İsrail Doğu Kudüs’ü adım adım Yahudileştiriyor
İşgal altındaki Doğu Kudüs ile Batı Kudüs’ü birbirinden ayıran yolun hemen kenarında, Mescid-i Aksa’ya yürüme mesafesindeki Şeyh Cerrah Mahallesi, İsrail’in Yahudileştirme politikasına son dönemde maruz kalan en önemli bölge sayılıyor .
İsrail, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin (BMGK) 242 ve 478 sayılı kanunlarına göre işgal altında sayılan Doğu Kudüs’te yaşayan Filistinlilerin evlerini yıkıyor ya da meskenlerinden tahliye ederek yerlerine Yahudi aileleri yerleştirmek suretiyle şehri adım adım Yahudileştiriyor.
İşgal altındaki Doğu Kudüs ile Batı Kudüs’ü birbirinden ayıran yolun hemen kenarında, Mescid-i Aksa’ya yürüme mesafesindeki Şeyh Cerrah Mahallesi, İsrail’in Yahudileştirme politikasına son dönemde maruz kalan en önemli bölge sayılıyor.
Şeyh Cerrah Mahallesi’nin doğu ve batı kısmında yaşayan yaklaşık 500 nüfuslu 73 Filistinli ailenin tamamı tahliye edilme tehlikesi altında. İsrail, gaiplik yasası ve toprakların Yahudi sahipleri olduğu iddiasıyla Filistinli aileleri bir bir evlerinden çıkarmaya zorluyor.
İsrail makamları, son günlerde Şeyh Cerrah Mahallesinin batı kısmında yaşayan 6 Filistinli aileye evlerini Yahudi sahipleri olduğu iddiasıyla tahliye etme ihtarı göndererek, birkaç gün içinde evden çıkmalarını talep etti.
Mahalledeki 6 Filistinli aile evlerini İsrail Mahkemesi kararıyla boşaltmaya zorlanırken, 8 ailenin evi ise bölgede Yahudilere inşa edilecek olan konut projesi için yıkım tehdidiyle karşı karşıya.
Şeyh Cerrah Mahallesi sakini ve evlerini tahliye etmeye zorlanan 6 aileden biri olan Şemasne ailesi mensubu Muhammed Eyüp Şemasne, İsrail’in mahallelerini bir bütün olarak hedef aldığını belirterek, “Şimdi halkımızın evimizin İsrail tarafından boşaltılmasını engellemesi için uğraşıyoruz. Çünkü bizim bu evden çıkmamız, mahalledeki diğer evlerin de boşaltılmasının önünü açacak.” dedi.
"BURALAR VAKIF TOPRAĞIDIR, MÜSLÜMANLARINDIR"
Şemasne Şeyh Cerrah Mahallesi’nde şu anda evlerinin üzerinde bulunduğu toprakların Osmanlı Devleti’ne bağlı İslami Vakıflar İdaresi’ne ait olduğunu vurgulayarak, İsrail mahkemelerinin toprakların Yahudilerin mülkü olduğu iddiasını şu sözlerle reddediyor:
“Mevzunun hakikati ise, buralar vakıf toprağıdır, Müslümanlarındır. Bu tartışma götürmez bir gerçektir. Ancak bildiğiniz üzere İsrail Yahudileştirme politikası çerçevesinde gece gündüz buralara konma çabası içinde. Daha ayrıntılı konuşacak olursak burası, 1893 yılında Osmanlı Devleti’ne bağlı İslami Vakıflar İdaresi tarafından çok amaçlı kullanılmak üzere Umm Harun isimli Yahudi bir kadına 99 yıllığına kiraya veriliyor. Şuna dikkat etmek gerek, bu topraklar kiraya veriliyor vakfedilmiyor. Tabii İsrail makamları bu hakikati göz ardı ederek Kudüs İslami Vakıflar İdaresi’nin tüm çabalarını ve kanıtlarını reddederek buranın Yahudilerin olduğu iddia ediyor.”
İsrail’in, 1967’de Doğu Kudüs’ü işgal etmesinin ardından daha önce Şeyh Cerrah Mahallesi’nde yaşayan Yahudi aileleri, kenti Yahudileştirme projesi çerçevesinde yeniden mahalleye getirmeye çalıştığını ifade eden Şemasne, “Bizim davamız siyasi olduğu kadar insani boyutu olan bir davadır aynı zamanda. Onlarca yıldır buralarda yaşayan aileler, çıkarılan zalimane kararlar çerçevesinde bir gece ansızın evlerinden çıkarılıyor, sokağa atılıyor, göçe zorlanıyor.” ifadelerini kullandı.