Devlet Bahçeli: "AKP'nin tablosu açlık, adaletsizlik ve ahlaksızlıktır"

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Ordu'da seçmenlere seslendi.

Bahçeli'nin konuşmasından satırbaşları:
  2015 yılı milletimizin geleceğinin yeniden belirlenmesi ve siyasi iktidarın yeniden şekillenmesine fırsat verecektir. Bundan dolayı mahalli idareler seçimlerini önemsemeliyiz. Hangi partiden olursa olsun her insanımız sandığa koşa koşa gitmeliler. 

Seçimleri önemsemeliyiz. Hangi partide üye olursa olsun, sadıkta oy kullanmalılar. Bu seçimi tüm siyasi partiler önemsemeliler. Seçimlere katılan tüm siyasi partilerin üyerlerine başarılar diliyoruz. MHP partisi bu seçimlerde bende varım diyecek.  Artık yeter büyükşehirde de MHP olsun.
  Bu seçimi bütün partiler önemsemelidir. 25 siyasi parti katılıyor. 1394 seçim çevresinde seçim yapılacak. 

  Demokrasimizin vazgeçilmez unsuru olarak kabul ettiğimiz köklü gelenekli ilkeli ve dürüst bir siyasi anlayışla varlığını devam ettirim 45. yılını kutlayan MHP bu seçimlerde demokratik hakkını kullanacak ve diyecek ki yarışta ben de varım. 

Artık yeter Ünye'de MHP olsun Fatsa'da MHP olsun Büyükşehir'de de MHP olsun. Bazıları televizyonlarda çıkıyorlar sözde kamu araştırmacıları olarak yaptıkları çalışmaları açıklıyorlar. Ama gerçek görevleri kamuoyu oluşturmak olan bu insanlar milletin hür iradesini iki partinin kafesine koyuyorlar. Bu ahlaksızlıktır milli iradeye saygısızlıktır demokrasinin ayıbıdır ve vatandaşların tercihlerinin inkarıdır. Ne demek yani bu ülkede bir yanda AK Parti bir yanda CHP olur mu? Peki MHP nerededir? Vatandaşlarımız yüksek sesle cevap veriyorlar... Ne AKP ne CHP ille de MHP!   Bu seçimlerde MHP vardır olacaktır ve kazanacaktır. Ülkemizde 51 ilde 30 büyük şehirde seçimler yapılıyor. Büyükşehir olan illerden bir tanesi de Ordu'dur. 

Ülkemiz 11 yıldır AKP ile yönetilmektedir.  Herşeyini çözebilecek değerli bir hizmeti ortaya koyabilirlerdi ama geçen zaman içerisinde bunun ortaya koyulmadığı görülmüştür.    AKP'ye oy vermiş kardeşlerim bu konuyu düşünmekte fayda vardır. 11 yıl tek başına iktidar olacaksınız. Arkasından yargıyı HSYK'yı kuşatılmış ve AKP'leştirilmiştir. Artık ben, ben diyerek tek adam olma yolunda ilerleyen gizli gerçekler sinsice uygulamaya koyulmuştur. Türkiye'de ilkokullarda okuduğumuz çocuklarımızın andını niye kaldırırsınız.    Sayın Recep Tayyip Erdoğan sıkışınca diyorki Ben Türkiye Cumhuriyeti başbakanıyım diyor da sonra Ziraat Bankası'ndan T.C'yi neden kaldırıyorsun. 

Sayın Recep Tayyip Erdoğan gün gelecek iktidardan ayrılacaksın.
  Bir gerçeğin altını çizmek istiyorum. 17 Aralık 2013 kara gün ve 17 Aralık 2013 AKP'nin yüz karası olan gün. Bu kanser gibi yayılabilir. Bunun mutlaka önlenmesi lazımdır. Toplumsal hareketlilik yavaş yavaş kımıldar.

Bunlar Türkiye'yi bir yere sürükler. Örnekleri yok mudur? Vardır. Bunların başında Tunus gelir. Mısır gelir. Tunus'ta Binali bir devletin himayesinde Tunus'u terk etmeye başladı. Mısır'da Hüsnü Mübarek'e yolsuzluk gerekçe göstererek darbe yapıldı. Bu örnekler kötü örnekler. Bu örneklerin Türkiye'de olmasını düşünmek kötü olur. 
Başbakanlık'ta kurulan algı yönetimi bazı tavsiyelerde bulunuyor. Bunlardan bir tanesi, yolsuzluk ve rüşveti kesin reddedin. 17 Aralık öğlenden sonra Ordu'da bir açık hava toplantısı yapıldı mı? Trabzon'da yapılmadı mı? 17 Aralık akşamı havaalanında toplantı yapılmadı mı? Kısıklı'daki villalarına varıldığında bir toplantı da orada olmadı mı? Bu aklı uçuk insanlar Recep Tayyip Erdoğan'ın düşmanıdır. Kalkmış montaj diyor, komplo diyor.    Sayın Recep Tayyip Erdoğan inkara yönelmemeli, kimseye hain, haşhaşi suçlarıyla yüklenmemeli. Sayın Recep Tayyip Erdoğan siz en yakın zamanda adalete başvurun.

PKK ile AKP ile BDP ile işbirliği içerisinde değil misin? Oslo ile müzakere içinde değil misin?   Toplum olarak birbirimize hasım unsular haline gelebiliriz. Milli irade iktidar oluşturuyorsa bir iktidarı görevde de alabilmelidir. Sokaklarla sandık arasında kalmayalım.