KKTC'de kaos yürüyüşü
Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ın ziyareti öncesi Türkiye'ye karşı ayaklandılar. Kaos yürüyüşünün başında Mustafa Akıncı var.
KKTC’de AB’nin fonladığı ve Rum tezlerine destek veren STK, sendika, parti ile akademisyenler sokak provokasyonları peşinde. Seçimlerde sandığa gömülen eski Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın başını çektiği bir grup, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile MHP lideri Bahçeli’nin 15 Kasım’daki Maraş ziyareti öncesinde Türkiye karşıtı yürüyüş gerçekleştirdi.
KKTC’de Rum tezlerine destek veren sivil toplum kuruluşları (STK), sendika, parti ve akademisyenler, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin Maraş ziyareti öncesi Türkiye karşıtı bir yürüyüşe imza attı. Seçimleri kaybeden eski Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın da katıldığı yürüyüşte, Türkiye’nin seçimlere müdahale ettiği öne sürülerek “KKTC Ankara’dan yönetilemez” denildi.
Temelleri seçimden sonra atıldı
KKTC’de Rum ve Avrupa Birliği (AB) tezlerine yakın duran ve 18 Ekim’de Mustafa Akıncı’yı destekleyen yapılar, sivil itaatsizlik için düğmeye bastı. Seçimden 4 gün sonra ‘Sendikal platform’ adıyla ortak bir açıklama yayınlayan 8 sendika, Türkiye’ye suçlamalar yönelterek resmen sivil itaatsizlik çağrısı yaptı. Açıklamada “Seçimlerin meşruiyeti yok. Ersin Tatar, Kıbrıs Türk toplumunun siyasi iradesini temsil etmiyor. Kuzey Kıbrıs’ın Türkiye’ye ilhak süreci başladı” ifadelerini kullanıldı.
4’lü çete meydan okudu
KKTC’de hükmettikleri ekonomik kaynaklar nedeniyle ‘baron’ olarak adlandırılan sendika başkanlarının çağrısına daha önce AB ve Rum Kesimi’nden fonlandığı belgelenen sözde sivil toplum kuruluşları ve yine üniversitelerde etkin konumlarda olan akademisyenler de destek verdi. Sendika, STK, bazı partiler ve akademisyenlerden oluşan 4’lü yapının Ersin Tatar ve Türkiye karşıtı ittifakı önceki gün sokağa indi.
Akıncı da katıldı
Lefkoşa’da Demokrasi ve İrade Platformu adı altında organize olan 4’lü çetenin yürüyüşüne seçimleri kaybeden eski Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı da katıldı. Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı Tufan Erhürman, Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP) Genel Başkanı Cemal Özyiğit, Lefkoşa Türk Belediyesi (LTB) Başkanı Mehmet Harmancı, CTP ve TDP milletvekillerinin de eşlik ettiği yürüyüşte "Biat Değil Özgürlük" , "Müdahale Değil İrade", “Kıbrıs’ta Son Söz Kıbrıslılarındır” pankartları açıldı. Platform adına açıklamayı Gülşen Erçin ve Orhan Erönen yaptı. Açıklamada “Türkiye’ye düşman değiliz” denilse de Ankara açıktan hedef alındı.
KKTC’de Rum ve AB tezlerine yakın duran STK, sendika, parti ve akademisyenler, sivil itaatsizlik için düğmeye bastı. Seçimi kaybeden Mustafa Akıncı’yı destekleyen yapılar, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve MHP Lideri Bahçeli’nin Maraş ziyareti öncesi Türkiye karşıtı bir yürüyüşe imza attı. Yürüyüşte, Türkiye’nin seçimlere müdahale ettiği öne sürülerek “KKTC Ankara’dan yönetilemez” denildi.
Eylemi büyüteceğiz tehdidi
Açıklamada “Kıbrıs’ın Ankara’dan yönetilemeyeceği” belirtilerek ile şu iddialara yer verildi: “Kıbrıs Türk toplumunun iradesi görmezden gelindi. Onuru yerle bir edildi. Demokrasisine belirgin şekilde müdahale edildi. Nereden gelirse gelsin Kıbrıs Türk halkı hiçbir müdahaleyi hoş görmez. Demokrasi ve İrade Platformu olarak bugün bu mitingin organizasyonu bir kıvılcımdır. İrademizden doğan bu kıvılcımı toplumun tüm kesimleri ile birlikte örgütleyerek katılımcılıkla ve kolektif bir ruhla daha da büyüteceğiz. Bu ülkenin korkuya gömülmesine müsaade etmeyeceğiz, gölgelerin, karanlıklarda dolaşmasına izin vermeyeceğiz.”
Bağnaz yapıya biat etmeyiz
4 gün önce safra kesesi ameliyatı olmasına rağmen yürüyüşe katılan Akıncı da sosyal medya hesabından açıklama yaptı. Akıncı şunları kaydetti: “Bu akşam Lefkoşa sokaklarında bir kıvılcım parladı. Kısa süreliğine de olsa yanlarında olmak benim için onurlu bir görevdi. Kıbrıs’ta barış içinde özgür ve kendi iradesine sahip bir toplum olarak var olma hakkımızı sonuna kadar savunacağız. Müdahalenin her türlüsünü reddetmeye, bağnaz antidemokratik anlayışlara biat etmeyip karşı çıkmaya devam edeceğiz.”