CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu vizyon bilgisinin ipuçlarını açıkladı
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Partisinin TBMM grup toplantısında 3 Aralık tarihinde yapacağı açıklamanın ipuçlarını verdi.
Sadece bir kişiye ve bir zümreye değil, Türk halkının mutluluğu ve ekonominin bir daha krize girmemesi için oy isteyeceğini belirten Kılıçdaroğlu’nun konuşması özetle şöyle:
Cumhuriyet kimsesizlerin kimsesidir. Bu topraklarda hiç kimse kendisini kimsesiz hissetmesin. O nedenle bana gelen talepler çok fazla. Emekliler, çiftçiler, taksi şoförleri, kamyon, tır şoförleri 'Bizden söz edin' diyor. 'Siz anlatın ki belki birileri duyar, belki sorunları çözerler' diyorlar. İşsizinden tutun memuruna, işçisinden tutun çiftçisine kadar sorun var.
Emekliler aramızda. Gerçekten de ciddi bir sorun. 14 milyona yakın emekli var. Emekli büyümeden pay almıyor, kanun çıkardılar. Yüz karası bir kanundur, bütün emekli kardeşlerime söylüyorum. Beni eleştirebilirsiniz ama benimde sizi eleştirmeye hakkım var. Ekonomik büyümeden emekliler pay almasın diye kanun çıkaranlara oy verirseniz benim iki elim yakanızda olur. 14 milyon kişisiniz, Türkiye'nin büyümesinden pay almayacak sınıf olarak tarihe geçtiniz. Bu tarihi yazanlar parlamento çatısı altında el kaldırdılar, emekliler büyümeden pay almayacak diye. İtiraz eden bu kardeşinizdi.
Bilgiyi insanlar üretir
Bilgiyi üreten insanlar vardır. Bilgiyi üreten yerin adı üniversitedir. Üniversiteler bilgi üretirse o ülke çok hızlı büyür. Bilim insanları o yüzden el üstünde tutulur. Bilim insanları sorulması gereken soruyu sordukları için çok değerlidir. Bilim insanı hepimize katkı verir. Bilimi ve aklı iktidar yaptığınız zaman sorunları çözersiniz. Boğaziçi Üniversitesi hepimizin gözbebeği olan üniversitedir. Bir dönem KHK çıkardılar, üniversite hocaları kendi rektörlerini seçmesin dediler. Boğaziçi Üniversitesi sorunlarla karşı karşıya. O üniversitede profesörlük yapabilecek yetenekte olmayan bir kişi rektörlük yapıyor. Üniversiteler bilim üretebilmeli. Siz bunu yapmadıkça üniversite hocaları yurtdışına gidiyor. Bir üniversite hocası için 'Üniversiteye girmeyeceksin' diye karar alınıyor. Türkiye'deki bütün üniversite hocalarına sesleniyorum; üniversitelerde de liyakat olacak. YÖK denek kurum kaldırılacaktır, üniversiteler özgür ve özerk olacaktır.
Vizyon Toplantısı İstanbul’da
Önümüzde bir vizyon toplantımız var. Bir sefer bütün milletvekili arkadaşlarımı, vatandaşlarımı bu toplantıya davet ediyorum. Bu zirvede yol arkadaşlarımıza neyi anlatacağız? Arkadaşlarımıza halkın huzurlarına çıktıklarında ne için oy isteyeceğimizi anlatacağız.
Sadece bir tekil adaya, şahsım kafalarına oy istemek CHP'nin kitabında yoktur. O kafa saray kafasıdır. Bu saraylılar başka bir şey bilmedikleri için sabah, öğle, akşam 'Adayınızı açıklayın' diye bağırırlar. Aslında ne kadar zavallı bir duruma düştüklerini bütün toplum bir şekliyle görüyor. Bazı köşe yazarları 200'ün üstünde yazı yazdı. Zavallı durumdalar, gerçekten acınacak durumdalar.
CHP sadece bir adaya oy istemeyecek, CHP dar bir anlayışla da oy istemeyecek. CHP bir zümrenin çıkarı için oy istemeyecek. CHP yepyeni bir anlayışla yepyeni bir sisteme oy isteyecek. CHP adaya oy istemeyecek güç birliğine oy isteyecek. CHP oyları daha iyi bir yaşam için isteyecek. Yeni bir Türkiye hayali için isteyecek.
Yol arkadaşlarımız yola çıktığında ne istediğimizi anlatacağız. O kadar zavallılar ki 'Adayınız kim' diye soruyorlar. Geçenlerde Erdoğan bir vizyon açıkladı. 2,5 saat tek başına kürsüdeydi. Devleti tek kişiye teslim ettiğinizde, vizyonu tek bir kişi açıklar. Biz böyle bir anlayışla yarının Türkiye'sini inşa edemeyiz.
CHP sadece bir adaya oy istemeyecek. CHP dar bir anlayışla da oy istemeyecek. CHP bir zümrenin çıkarı için de oy istemeyecek. CHP yepyeni bir anlayışla yepyeni bir sisteme oy isteyecek. CHP, güç birliğine oy isteyecek. CHP, oyları daha iyi bir yaşam için, yeni bir Türkiye hayali için isteyecek. Çünkü biz ülkeyi krizden çıkarmak için oy istemiyoruz. Bundan sonra ülkemizi yapısal krizlerden koruyacak sistemi getirmek için mücadele ediyoruz. 50 yıldır bu ülkede hep ekonomik krizler var. Biz bu krizleri sonsuza kadar bitirmek için geliyoruz.
Çok çalıştık, çalışmaya da devam ediyoruz. Geleceğimiz, evlatlarımız için umutluyum. Umudu ve mutluluğu beraber yaşatmak zorundayız. Bütün insanlarımızı kucaklayabiliriz. Bu toplum hasletlerine yeniden geri dönecektir.
Dünyaya da seslenmek isterim; insanımız senin ucuz işgücün değildir. Ülkemiz senin mülteci kampın değildir. Toprağımız senin çöp toplama alanın değildir. Seninle rekabet etmeye geliyoruz. Teknolojide, sanayide, eğitimde, insan haklarında, kadın haklarında, özgürlüklerde, çevrecilikte, hayvan haklarında rekabet etmeye geliyoruz. Ey dünya sen de 3 Aralık'ı bekle!