Macron'un seçim zaferi kesinleşti

Fransa İçişleri Bakanlığı cumhurbaşkanlığı seçiminde oyların tamamının sayıldığını bildirdi.

Fransa İçişleri Bakanlığı, cumhurbaşkanı seçiminde kullanılan oyların tamamının sayıldığını açıkladı.

Bakanlığın internet sitesinde yer alan açıklamaya göre, merkez politikalardan yana olan Yürüyüş Hareketi Lideri Emmanuel Macron, aşırı sağcı Marine Le Pen'i geçerek cumhurbaşkanlığı yarışını kazandı.

Açıklamada, Macron'un oyların yüzde 66,06'sını aldığı, Le Pen'in yüzde 33,94'te kaldığı ifade edildi.

Seçim sonuçlarına göre seçmenlerin yüzde 25,38'inin sandığa gitmemesiyle bu seçimde 1969'dan bu yana Fransa'daki cumhurbaşkanlığı seçimlerindeki en düşük katılım oranı gerçekleşti.

Seçimde seçmenlerin yüzde 6,34'ünün boş oy attığı, oyların yüzde 2,24'ünün geçersiz sayıldığı belirlendi.

Oy sayım sonuçlarına göre, Macron'a 20 milyon 703 bin 694, Le Pen'e de 10 milyon 637 bin 120 seçmen oy verdi. Bu durumda Macron kayıtlı seçmenlerin yüzde 43,63'ünün, Le Pen kayıtlı seçmenlerin yüzde 22,42'sinin oyunu aldı.

İlk turda resmi sonuçlara göre 7 milyon 678 bin 491 seçmenin desteğini kazanan aşırı sağcı Le Pen oylarını 3 milyona yakın artırmış oldu.

Seçime ilişkin resmi sonuçlar Fransa Anayasa Konseyi tarafından 10 Mayıs'ta açıklanacak.

Cumhurbaşkanı seçilen Macron'un resmi sonuçların açıklanmasının ardından 14 Mayıs'a kadar cumhurbaşkanlığını François Hollande'dan devralması bekleniyor.

AVRUPA'YA FRANSA DOPİNGİ

Berenberg Başekonomisti Holger Schmieding, Fransa'da politik riskin azalmasıyla Avro Bölgesinde büyümenin bu yıl sürpriz bir şekilde çıkış yapabileceğini belirtti.

Fransa'daki cumhurbaşkanlığı seçimini Yürüyüş Hareketi Lideri Emmanuel Macron kazandı. Macron’un cumhurbaşkanı seçilmesiyle birlikte Fransa’nın daha liberal politikalar izlemesi bekleniyor.

Aşırı sağ tehdidine karşı kendisine oy veren milyonları rahatlatıcı mesajlar veren Macron, Avrupa Birliği (AB) içerisinde daha etkili ve güçlü bir Fransa vadetti. Rakibi Marine Le Pen’in aksine Macron, Fransa’nın uluslararası arenada daha çok görünmesi ve bunun için daha “geçişli bir yönetim” tarzı sergilenmesini savunuyor.

Avusturya, Belçika, Hollanda, İtalya gibi ülkelerde yükselen aşırı sağ ve İngiltere’nin Avrupa Birliğinden ayrılma kararının yanında Le Pen öncülüğündeki Fransız aşırı sağı da Avrupa'da dikkati çekmeye başlamıştı. Le Pen’in AB karşıtlığı, seçim beyannamesinde önemli yer tutarken, avroya veda edip yeniden Fransız frangının kullanılacağı vaatleri de büyük ses getirmişti.

Fransa'daki bu aşığı sağ tutumun hem Avrupa Birliği (AB) hem de Avro Bölgesi için büyük bir tehdit olabileceğine dair endişeler ön plana çıkıyordu.

Berenberg Başekonomisti Holger Schmieding, Fransa'daki seçim sonucunun hem Fransa hem de Avrupa için rahatlatıcı olduğunu ifade etti.

Macron'un Fransa'da reform yapmak için ve ülkenin AB ve Avro Bölgesiyle bağlarını kuvvetlendirmesi için büyük bir fırsat yakaladığını aktaran Schmieding, Macron'un AB ve Avro Bölgesi yolunda ilerleme kaydedebileceğini dile getirdi.

Schmieding, Avrupa'da popülist risklerin devam etmesine karşın, Almanya Başbakanı Angela Merkel'in de seçimi kazanma şansını artırdığını ifade etti.

"MAY'İN AB İLE ANLAŞMA SAĞLAMASI ZOR OLABİLİR"

Brexit'in gerçekleşmesi ve Donald Trump'ın ABD başkanı olmasından sonra Macron'un Avrupa'da entegrasyon ve olumlu değişiklikere de oy verilebileceğini gösterdiğini anlatan Schmieding, "Avrupa'da umut öfkeye galip geldi." ifadelerini kullandı.

Schmieding, Macron'un kazanmasının aslında sürpriz olmadığını belirterek, Fransa'nın değişim aradığını kaydetti. Macron'un Fransız halkının hassasiyetlerini anlayabileceğini vurgulayan Schmieding, Macron'un ülkedeki kurulu düzende değişiklikler yapmak için hazır olduğunu dile getirdi.

Schmieding, Macron'un hızlı bir şekilde reformları gerçekleştirmek istediğini belirtti. Macron'un reformları gerçekleştirebilmek için parlamentoda çoğunluğu sağlaması gerektiğinin altını çizen Schmieding, Macron'un merkez sağdaki cumhuriyetçilerin desteğine ihtiyacı olduğunu ve merkez sağ cumhuriyetçilerinin de Macron'la birlikte çalışabileceğini aktardı.

Schmieding, Fransa'da politik riskin azalmasıyla Avro Bölgesinde büyümenin bu yıl sürpriz bir şekilde çıkış yapabileceğini belirtti. Avrupa'da AB'nin güçlenmesine odaklanılacağını ifade eden Schmieding, İngiltere Başbakanı Theresa May'in AB ile anlaşma sağlamasının zor olabileceğini dile getirdi.

FRANSIZLARIN ÇOĞU GENEL SEÇİMDE MACRON'A OY VERMEYEBİLİR

Fransızların çoğu, cumhurbaşkanlığı seçimini kazanan Emmanuel Macron'un Yürüyüş Hareketi'nin gelecek ay yapılacak milletvekili genel seçiminde tek başına hükümet kuracak çoğunluğu elde etmesini istemiyor.

Ipsos/Sopra Steria araştırma şirketi, Fransa'da dün yapılan seçimde yüzde 66,06 oyla rakibi aşırı sağcı Marine Le Pen'i geçen ve merkezi çizgide olduğunu belirten Macron'un, Ulusal Meclis seçimlerindeki olası başarısına ilişkin anket yaptı.

Ankete göre seçmenlerin yüzde 15'i Macron'un milletvekili genel seçiminden de galibiyetle çıkmasını isterken, yüzde 61 ise Macron'un Yürüyüş Hareketi'nin tek başına hükümeti kuracak çoğunluğu elde etmesinden yana değil.

Bunun yanında, cumhurbaşkanı seçimi ikinci turunda Macron için oy kullananların yüzde 30'u, Ulusal Meclis seçiminde Macron'un hareketine oy vermeyeceğini belirtti.

Fransa'da Ulusal Meclis seçimleri iki turlu olarak 11 ve 18 Haziran'da yapılacak.