Muhalafete kentsel dönüşüm eleştirisi: "Kendinizi rantsal dönüşüm olarak tanımlıyorsunuz"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda konuştu. Erdoğan, altılı masayı eleştiri yağmuruna tutarken, “ Biz kentsel dönüşümden bahsediyoruz, siz kendinizi rantsal dönüşüm olarak tanımlıyorsunuz orası ayrı.” dedi.

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Erdoğan, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda konuşuyor.

Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle;

"Bu sabah Şanlıurfa ve Adıyaman'da yaşanan sel felaketinde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet diliyorum. Bakanlarımız, ekiplerimiz çalışmaları koordine etmektedir. Rabbim beterinden korusun.

Türkiye 6 Şubat sabahına son bir asrın en büyük felaketiyle uyandı. Devlet ve millet olarak felaket haberini alır almaz deprem bölgesine koştuk. Bakanlarımız felaketten birkaç saat sonra depremin vurduğu şehirlere ulaşarak çalışmaları koordine etmeye başladı. AFAD'dan madencilere kadar ülkemizdeki tüm arama-kurtarma ekiplerini, 90 ülkeden gelen arama-kurtarma ekiplerini, belediyelerimizi, askerlerimizi, polislerimizi, jandarmamızı, bekçilerimizi, gönüllülerimizi ihtiyaç duyulacak kim varsa bölgeye yönlendirdik. 35 bini aşkın personeli bölgeye yönlendirdik. Her sınıftan 18 bin iş makinesiyle on binlerce kamyon ve TIR'la her türlü malzemesiyle ülkemizin ve milletimizin tüm imkânlarını seferber ettik.

Ancak yıkım öylesine büyüktü ki her binaya tek arama-kurtarma personeli göndersek hepsine yetişmek mümkün değildi. Türkiye bu depremde dünyada bugüne kadar görülen en büyük arama-kurtarma ekibini bir araya getirmiştir. Buna rağmen yıkıntılar altında kalan vatandaşlarımız ve yakınları serzenişlerinde sonuna kadar haklıdır. Acılarını yürekten paylaşıyor, kollarımızı ve kalbimizi kendilerine açıyoruz.

Bize düşen acıları paylaşmak, maddi kayıpların telafisini yapmaktır. Depremzede vatandaşlarımız da yeni bir gelecek kurma çalışmalarında yanımızda yer almaktadır. Bu sevginin hakkını verecek, insanlarımıza mahcup olmayacağız. Hep beraber Türkiye Yüzyılı'nın inşasını sürdüreceğiz.

Ölenleri geri getirmek elimizde değil. Geride kalan vatandaşlarımızı hayata bağlamak için yapılacakların yapılmasının gayretindeyiz. 14 milyon insanımızın gıda ve barınma ihtiyaçlarını karşılamak için hızlı ve etkin bir koordinasyon kurduk. Milletimiz asrın dayanışmasını gösterdi.

Kurduğumuz tahliye köprüleri ve kendi imkanlarıyla 3 milyonu aşkın insanımız bölge dışına gitti. Otelleri, misafirhaneleri, yurtları, boş evleri bu depremzedelerin barınmaları için hizmete açtık. Deprem bölgesinde kalan 2,4 milyon insanımıza da 433 bin çadırda ve kısa sürede sayıları 100 bine çıkacak konteynerlerde barınma imkanı sağladık.

Depremde hasar gören yol, su, elektrik, haberleşme altyapısını kısa sürede hizmet verebilir hale getirdik. Yolları trafiğe açık tutarak yardımların gelişini ve depremzedelerin tahliyesini kolaylaştırdık.

Adres değişikliği uyarısı

Bir hususun altını çizmek isterim. Geçtiğimiz günlerde deprem bölgesinde yaşarken, başka illere taşınan ve nüfus kayıtlarını oraya aldıran vatandaşlarımız için bir Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi yayınladık. Adres kayıtlarını gittikleri yerlere aldıran vatandaşlarımızın depremle ilgili haklarında kayba uğramayacaklarını güvence altına aldık.

Oy kullanabilmeleri için ikamet kayıtlarını oraya aldırmaları gerekiyor. E-Devlet veya Nüfus Müdürlükleri üzerinden 17 Mart'a kadar tamamlanmalıdır.

Hasar tespitlerinde sona gelinmektedir. 1 yılda 319 bin konut, toplamda 650 bin konut yaparak teslim etmeyi planlıyoruz. Bir kısmı zemin artı 3 bir kısmı ise zemin artı 4 olarak planlıyoruz. Köylerde ise ahırı ve bahçesi ile köy evi olarak tasarlıyoruz.

''Ana muhalefet kendini rantsal dönüşüm olarak tanımlıyor''

Laf ola beri gele yok. Biz icraatlarımız ile konuşuyoruz. 6 Şubat depremlerinde evi yıkılan hiçbir vatandaşımızı mağdur etmeyeceğiz. 

