Eyaletmiş, federasyonmuş hiçbiri gündemimizde yok

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Eyaletmiş, federasyonmuş, şuymuş buymuş... Hiçbiri bizim gündemimizde yoktur, olmayacaktır." dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kılıçarslan Şehir Meydanı'nda düzenlenen "Konya Buluşması"nda halka hitap etti.

Sözlerine "Altı aylık aranın ardından, yeniden sizlerle birlikte olmanın memnuniyeti içindeyim. Mevlana Hazretleri'nin çağrısına uyup her fırsatta Konya'ya geliyoruz, gelmeye devam edeceğiz. Konya ile aramıza kimseyi sokmayız." diye başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Konya'nın gönül bağının köklerinin Selçuklu'ya kadar gittiğini belirtti.

Selçuklu mimarisini yeniden gündeme getirmek ve ayağa kaldırmak için gösterdikleri gayretin çok iyi bilindiğini anlatan Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ni, kurucusu olduğu AK Parti Genel Merkez binasını ve daha pek çok eseri Selçuklu mimarisinin modern bir yorumu olarak inşa ettirdiklerini, gelenlerin de hayran kaldığını ifade etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugüne taşıdıkları Selçuklu'nun yarına da taşınacağını vurgulayarak, bu tarzın milletçe de benimsendiğini, artık ülkenin her köşesinde bu tarz eserlerin yükseldiğinin görüldüğünü kaydetti.

"Biz, Konya'nın geçmişine ve bugününe sahip çıkarken, CHP'nin Konya vekilinin söylediği sözleri duydunuz değil mi?" diyen Erdoğan, "Evet' verenleri İzmir'den denize dökeceklermiş. Samsun'dan gireceklermiş. Sivas, Amasya, Sakarya... Ey gafil, seni Samsun'a sokmazlar, haddini bil haddini. Bilmezsen haddini, patlatırlar enseni. Sen ne zannettin bu ülkeyi, bu milleti ne zannediyorsun sen? Bunca yıl Konya'nın ekmeğini yemiş, suyunu içmiş birisi nasıl olur da böyle zırvalar bilemiyorum. Eminim Konyalı, bu densize haddini pazar günü bildirecektir. Tabii onun şahsında aynı izde gidenlere de bildirecektir." değerlendirmesinde bulundu.

"SANDIKLARA SIKI SAHİP ÇIKACAĞIZ, İHMAL YOK"

İl ziyaretleri turunu bugün Konya'da tamamlayacağını, yarın ise İstanbul'un Tuzla, Kartal, Ümraniye ve Sarıyer ilçelerinde finali yapacaklarını bildiren Erdoğan, "Pazar günü sandıklara sıkı sahip çıkacağız, ihmal yok. Hepimiz sandıklara gideceğiz, sandık görevlisiysek, sandıklardaki görevlerimizi hakkıyla yapacağız. Oralarda bazı virüslere fırsat vermeyeceğiz, buna da dikkat edeceğiz. Sandıklar emin ellerde." diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu seçimde oy pusulasında parti amblemi bulunmadığına dikkati çekerek, şunları söyledi:

"Sadece beyaz ve kahverengiden oluşan bir kağıt var. Beyaz 'ak' yani, o 'evet'. Kahverengiyi de anlıyorsunuz. O zaman demek ki beyazda, akta 'evet'te buluşuyoruz. Mührü 'evet'e basarsanız anayasa değişikliğini kabul etmiş oluyorsunuz. 'Hayır'ı zaten söylememe gerek yok, o zaman reddetmiş oluyorsunuz. Vatandaşlarımızdan pazar günü mutlaka sandığa gitmelerini, oylarını kullanmalarını istirham ediyorum. Oy kullanırken de mührü vurmaktan, zarfa koymaya, sandığa atmaya kadar her aşamada dikkatli olmalarını rica ediyorum.

Sakın sağda solda söyleyenlere kulak asmayın. Aklınıza takılan bir şey varsa sandık başındaki görevlilere sorun, onlardan bilgi alın. Oy verme işlemi bittikten sonra da sandık müşahitleri oy sayımı tamamlanıp, tutanaklar seçim kurullarına teslim edilene kadar görev yerlerinden ayrılmamalı. İçinizde sandık müşahitleri varsa onlar da sakın oradan tutanakları almadan ayrılmasın. Demokrasimize, geleceğimize sahip çıkmak önce sandığa gitmekle sonra da sandığa attığımız oya sahip çıkmakla başlar."

"HİÇBİRİ ZATEN BİZİM GÜNDEMİMİZDE YOK"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Türkiye'nin üniter yapısının en büyük savunucusu, en başta gelen müdafi daima şahsım başta olmak üzere, biz olduk, biz olacağız. Eyaletmiş, federasyonmuş, şuymuş buymuş... Hiçbiri bizim gündemimizde yoktur, olmayacaktır." dedi.

"ÇOK DAHA GENİŞ PAKETLE MİLLETİMİZİN KARŞISINA ÇIKSAYDIK"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, nerelerde tıkanıklık yaşandığını, neye ihtiyaç duyulduğunu çok iyi gördüklerini vurgulayarak, anayasa ve onunla birlikte yönetim sistemi meselesinin, bugünün konusu olmadığını bildirdi. Erdoğan, çok daha eski tartışmaları bir kenara bıraktığını, son 6- 7 yıldır bu konunun neredeyse gündemden hiç düşmediğini anımsattı.

