Hanefi Avcı: MİT birimlere ayrılmalı her birim de kendi işine yoğunlaşmalı!
Devletin birçok kademesinde Fethullahçı Terör Örgütü’ne yönelik yapılan operasyonlar ilk kez, eleştirilerin odağı olan Milli İstihbarat Teşkilatına sıçradı.
15 Temmuz darbe girişiminin ardından eleştirilen konuların başında şüphesiz yaşanan istihbarat zafiyeti gelmekteydi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başta olmak üzere devletin önde gelen kademelerinin darbe girişimini yakınlarından öğrendiklerini söylemeleri bu konuda yaşanan zafiyeti de gözler önüne sermiş oldu. Dün de devletin birçok kademesinde Fethullahçı Terör Örgütü’ne yönelik yapılan operasyonlar ilk kez, eleştirilerin odağı olan Milli İstihbarat Teşkilatına sıçradı.
87 MİT GÖREVLİSİ İHRAÇ EDİLDİ
15 Temmuz'daki darbe girişimi sonrasında, Fetullahçı Terör Örgütü ile ilişkisi bulunduğu gerekçesiyle açığa alınan 141 Milli İstihbarat Teşkilatı personelinden 100'ü hakkındaki soruşturma tamamlandı. Bunlardan 87'si memuriyetten ihraç edildi. İhraç edilen personelden 52'si hakkında hazırlanan dosya savcılığa gönderilerek suç duyurusunda bulunuldu.
Yaşanan bu hadisenin ardında akıllarda Milli İstihbarat Teşkilatı’nın bundan sonra sağlık bir şekilde çalışıp çalışamayacağı soruları belirdi. Milli İstihbarat Teşkilatında yaşanan bu son gelişmeyi ve teşkilatın geleceğini AjansHaber’e değerlendiren Eski Emniyet Müdürü Hanefi Avcı, devletin her kurumuna sızan Fethullahçı Terör Örgütü mensuplarının MİT’e sızmasının da kaçınılmaz olduğunu vurguladı. Bundan sonraki süreçte de Milli İstihbarat Teşkilatı’nın Avrupa ülkelerinde olduğu gibi birimlere ayrılarak belirli alanlarda yoğunlaştırmanın daha sağlıklı sonuçlar doğuracağını belirten Avcı, yaşanan darbe girişimine devletin de çok hazırlıksız yakalandığının altını çizdi.
İşte Hanefi Avcı’nın AjansHaber’e yaptığı o açıklama:
MİT İÇERİSİNDEKİ FETÖ’CÜLER TAHMİN EDİLENDEN ÇOK DAHA FAZLA OLABİLİR
Eskiden beri var olduklarını bildiğimiz bu insanlar, bütün devlet kurumlarına sızmışlardır bunu MİT’in içerisinde de görüyoruz. Bütün kurumlarda varlar ve burada olmaması mümkün değil. Milli İstihbarat Teşkilatı içerisinde FETÖ’cülerin olduğu gerçeği de maalesef bilinen bir durum ve bize yabancı bir durum değil. Şu anda sayılarının daha da arttığı, bilinenden daha fazla da olabileceği düşünülüyor. Bu düşünce de gayet makul, bütün devlet kurumlarına sızmışlarsa MİT’e de sızmamaları mümkün değil. Her yere girmiş ve varlıklarını sürdürmüştür.
BÖYLE BİR DARBE GİRİŞİMİNE DEVLET DE HAZIRLIKSIZ YAKALANDI
MİT içerisine sızmış Fethullahçı Terör Örgütüne yönelik alınacak tedbirler için de diğer kurumlara alınan tedbirlerin benzerleri alınabilir. Diğer kurumlarda nasıl tedbirler alınmışsa, nasıl gizlenmiş ve nasıl var olmuşlarsa bütün koşullar MİT içinde geçerli. İstihbarat almadaki gecikmenin sadece onların orada olmasına bağlamamak lazım; devletin eskiden beri böyle bir hazırlığı yok. Darbe girişimlerini önlemeye yönelik bir birimi yok, özel bir çalışma yapılmıyor, bu konuda çok da bilgi toplamış değil. Konu hakkında askeri sahada bilgi toplamak çok da fazla düşünülmüş değil.
