Gözümüz 16 Temmuz'da açıldı
Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu, "Biz 14 Temmuz'dan daha zor bir durumda değiliz. 14 Temmuz'da bir rüyanın içinde uyur gezer vaziyette dolaşmaktayken 16 Temmuz'da gözümüzü açtık." dedi.
Feyzioğlu, Tekirdağ Barosu hizmet binasının açılışında yaptığı konuşmada, 15 Temmuz darbe girişimi gecesi ve sonrasında vatanın milletiyle bölünmez bütünlüğünü, ne pahasına olursa olsun korumak amacıyla dimdik bir duruş sergilediklerini söyledi.
15 Temmuz sonrasında yaptıkları her şey ve söyledikleri her uyarının, vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğünün korunması ve sağlanması amacıyla olduğunu ifade eden Feyzioğlu, şöyle devam etti:
"Yaptığımız her uyarı derken, savunma hakkının evrensel değerlere aykırı olarak kısıtlanmaması, avukatın yardımından yararlanmanın engellenmemesi, avukat müvekkil görüşmelerinin Orta Çağ uygulamalarına benzer uygulamalarla denetlenip kaydedilmemesi, dosyanın avukatlardan gizli tutulmaması, iddianamelerin sanıklara tebliğ edilmesinin yasaklanmaması gibi, Türkiye’yi dünyada sıkıntıya sokmamak amacı ile haklı uyarılarda bulunuyoruz. Ben büyük bir mutlulukla gördüm ki Tekirdağ’da avukatlar var, Tekirdağ’da hakimler var, Tekirdağ’da savcılar var, Tekirdağ’ın bu düşüncede bir valisi ve emniyet müdürü var. Türkiye’ye bir Tekirdağ örneğini her halde emsal olarak gösterebiliriz. Dilerim ki inşaatlar yapmak, binalar satın almak kadar, içine adaleti de koymak bir gün içimize sinen ölçülerde mümkün olsun ama bunu da başaracağımıza eminim. Biz 14 Temmuz'dan daha zor bir durumda değiliz. 14 Temmuz'da bir rüyanın içinde uyur gezer vaziyette dolaşmaktayken, 16 Temmuz'da gözümüzü açtık. Varsın kabusa gözümüzü açmış olalım gözümüzü açtık ya ve çıkış, gözümüzü açtıktan sonra Atatürk cumhuriyetidir, Atatürk’ün ışıklı bilimli yoludur. Özgürlük daima kazanır ve biz hukukçular, avukatlar, hakimler, savcılar, özgürlüğün, demokrasinin her zaman lokomotifi olduk."
Konuşmaların ardından, Feyzioğlu, Vali Mehmet Ceylan, Baro Başkanı Erhan Sezer ve protokol üyeleri açılışı gerçekleştirdi.
Daha sonra gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtlayan Feyzioğlu, Türkiye'de hakim açığının çok ciddi boyutlara ulaştığını belirtti.
Hakim açığını avukatların kapatabileceğini ifade eden Feyzioğlu, ''Bu açığı kapatmak üzere, aslında Türkiye'de 100 bin kişilik bir avukat ordusu var. Bu 100 bin kişilik avukat ordusunun içindeki kıdemli avukatların inanınız pek çoğu bir vatan hizmeti olarak Türkiye'de hakimlik yapmaya, savcılık yapmaya taliptir. Bu konuda herkes müsterih olsun. Sahadan da aldığımız bilgiler avukatlıktan geçen hakimlerin çok daha etkili olduğu yolundadır. Buradan ben ilgililere, yetkililere sesleniyorum, en az 5 yıllık avukatlık deneyiminden sonra, hakimlik mecburi hale gelirse bakın Türkiye neler kazanır.'' dedi.
Feyzioğlu, bir başka soruya karşılık, idam cezasının Türkiye'de uygulanması halinde, geçmişte suç işleyenlerin idamla cezalandırılamayacağını savundu.
Türkiye'nin, Avrupa Konseyi'nin çatısı altında bulunduğunu ve konsey çatısı altında idam cezasının olmadığını aktaran Feyzioğlu, idamın kabul edilmesi halinde Türkiye'nin Avrupa Konseyi'den çıkarılacağını ileri sürdü.