G-20'nin dikkat çekenleri: Mesaj Obama'nın yüzüne uygulamalı olarak verildi

Bugün sona erecek olan G-20 Zirvesi’nde Türkiye’nin Rusya ve ABD temasları ön plana çıktı.

Recep Demircan / AjansHaber

Çin’de düzenlenen G-20 Zirvesi akıllarda kalan önemli detaylarla sona eriyor. Türkiye’nin Rusya ve ABD temaslarının ön planda olduğu zirvede, ABD Başkanı Barack Obama’nın karşılanışındaki kriz, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin arasındaki samimi görüntüler de ön plana çıktı. Bu anlamda Obama’nın bir karede, Erdoğan ve Putin’in konuşmasına manidar bakışı da önemli detaylar arasındaydı.

Peki, Çin’de düzenlenen G-20 nasıl bir tablo çiziyor? Türkiye’nin çok kritik Rusya ve ABD temasları ne anlam ifade ediyor? Türkiye zirveden istediğini aldı mı?

Bugün sona erecek olan zirveyi USGAM Başkanı Prof. Dr. Seyfettin Erol, AjansHaber’e şöyle değerlendirdi:

“TÜRKİYE ABD’YE ‘YENİ DÜNYA’ MESAJI VERİYOR”

Aslında aile fotoğrafının kendisi bile şu anki mevcut durumu resmediyor. Batı ve Doğu orada ayrılmış bir noktada ve Türkiye’nin safı da şu an için Doğu’da gözüküyor. Sayın Erdoğan ya da Türkiye, Çin ve Rusya’nın tam ortasında yer alıyor. Obama ve Merkel ikilisine de bakıldığında Rusya ve Çin’in Türkiye’ye yönelik mevcut desteği de ortaya çıkıyor. Burada yeni bir denklem oluşuyor. Bu denge içerisinde Türkiye, ABD’ye ‘Eğer siz Batı dünyası olarak mevcut algınızı devam ettirirseniz, ben kurulmakta olan yeni dünyada yerimi alıyoruz, orası da Doğu’ mesajını veriyor.

Prof. Dr. Seyfettin Erol

AİLE FOTOĞRAFINDA VÜCUT DİLİ NE DİYOR?

Bunu muhtemelen Batılılar da okumuştur. Erdoğan ile Putin arasındaki kısa görüşme ve ‘Tamam’ işareti, Türk-Rus ilişkilerinde herhangi bir sıkıntı olmadığı ve birçok noktada artık mutabakatın sağlandığı mesajını veriyor. Bu dünyaya verilen bir mesaj. Aile fotoğrafından önce birkaç saniyelik görüşme ve oradaki vücut dili Türk-Rus ilişkilerinde ‘Sorun yok, mutabakat var’ mesajını veriyor.  Bir diğer husus da Doğu ve Batı’nın çok farklı yönlere bakması. Tarafların duruşları, bakışları farklı konumdaydı.

OBAMA’NIN GEÇ KALMIŞ AÇIKLAMASI

Obama’nın çok açık bir şekilde darbeyle ilgili düşüncelerini açıklaması aslında bize göre geç kalmış bir açıklama. Sayın Obama keşke bu takdirlerini çok daha yüksek bir ses tonuyla darbenin olduğu gece bildirseydi.  Bu takdirler sonrası itibariyle eskisi kadar önemli olmuyor. Bunun altını çizmek lazım. Darbe sürecinde umduğunu bulamayan Amerika, tekrar Türkiye ile bir süreç başlatmak istiyor.

MİNİ AMA ZOR ZİRVE

Bu mini bir zirveydi ama çok zor bir zirveydi. Bunun bütün taraflar teyit ediyor. Sayın Erdoğan, ABD’nin 1 numarasına karşı Türkiye’nin mesajını iletti. Burada beklentiler ortaya konuldu ve Türkiye’nin adım atacağı belirtildi. Bu noktada sayın Erdoğan’ın iki husus üzerinde kararlı olduklarına yönelik vurgu çok önemliydi. Bunlardan birisi FETÖ’ydü, ikincisi ise PYD-YPG’ydi. Burada bakıldığında Türkiye, ABD ile olan yeni yol haritası için kırmızı çizgilerini ortaya koydu. Zor zirve olmasının nedeni buydu.

