Göktaşından gelen parçalar Güneş Sistemi'nin ilk dönemlerine ışık tuttu
Bilim insanlarına göre uzaktaki bir göktaşının parçaları Güneş Sistemimizin ilk zamanlarına dair daha fazla bilgi edinmemizi sağladı. Araştırmacılar, etrafımızı saran asteroitlerin nasıl oluştuğuna ve Dünyamızın bileşimine dair daha fazla bilgi edinmek için bir göktaşından numuneler kullandı.
Araştırmacılar, asteroitlere ilişkin ve Dünyamızın bileşimine dair daha fazla bilgi edinmek için bir göktaşından numuneler kullandı.
Araştırmacılar göktaşının, nereden gelmiş olabileceğini daha iyi anlamalarını sağlayan "Ivuna benzeri karbonlu kondritlerden (CI)" oluştuğunu tespit etti. Bu CI'lar kimyasal açıdan en eski göktaşları. Ayrıca Güneş'e en yakın yapıya sahip oldukları düşünülüyor.
Ancak bu, kendi gezegenimizi de daha iyi tanımamızı sağlıyor: Araştırmacılar, Güneş Sistemi'nden dış bölgesinden gelen Ryugu benzeri materyalin Dünya'nın kütlesinin yüzde 6'sını oluşturduğunu düşünüyor.
Ryugu, bir Japon uzay aracının üzerine indiği ve sonra Dünya'ya geri uçtuğu uzak bir göktaşı.
Hayabusa2 uzay aracının geri gelmesinden bu yana geçen iki yılda, bilim insanları göktaşına dair bir dizi yeni keşif yapmaya devam etti. Bu keşifler, Güneş Sistemimizin şimdikinden çok daha genç olduğu zamanı hakkında fikirler verdi.
Bilim insanları, geçmişte Güneş Sistemi'nin daha uzak noktalarındaki cisimleri, meteorit olarak Dünya'ya düştükten sonra bularak incelemeyi başarmıştı. Ancak Hayabusa2, araştırmacıların bu tür örneklere atmosfere ve gezegene düşme sürecinden geçmeden bakabildikleri ilk seferi temsil ediyor.
Yeni bulgular, bilimsel dergi Nature Astronomy'de yayımlanan "Cu ve Zn izotop analiziyle Ryugu benzeri materyalin Dünya'nın değişken envanterine katkısı" başlıklı bir makalede açıklandı.