandarma Komutanı Tuğgeneral Ahmet Kavukçu ve İl Emniyet Müdür Atanur Aydın da katıldı.