Deyrizor'daki mücadelenin bedelini siviller ödüyor
Suriye'nin Irak sınırındaki Deyrizor'u DEAŞ'tan kurtarma gerekçesiyle operasyon düzenleyen taraflar, sivilleri mağdur ediyor.
Suriye'nin Deyrizor ilinin DEAŞ'tan sonraki hakimi olmak isteyen tarafların saldırıları, kentteki sivilleri göçe zorluyor. Yüzlerce Deyrizorlunun hayatına mal olan saldırılar, kentten çıkamayan yüzbinlerce sivilin hayatını tehdit ediyor.
Terör örgütü DEAŞ'ın kontrolündeki Deyrizor iline, terör örgütü PKK/PYD ve Esed rejiminin eşzamanlı başlattığı operasyonun ardından binlerce aile Rus ve ABD uçaklarının bombardımanından kaçarak kenti terk ediyor.
Beşşar Esed rejimi ve terör örgütü PKK/PYD, Irak sınırına hakim, Deyrizor'daki DEAŞ hakimiyetine son vermek için ayrı operasyonlar yürütüyor.
Rejim, Rusya'nın, PKK/PYD ise ABD'nin yoğun hava desteğinden yararlanıyor. Taraflar, ülkenin enerji zengini ilinin hakimiyeti için rekabet ediyor.
Son bir ayda şiddetlenen paylaşım mücadelesinin bedelini ise siviller ödüyor. Bölgede AA muhabirine bilgi veren aktivistler, ay başından bu yana ölü sayısının 900'ü aştığını ifade ediyor.
DEAŞ, hava saldırılarından kaçmak isteyen sivilleri, Rus ve Amerikan bombardımanına karşı canlı kalkan olarak kullanıyor.
Muhaliflerin oluşturduğu geçici hükümete bağlı Deyrizor yerel meclisi başkanı Doktor Enes Fetih AA muhabirine yaptığı açıklamada, "PYD, rejim, ABD ve Rusya'nın saldırılarında yüzlerce sivil can verdi. Ancak kesin bir rakam vermek zor." dedi.
Fetih, "DEAŞ, kendi bölgesindeki gazeteci ve hukukçuları tasfiye etti. Bize göre ölenlerin sayısı bilinenden daha fazla. DEAŞ'ın uygulamaları yüzünden içerde yaşanan katliamlar ve kötü durumun izleri dışarıya yansıtılamıyor." dedi.
Deyrizor'a düzenlenen yoğun hava saldırıları sonucu göç dalgalarının artmasını beklediklerini ifade eden Fetih, "DEAŞ'ın sivillerin kaçışlarını engelleme girişimi ve güvenli bölgelere kaçış için kullanılan su geçitlerinin hava saldırılarına maruz kalması bile göçlerin önüne geçemiyor." dedi.
Fetih, bölgeden kaçmayı başaran ve PKK/PYD işgalindeki bölgelere sığınan sivillerin de durumunun çok kötü olduğunu vurguladı.
"700 BİN SİVİL HAVA SALDIRILARINA MARUZ KALIYOR"
Deyrizorlu gazeteci Samir El-Ani de, iç savaş öncesi Deyrizor’da yaklaşık 1,6 milyon kişinin yaşadığını hatırlatarak, "Esed rejiminin saldırıları yüzünden kentteki nüfus azaldı. Eylül ayında kente başlatılan operasyon ile birlikte bu sayı 970 bin kişiye düştü." dedi.
Ani, şu değerlendirmeyi yaptı:
“Uluslararası kuruluşların raporları ve programlarının yanı sıra, görgü tanıklarının da ifadelerine göre, ilden göç edenlerin sayısı yaklaşık 180 bin kişi. Rejimin kontrolündeki bölgelerde yaşayan sivillerin sayısı ise yaklaşık 85 bin. Yaklaşık 700 bin sivil hala Deyrizor'un DEAŞ kontrolündeki bölgelerinde hava saldırılarına maruz kalıyor."
"HAYAT BOYU BİRİKTİRDİĞİM PARAMI PYD'YE VERMEK ZORUNDA KALDIM"
Deyrizor’un doğu kırsalındaki Hatla köyünden 10 kişilik ailesiyle PKK/PYD bölgesine göç etmek zorunda kalan Ebu Hamit, terör örgütü PKK/PYD'den gördükleri muameleyi AA muhabirine şöyle anlattı:
"Birkaç gün önce kentten, uzun bir yolculuğun ardından PYD’nin kontrolündeki Haseke'ye zorluklar içerisinde vardık. Yolculuğumuz sırasında havadan saldırı olasılığı, yerden de gizlenmiş bomba patlama riski ile karşı karşıyaydık. Haseke'ye vardiğimizde ise, PYD unsurları kontrol noktasında bizleri alıkoyarak geri dönmemizi ya da daha önce Deyrizor’dan kaçanların alıkonulduğu bir kampa götürülmeyi kabul etmemizi istediler. Mecburen kampa gittik. Orada doğru düzgün çadırlar yoktu."
Ebu Hamit, şöyle devam etti:
"Kamptan kurtulmak için Haseke’deki akrabamla sürekli irtibat halindeydim. Haseke’den bizlere kefil olacak Kürt kökenli birini bulduk. PYD Haseke'ye girişimiz için bizden 1 milyon 250 bin Suriye Lirası (Yaklaşık 9 bin TL) istedi. Hayat boyu biriktirdiğim paramı PYD'ye vermek zorunda kaldım."