Diyanet'ten IŞİD raporu

Diyanet İşleri Başkanlığı,"DAEŞ'in gücü,hedefi,taktik ve sloganları,faaliyetleri ve İslam anlayışı" gibi başlıklar bulunan rapor hazırladı.

Din İşleri Yüksek Kurulunun "DAEŞ" başlıklı raporu ile Diyanet İşleri Başkanlığına bağlı tüm hizmet birimlerinin, DAEŞ terör örgütünün İslam dinini olumsuz yönde etkileyen faaliyetleri kapsamında bilgilendirilmesi amaçlanıyor.
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez'e sunulan raporda, DAEŞ'in kuruluşu, gelişmesinin sebepleri, gücü ve eylemleri, hedefleri, taktik ve sloganları, İslam anlayışları ve Sünni alimlerin örgüte yönelik fetvaları yer alıyor.

FETVALARDA VE VAAZLARDA IŞİD

Hazırlanan raporda yer alan bilgilerin, fetvalarda ve vaazlarda işlenmesi kararlaştırıldı.

Camilerin yanında il ve ilçe müftülüklerine bağlı Kur'an kurslarında, Kadın Aile ve Gençlik Merkezinin (KAGEM) etkinlikleri ve Diyanet İşleri Başkanlığınca düzenlenen pek çok programda DAEŞ terör örgütünün İslam dinine zarar veren eylemlerine dikkat çekilerek, toplumun bu konuda aydınlatılması hedefleniyor.

''MOBİL İLETİŞİM ARAÇLARINI ETKİN KULLANIYORLAR''

DAEŞ'in gençleri hangi taktik ve yöntemlerle kendi bünyesine kattığının geniş bir şekilde anlatıldığı raporda, terör örgütünün "cihad, kıtal, emr-i bi'l-maruf nehy-i ani'l-münker" gibi kavramlara özel önem atfettiğine dikkat çekildi.
Ayrıca, örgütün, mobil iletişim araçlarını etkin kullanarak, "Biz cennette yeniden doğacağız", "Sadece bir kez öleceksin, niçin şehitliği seçmiyorsun?", "Allah yolunda ölen ebedi diriliği kazanıyor, istemez misin?" gibi sloganik cümlelerle gençleri etkisi altına aldığı kaydedildi.

''HARİCİLERİ AKLA GETİRİYOR''

Raporda, "DAEŞ'in İslam anlayışına" yer verildi. Buna göre, DAEŞ'in şu özellikleri dolayısıyla "haricileri" akla getirdiği vurgulandı:

"Selefi çizgide bir dini anlayışı benimseyen örgütün ele geçirdiği yerlerde şeriat hükümlerini uyguladığını iddia ettiği, türbeleri yıktığı, muhaliflerine karşı acımasız yöntemler kullandığı, bu yapılanmanın şiddeti amaçlarına ulaşmada araç olarak benimsemesi, katı zahiri din anlayışı, farklı anlayış ve gruplara tahammülsüzlüğü, kendisi dışındaki tüm kesimleri kesin bir şekilde dışlayıp kolayca tekfir etmesi, mürtet olarak nitelendirdiği grupların öldürülmesini bir hak olarak görmesi."