Her şeyden önemlisi, farkındalık ve hazır olmak
Başbakan Yıldırım, "Depremin doğuracağı sonuçları, can kayıplarını ortadan kaldırmak için daha çok çalışacağız, daha çok gayret edeceğiz ama her şeyden önemlisi farkındalık. Depremin farkındalığını öğrenmek ve buna göre hazır olmak." dedi.
Başbakan Binali Yıldırım, depremle yaşamanın mutlaka öğrenilmesi gerektiğini belirterek, "Depremin doğuracağı sonuçları, can kayıplarını ortadan kaldırmak için daha çok çalışacağız, daha çok gayret edeceğiz ama her şeyden önemlisi farkındalık. Depremin farkındalığını öğrenmek ve buna göre hazır olmak." dedi.
HER ŞEYDEN ÖNEMLİSİ, FARKINDALIK VE HAZIR OLMAK
Yıldırım, Kavaklı sahilinde düzenlenen 17 Ağustos Deprem Şehitlerini Anma Etkinliğinde yaptığı konuşmada, Gölcük, Kocaeli, Yalova, Sakarya'da Türk Milletinin tarifi imkansız büyük bir acı ile karşılaştığını söyledi.
Üzerinden bunca yıl geçmesine rağmen her vatandaşın aynı acıyı yaşadığını ve hissettiğini hatırlatan Yıldırım, depremlerin getirdiği bu felaketi unutmamak, tekrar bu felaket ve depremlerdeki acıları yaşamamak için anma toplantılarını yaptıklarını kaydetti.
"HAZIRLIKSIZ, SAĞLIKSIZ YAPILAR ÖLDÜRÜR"
"Deprem öldürmez, hazırlıksız, sağlıksız yapılar öldürür" ilkesini asla unutmayacaklarını dile getiren Yıldırım, şunları kaydetti:
"Depremin ilk anında yaşanan şoklar atlatılır atlatılmaz ve tekrar olası bir depremde aynı acıların yaşanmaması adına 15 yıl boyunca belediyelerimizle, hükümetimizle el ele vererek dönüşümü gerçekleştiriyoruz. Tabi bu uzun soluklu bir iş, bugünden yarına olacak bir şey değil. Hukuki, mali tarafı var, zaman boyutu var ama bilesiniz ki hiçbir şey insan hayatından daha değerli değil, daha önemli değil. Şartlar ne kadar zor olursa olsun, işimiz ne kadar meşakkatli olursa olsun, ülkemizin her tarafından bu ve buna benzer depremlerde meydana gelebilecek acıları azaltabilmek, insanımızın hayatını kurtarabilmek adına var gücümüzle çalışıyoruz, çalışmaya devam edeceğiz. O depremde 17 bin 480 vatandaşımızı kaybettik, ahirete yolculadık. Deprem şehitlerimizin yasını milletimiz, derin bir teessürle, sükunetle tuttu. O günden bu yana yaraları sarmak için yoğun bir çalışma içerisindeyiz. Tabi ki giden mal, yıkılan binalar her şey yerine gelir ama giden can geri gelmez. Bunun bilincindeyiz. Bu bilinçle gayretlerimizi artırıyoruz."
"DEPREMLE YAŞAMAYI ÖĞRENMEMİZ GEREKİYOR"
Yıldırım, depremle yaşamanın mutlaka öğrenilmesi gerektiğini belirterek, "Depremin doğuracağı sonuçları, can kayıplarını ortadan kaldırmak için daha çok çalışacağız, daha çok gayret edeceğiz ama her şeyden önemlisi farkındalık. Depremin farkındalığını öğrenmek ve buna göre hazır olmak. Yaşanacak bir felaket karşısında da ne yapacağımızı şaşkın bir vaziyette, panik bir vaziyette morallerimizin çöktüğü, dermanımızın kesildiği bir duruma düşmeyeceğiz. Bunun için deprem tatbikatları, okullarda eğitim ve sürekli kamuda gerekli organizasyonları aralıksız tekrarlayacağız, sürdüreceğiz." diye konuştu.
Bu kadar büyük bir kaybın yaşandığı bu bölgede o günü tekrar yaşarken hissedilen bu büyük üzüntüyü burada birlikte idrak ettiklerini anlatan Yıldırım, "Milletlerin tarihinde yaşanmış bu tür elem verici hadiselerin bizim tarihimizde de benzer yeri vardır. Ben Erzincanlıyım. Erzincan depremini yaşamadım ama Erzincan depremini yıllarca dedelerimizden, ninelerimizden, babalarımızdan dinledik. O büyük felaketi yaşayanlar ve o felakette sağ kalanlar bu felaketi anlatırken o günü aynen yaşar gibi hüzünlendiklerine şahit olduk." ifadelerini kullandı.
Kur'an-ı Kerim okunmasıyla başlayan programda Gölcük Belediye Başkanı Mehmet Ellibeş, 1999 depremini konu alan bir konuşma yaptı. Anma töreni sema gösterisi ile son buldu.