Erdoğan'a suikast timindeki sanık: Darbe yaptım, cezası idam da olsa canım acımaz

Cumhurbaşkanı Erdoğan'a yönelik suikast girişiminde yer alan sanık Seymen, "Ben darbe yaptım, cezası idam da olsa canım acımaz. İntihar olmayacağını bilsem, sandalyeye tekmeyi kendim vururum" dedi.

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe teşebbüsünde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a yönelik suikast girişiminde yer alan sanık Şükrü Seymen, duruşmada verdiği ifadede, "Ben darbe yaptım, cezası idam da olsa canım acımaz. İntihar olmayacağını bilsem, sandalyeye tekmeyi kendim vururum." dedi.

FETÖ'nün darbe teşebbüsünde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a yönelik suikast girişimi ve iki polisin şehit edildiği saldırıya ilişkin davanın duruşmasında iki numaralı sanık Gökhan Şahin Sönmezateş'in ardından, üç numaralı sanık Şükrü Seymen'i dinlendi.

Suikast girişiminin yöneticisi olduğu ve çatışmaya girdiği iddia edilen Seymen, darbenin Türk Silahlı Kuvvetlerinin (TSK) emir komutasında yapıldığını bildiğini ve kendilerine Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı sağ olarak ele geçirmeleri emrinin verildiğini belirtti.

14 Temmuz'da Semih Terzi'nin telefonla kendisini arayarak, 12 kişilik bir tim seçmesini ve Sönmezateş ile irtibat kurmasını istediğini aktaran Seymen, "Görevin içeriğiyle ilgili herhangi bir açıklama yapmadı. Özel Kuvvetler olarak verilen emirleri sorgulamayız. Semih Paşa teğmenliğimden beri tanıdığım kahraman bir komutandı." diye konuştu.

"İNTİHAR OLMAYACAĞINI BİLSEM SANDALYEYE TEKMEYİ KENDİM VURURUM"

Mahkeme başkanının Ankara'da bir villada buluşarak, darbe planlaması yapıp yapmadıklarını sorması üzerine, sanık Şükrü Seymen şu yanıtı verdi:

"Ben bu planlamanın neresindeyim? Hangi planlamaya iştirak etmişim, benim cürümüm ne bilmiyorum. Ben darbe yaptım, cezası idam da olsa canım acımaz. İntihar olmayacağını bilsem, sandalyeye tekmeyi kendim vururum. Ankara'da hiçbir villada kimseyle buluşmadım. Benim yaptığım tek şey iyi bir asker olduğum için itaat etmek, emri yerine getirmek. Burada emir sadece yazılı verilmez. Sözle sair suretle de verilir."

Çiğli'de beklerken kendisine "Grev iptal" şeklinde mesaj geldiğine dikkati çeken Seymen, bu mesajı Sönmezateş'e ilettiğini kaydetti.

Seymen, "O da Ankara'ya gitme konusunda fikrimi aldı. Ben de kendisine dönebileceğimizi söyledim. Bu arada Sönmezateş tekrar telefon görüşmesi yaptı ve görevin devam edeceğini söyledi." dedi.

Hemen hareket edeceklerini zannettiğini, ancak 4 saat bekletildiklerini anlatan Seymen, "Gökhan Paşa burada tüm personele Cumhurbaşkanının sağ olarak ele geçirileceğini söyledi. Bu nedenle bir suikast iddiasını da kesinlikle kabul etmiyorum." diye konuştu.

Cumhurbaşkanının otelde olmadığını öğrenince Sönmezateş'e durumu bildirdiğini aktaran Seymen, olay yerini terk ederken, o arada diğer ekipler tarafından polislerle temas yaşandığını belirtti.

Bu çatışma sırasında otele girdiklerini savunan Seymen, buradaki atışların çoğunu polislerin yaptığını öne sürdü.

Seymen, "Toplanan kovanlara bakılırsa, bizim en fazla 100 kovanımız çıkar. Otel içerisinde bulunduğumuz sürede bir tane dahi atışımız yok. Hiçbir meskun mahalle ve araca zarar vermedik. Biz meskun mahalle polis ateşlerinden korunmak canımızı kurtarmak için girdik. Ben kesinlikle polislerle çatışmaya girmek istemedim. Eğer biz oraya adam öldürmeye gitseydik, orada bir kişi dahi sağ çıkamazdı ve bugün 30- 40 hatta 120 şehitten bahsedilirdi." ifadelerini kullandı.

"BEN DARBE YAPTIM, OTURUP ÇOCUK GİBİ AĞLAYACAK DEĞİLİM"

"Ben darbe yaptım, verilen emri yerine getirdim. Oturup çocuk gibi ağlayacak değilim. Üzüldüğüm tek şey burada 2 şehidin olmasıdır." diyen Seymen, hem şehitten hem de helikopterden çıkan merminin kendi silahına ait olmadığını ileri sürdü.

Hakimin "Arazide aramızda hizmet hareketinden olmayan var mı?" diye bir konuşma geçtiğini hatırlatması üzerine Seymen, kendisinin kesinlikle böyle bir cümle kullanmadığını iddia etti. Seymen, "Hani inimize girecektiniz, biz sizin ininize girdik." diye bir konuşmasının da olmadığını savundu.