Hazırlıları tamamlanan yerlerde ilk kazmalar vuruldu. TOKİ'nin kurumsal birikimi ve inşaat sektörümüzün kapasitesi 1 yılda tamamla sözü verdiğimiz konutlara fazlası ile yeterlidir.

Buradan ana muhalefete sesleniyoruz. Biz kentsel dönüşümden bahsediyoruz, siz kendinizi rantsal dönüşüm olarak tanımlıyorsunuz orası ayrı.

Ülkemizin dört bir yanında başlattığımız kentsel dönüşüm projelerinin nasıl engellendiğini hiçbir zaman unutmayacağız. İdeolojik bağnazlıklar sebebiyle nasıl engellendiğini biliyoruz. Yaklaşık 2 hafta önce İstanbul'da bilim insanları ile yaptığımız toplantıda çok kıymetli fikirler ortaya konuldu. Bakan Kurum Gaziantep'te yaptığı ikinci toplantı ile süreci kararlılıkla sürdürüyor, biz de atılan her adımı desteklemeye devam edeceğiz. Hiç şüphesiz bu kadar büyük alanda etki nedeniyle aksaklıklar olabilir, Allah'ın izniyle bunları da gideririz, önemli olan samimiyetle depremzede vatandaşlarımızın yanında olmaktır. İlk günden beri hep seçim döneminde de deprem yaralarının sarılması olacak diyoruz. Allah'ın izniyle bundan sonra da depremden etkilenen illerimizi ziyaret edecek, yapılan işleri bizzat yerinde göreceğiz. Deprem bölgesine seçim kampanyasını başlatmak için gidenler bizim oradaki vatandaşlarımızla güven ilişkisini anlayamaz. Bu zatın yaptığı siyasi arsızlığı bir kenara bıraktık diyelim, orada çalışan bakanlarımıza edepsizce iftira atmasına ne diyebiliriz? Oradaki acılı insanlarımızın yüzlerini kızartacak sözler etmek kime ne fayda sağlayacak? 

Depremin sorumlusu kim sorusunu sorabilecek kadar hayattan kopmuş birisinin derdi ne bu millettir, ne de depremzedelerdir. 

Depremzelere konutlar 


Yıkılan şehirlerimizi 1 yıl içinde ayağa kaldırma sözümüz var. 1 yıl için de 391 bin konut, toplamda da 650 bin konut yaparak hak sahiplerine teslim etmeyi planlıyoruz. Van, Bingöl, Elazığ, Malatya, İzmir depremlerinde, Bartın, Kastamonu, Giresun sel felaketlerinde bu konutları sahiplerine veren bir iktidarız.

Zemini sağlam yerlerde kuracağız yerleşim yerlerinin yanında tarihi ve kültürel dokuyu koruma altına alacak şekilde planlama yapıyoruz. Şu anda kazmalar vuruldu, inşaatlar başladı. TOKİ'nin kurumsal birikimi ve inşaat sektörünün kapasitesi konutları yapmaya fazlasıyla yeterli.

20 yılda hizmete sunduğumuz 1 milyon 180 bin toplu konut ve 3,3 milyon kentsel dönüşüm projesi sözümüzü tutacağımızın teminatıdır. Biz kentsel dönüşümden bahsediyoruz, ama siz kendinizi rantsal dönüşüm olarak tanımlıyorsunuz o ayrı konu.

''Sanıyorlar ki benim milletim gafil''

Daha ortada fol yok yumurta yokken bunların kendilerini kaptırdıkları ihtiras rüzgarları karşısında insanlık adına oradaki mazlumlar adına biz utandık. Bakalım ilerleyen günlerde daha neler görecek, ne tür kepazeliklere tanık olacağız. Siyaset kurumunu bu seviyeye düşürmeye kimsenin hakkı yoktur. Değerli arkadaşlar bunların her işi aynı. bir yıl önce 6 parti bir araya gelip ittifak kurdular, toplandılar, konuştular, dağıldılar. Cumhurbaşkanı adayı dediğiniz kişi yürütmeyi sürdürecek kişidir, soruyorlar kaç yardımcın olacak? Cumhurbaşkanının yardımcısı 1 olabilir 5 olabilir bin 500 olabilir. Bir başkan yardımcısıyla bu ülke nasıl yönetilecek demişti? Şimdi geldi 1500'e kadar yardımcı atabilir. Masanın etrafında toplananlara bir şeyler dağıtılacak bu nedenle yeteri sayıda yardımcısı olması lazım. Sanıyor ki benim milletim gafil, benim milletim bunları yutmaz ve 14 Mayıs'ta gerekli cevabı size verir. Şimdi yardımcıları da yıpranmasın diye açıklamıyorlar. Şimdi topu taca atacak yerleri kalmayınca bu isimleri de açıklamak için tekrar tekrar bir araya gelecekler. Masanın altı üstüne geldi, birileri masadan kalktı sonra tekrar oturtuldu. Bu kavgaların çetelesini tutanlar herhalde epey kalın bir dosya sahibi olmuşlardır. CHP'nin iki belediye başkanını da işin içine katarak zar zor adaylarını ilan ettiler.''

Ayrıntılar geliyor..