ABD’YE AZEZ-CERABLUS’UN BİRLEŞMESİ İLE NET MESAJ

Amerika tarafı mevcut durumunu koruyor. Obama topu ABD yargısına attı. PYD-YPG bağlamında da Türk-Amerikan ilişkileri açısından ortak hedefin DAEŞ olması gerektiğine vurgu yaptı. Sayın Erdoğan’ın ‘Güneyimizde terör koridoruna asla müsaade etmeyeceğiz’ açıklaması ise bu bağlamda çok önemliydi. Bir DAEŞ koridoru demedi sayın Erdoğan. Bunun anlamı çok açık. Türkiye, DAEŞ kadar PYD-YPG konusunda da kendi sınır güvenliğini alma konusunda kararlıdır. Bütün sınır hattı boyunca burada operasyonlar devam edecektir. Hemen zirve sonrası Azez-Cerablus hattının da birleştirilmesi haberi Türkiye’nin buradaki kararlılığını gösteriyordu. Orada PYD-YPG unsurları da gerekli cevabı almıştı. ABD’ye rağmen operasyonların devam edeceği mesajı Obama’nın yüzüne uygulamalı olarak verildi.

“ABD BÖYLE BİR TAVIRA ALIŞIK DEĞİL”

Özellikle ABD açısından Türk-Amerikan ilişkilerinde tansiyonun düşürülmesine yönelik girişimin kaçınılmaz olduğunu görüyoruz. O yüzden iyi niyet gösterisinde bulunmaya çalıştılar ancak içi boştu. Taleplere cevap vermekten çok uzaklar. Amerikan tarafının Türkiye’nin beklentilerine cevap vermesi gerekiyor. Ayrıca Amerika böylesi bir tavra alışkın değil. Türkiye’nin taviz vermesi gereken ABD kendisi geri adım atmak zorunda. Geri adım atmazsa sıkıntının devam edeceğinin farkında.  Bu ABD’nin yeni durumu kabul etmesine ve buna uygun adım atmasına bağlı bir süreç.

“TÜRKİYE ‘BENİM BU İŞLERE ARTIK KARNIM TOK’ DEDİ”

Türkiye beklentisinin karşılığını bulamazsa o aile fotoğrafındaki görüntü, tamamen hayata geçer ve Türkiye, dünyadaki yeni siyasi oluşumda bir anlamda pozisyonunu daha da netleştirmiş olur. Türkiye, aile fotoğrafından başlamak üzere, ardından Azez-Cerablus hattının birleştiğine dair açıklama ile ve yine Obama’nın yüzüne taleplerini iletmesi, terör tehditlerine PYD-YPG’nin de dahil olduğunu birdirmek suretiyle beklentisini ve görüşünü tamamen ortaya koydu. Obama, bu zirve öncesi bir takım açıklamalarda da bulundu. Bu Türkiye’ye yönelik aba altından sopa göstermek niteliğindeydi. Türkiye, ‘Benim bu işlere artık karnım tok’ dedi.

YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haberlerin tüm hakları AjansHaber’e aittir. Kaynak gösterilmeden kullanılamaz. AjansHaber tarafından üretilen haberlerin kaynak gösterilmeden kullanılması, 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nun 36 ve 37. maddesine aykırıdır ve suç teşkil etmektedir. Ayrıca internet ortamında yapılan yayınların düzenlenmesi ile ilgili olarak 4 Mayıs 2007 tarihinde kabul edilen 5651 sayılı internet yasasına göre de bu durum cezai işlem gerektirmektedir.