İSTİHBARATIN ELİNDE ÇOK FAZLA İŞ VAR
İstihbaratın elinde çok fazla iş var emniyetin içinde DHKP-C, DAEŞ, PKK gibi onlarca örgütle uğraşıyoruz. Çok fazla görev ve çok fazla örgüt var. Zafiyetin yapısal başka sorunlarının yanında, bu sahaya girmemeleri, görevli gibi kabul etmeleri gibi istihbaratın bakması gereken inanılmaz derecede iş var. Devletin belki de temelde tüm bunları tahsis etmesi gerekiyor. Herkesin görevlerini yerli yerine koyması, bunu yapacak ekibi organize etmesi, ekiplere hedefler koyması gerekiyor. Bunlar netleşmeyince bir kargaşa meydana geliyor. Bunlar ülke genelinde istihbarata göre bir şey ama buna benzer diğer istihbaratların da olması bu konuyla ilgili özel bir birimin oluşturulamaması…
YAŞANANLARDAN DERS ALIP YÖNETİCİLER ARASINDAKİ HABERLEŞME GELİŞTİRİLMELİ
Aslında bu tip durumlara karşı devlet diğer sahada da hazırlıklı değil. Akla gelen birçok saha düşünüldüğünde, böyle bir kriz anında olayla karşı karşıya kaldığı zaman bütün kurumların koordinasyonunun nasıl yapılacağı belli olan şeyler değil. Hâlbuki, bu tip durumlara karşın devletin hazırlıklı olması lazım. Maalesef yöneticilerimizin özel bir haberleşme kanalları yok. Cumhurbaşkanının, başbakanın ve bakanlar arasında uydu telefonları yok. Bu konuya çok hazırlıklı olmadıklarının açıkça görülüyor. Belki bu yapılanlardan ders alınıp bu konu hakkında hazırlık yapılması beklenebilir.
BAŞKA ÜLKELERİ TAKLİT ETMEDEN İHTİYAÇLARIMIZ DOĞRULTUSUNDA BİRİMLER KURMALIYIZ
Dünyanın her yerinde dışarıdan gelen dış tehditlere karşı özel bir stratejik birim vardır. MİT içinde ayrı istihbaratlanma olabilir. Her ülkenin kendi hedefleri doğrultusunda böyle bir birimi olmalıdır. Mesela Fransa’da bir darbe tehditi olmadığı için böyle bir birimleri yok. Buna gerek görülmemiştir. Bu ülkeler de kendilerine has birimler oluşturmuştur. Başka ülkeleri taklit etmeden bizim kendimize özgü bir birim oluşturmamız lazım. Bu ordu içerisinde mi yoksa MİT içerisinde mi olur yoksa tamamen onun dışında küçük bir grup sadece bunlara da bakabilir. MİT ve yüksek bürokrasinin devlete verebileceği yüksek komlikasyonlara karşı birim mi oluşturulur devletin bunları hesaplaması lazım. Emniyet içindeki bütün birimlere istihbarat bakıyor bu mantıkla yürüyoruz böyle olmaması lazım net bir hedef konulması lazım. Örneğin; Fransa’da sadece kumarhanelere bakan bir istihbarat teşkilatı vardır. Fransa’daki kumarhaneler dünya genelinde önemlidir. Orada olan Fransız ekonomisi için önemlidir. Bizde de belki askeri içinde oluşacak bütün askeri yapılanmaları bilecek, devletin içinde oluşabilecek yapılanmaları, denetleyecek bir birim kurulması lazım. Duvara yazı yazanını bulmadan tutup da her şeyi MİT’in yapması çok da sağlıklı değil. Buna uygun bir yöntem bulunması ve izlenmesi lazım.