"Bunları niye yaptılar? Milletimiz için böylesine hayati bir meselede katkı vermek yerine sürekli takoz olmayı niye tercih ettiler?" diye soran Erdoğan, MHP'nin, 18 maddelik bu pakete destek verdiğini, meseleyi milletin önüne getirebildiklerini belirtti. Erdoğan, "Keşke CHP de bu çalışmanın içinde yer alsaydı ama almadı.Tıpkı MHP gibi onlar da katkılarını sunsaydı ve çok daha geniş paketle milletimizin karşısına çıksaydık. Ama olmadı, olmaz. Çünkü bunlar beyaza, siyah demekle maruftur. Bunlar hiçbir zaman iyi niyetle yaklaşmadılar." dedi.

Erdoğan, AK Parti, MHP, BBP, CHP, Saadet Partisi ve diğer partilere gönül verenlere, "Gelin hep birlikte 16 Nisan'da ülkemizi yeni yönetim sistemine kavuşturalım. Buna var mısınız?" diye seslendi.

"DERSİNİ ÇALIŞMAMIŞ"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 16 Nisan'ın, bu anayasa değişikliğini Mecliste destekleyenlerin yanında tüm partilere oy veren vatandaşlar için de yeni bir fırsat olduğuna dikkati çekerek, şunları kaydetti:

"Artık kifayetsiz genel başkanlara mecbur değilsiniz. Duydum ki 'Denize dökeriz' diyen bir zat vardı ya... Saadet Parti'li bazı hanım kardeşlerim onu makamında ziyarete gitmişler. Çok üzüldüm. Çünkü ben o kökeni, o menşei tanırım. Böyle zillet içindeki bir kişiyi nasıl oluyor da gidip ziyaret ediyorlar?

Artık bu millete sürekli yalan söyleyen, müflis siyasetçilere mahkum değilsiniz. Yeni dönemde milletimizin gönlüne girecek çalışmayı ortaya koyan herkesin önü açıktır. İster Mecliste grubu olan partiler, ister son seçimlerde oy oranlarının toplamı yüzde 5'i bulan partilerin, ister yüz bin vatandaşın desteğini alan herkesin cumhurbaşkanlığına aday olma imkanı var. Milletimiz 5 yılda bir önüne gelen iki sandıktan birinde cumhurbaşkanını ve hükümeti, diğerinde Meclisi ve milletvekillerini seçecek. Mahalli idareler seçimleri, büyük şehirleriyle, ilçe belediyeleriyle, muhtarlıklarıyla aynı şekilde devam ediyor. Yani Kılıçdaroğlu'nun dediği gibi Cumhurbaşkanı akşam yatıp, sabah muhtarlıkları kapayamayacak. Böyle bir şey yok. Adam dersini çalışmamış, hala da çalışmıyor. Cumhurbaşkanının lokantalarla işi yok. Lokantalar belediyenin işidir. Bu zatın bundan haberi yok. Sen SSK Genel Müdürlüğü yaptın da ne yaptın. Seni biz oradan da tanıyoruz."

"PAZAR GÜNÜ BATIYA DA CEVAP VERECEKSİNİZ"

Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti:

"Türkiye'nin içeride ve dışarıda çok büyük saldırılara maruz kaldığı bir dönemden geçiyoruz. Terör örgütlerini kullanarak canımızı yakanlar bu milletin korkacağını, sineceğini, teslim olacağını sandılar. Almanya bunu yaptı. Fransa bunu yapıyor. Brüksel, Belçika bunu yapıyor. İsviçre bunu yapıyor. Avusturya bunu yapıyor. Ne yaparlarsa yapsınlar, bu milletten daha güçlü değiller. Mesele o. İşte pazar günü batıya da cevap vereceksiniz. Vereceğiniz evet oyları batıya bir cevap olacaktır. Türkiye'nin o batıcı güçlerine de bir cevap olacaktır. Halbuki Selçuklu ve Osmanlı tecrübesine bakan şunu görür; Türk milleti kuruculuk vasfıyla öne çıkan bir millettir. Yurt kurar, yuva kurar, medeniyet kurar. Özelliğimiz bu."

"BİRER KİRALIK KATİLLER SÜRÜSÜNE DÖNÜŞMÜŞ DURUMDADIR"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti:

"20 ayda yaklaşık 11 bin teröristi etkisiz hale getirdik. Girdik inlerine daha da gideceğiz. Allah'ın izniyle bunları sıfırlayacağız. Bütün silahlarını ya gömecekler ya yok olacaklar. Başka çaresi yok. Durmak yok. Bu ten bu canda oldukça arkadaşlarımla bu mücadeleyi sürdüreceğim. Silahlı kuvvetlerimiz, polisimiz, korucularım hep beraber bu mücadeleyi sürdüreceğiz. Ülkemizin üzerinde hesabı olan güçlerin maşalığına soyunan tüm terör örgütlerinin başlarını ezmek üzerimize vacip değil mi?

PKK'nın, PYD'nin, YPG'nin Kürt kardeşlerimizle ne ilgisi var? Bunlar adeta parasını verenin istediği gibi kullandıkları birer kiralık katiller sürüsüne dönüşmüş durumdadır. DEAŞ'ın İslam ile uzaktan yakından bir alakası olabilir mi? Bölgemizde yıllardır sadece Müslümanları öldüren, diğer yerlerde de masumları katletmek dışında bir vasfı olmayan örgüttür. FETÖ derseniz, Pensilvanya'daki şarlatanın emriyle kendi ülkesine, milletine silah çeken, her türlü kötülüğü eden bir ihanet çetesidir."