Barış Yarkadaş CHP'deki tecavüz skandalının perde arkasını açıkladı

İstanbul Maltepe'de CHP ilçe yöneticisi Umut Karagöz’ün genç bir kıza tecavüzden tutuklanmasının ardından, yeni taciz skandalı patladı. CHP'li Özlem Hanelçi, CHP İstanbul il yöneticisi Yasin Ilgar ve eski CHP İl Yöneticisi Özgür Aydın’ın kendisini taciz ettiğini ileri sürdü. Tecavüz skandalı CHP'yi de karıştırdı. Canan Kaftancıoğlu, kendisine tepki gösteren Barış Yarkadaş’ı "işin şovunu yapmakla” suçladı. Yarkadaş ise Kaftancıoğlu'na jet bir cevap vererek "Canan Kaftancıoğlu, Maltepe'de yaşanan ve hepimizi utandıran bu olayı ne zaman öğrenmiş ve neden kamuoyuna açıklama yapmamıştır? Maltepe Kadın Kolları ve Gençlik Kolları, olayın üstünden 3 gün geçmesine rağmen, CHP İstanbul İl Başkanlığı'nın tepkisiz kalması üzerine pazar günü ilçe binasına gelerek Maltepe Meydanı'nda bir açıklama yapmak istediklerini belirtmiş, bu utanca ortak olmayacaklarını söylemiştir. Maltepe İlçe Başkanı ise "Canan Hanımdan haber bekliyoruz. Açıklama yapılmasını istemiyor" diyerek basına duyuruyu engellemiştir." dedi.

CHP'de Maltepe ilçe yöneticisi Umut Karagöz'ün bir kadına tecavüz ettiği iddiasıyla tutuklanmasının ardından Özlem Hanelçi de CHP İstanbul il yöneticisi Yasin Ilgar ve eski CHP İl Yöneticisi Özgür Aydın'ın kendisini taciz ettiğini ileri sürdü.

CHP eski milletvekili Barış Yarkadaş, CHP Maltepe İlçe Başkan Yardımcısı ve Canan Kaftancıoğlu'nun yakın arkadaşı Umut Karagöz'ün genç kıza tecavüzüne tepki gösterdi. Yarkadaş'ın paylaşımının altına yorum yazan Özlem Hanelçi isimli CHP'li kadın, kendisine CHP'li İl Başkan Yardımcılarının ahlaksızlık yaptığını belirtti.

PARTİ KARIŞTI, KILIÇLAR ÇEKİLDİ!

Parti yöneticilerinin karıştığı taciz ve tecavüz iddialarıyla ilgili CHP yanlısı Cumhuriyet'e konuşan CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, "CHP olarak kadına karşı her türlü şiddet ve istismara karşı tavrımız çok net. Maltepedeki olay olduğu andan itibaren ilçe başkanımız bana bilgi verir vermez bu konuya yöneldik. İlçede prosedür tamamlandıktan sonra ben il yönetimini olağanüstü topladım ve disipline bu kişiyi sevk ettik. Kişinin partimizden atılmasıyla ilgili süreç yürütülüyor" dedi.

Barış Yarkadaş'ı işin "şovunu yapmakla" suçlayan Kaftancıoğlu, "Barış Yarkadaş o tweeti attığında biz sorumluluğumuzu yerine getirmiştik. O şahsın atılmasıyla ilgili süreç zaten çoktan başlamıştı. Barış Yarkadaş'ın ne yazdığıyla ilgilenmiyoruz. O birazcık işin şov kısmıyla ilgileniyor" dedi.

YARKADAŞ'TAN JET YANIT!

CHP eski milletvekili Barış Yarkadaş, Twitter hesabından Canan Kaftancıoğlu'na yanıt verdi. Yarkadaş, "Sürekli kadın kimliğini öne çıkararak siyaset yapan CK'nın "cinsel saldırı ile ŞOV"u kavramlarını aynı cümlede kullanması, bu ülkenin kadınları açısından büyük bir talihsizliktir. CK'nın sözlerini okurken onun adına utandım. Yazıklar olsun!" dedi.

İşte Barış Yarkadaş'ın Twitter hesabından yaptığı o açıklamalar:

"KAFTANCIOĞLU ADINA UTANDIM"

Canan Kaftancıoğlu, bugün bir gazeteye verdiği demeçte, CHP Maltepe İlçe Yönetim Kurulu Üyesi Umut Karagöz'ün karıştığı cinsel saldırı suçuna yönelik gösterdiğim tepkiyi hiç utanmadan ve sıkılmadan "ŞOV" olarak nitelemiş! Güya ben işin şovundaymışım... Ben hayatımda bu denli apolitik bir dile şahit olmadım. Sürekli kadın kimliğini öne çıkararak siyaset yapan CK'nın "cinsel saldırı ile ŞOV"u kavramlarını aynı cümlede kullanması, bu ülkenin kadınları açısından büyük bir talihsizliktir. CK'nın sözlerini okurken onun adına utandım. Yazıklar olsun!

"CANAN KAFTANCIOĞLU AÇIKLAMAYI ENGELLEMİŞ"

CK, Maltepe'de yaşanan ve hepimizi utandıran bu olayı ne zaman öğrenmiş ve neden kamuoyuna açıklama yapmamıştır? Maltepe Kadın Kolları ve Gençlik Kolları, olayın üstünden 3 gün geçmesine rağmen, CHP İstanbul İl Başkanlığı'nın tepkisiz kalması üzerine PAZAR günü ilçe binasına gelerek Maltepe Meydanı'nda bir açıklama yapmak istediklerini belirtmiş, bu utanca ortak olmayacaklarını söylemiştir. Maltepe İlçe Başkanı ise "Canan Hanımdan haber bekliyoruz. Açıklama yapılmasını istemiyor" diyerek basına duyuruyu engellemiştir. Bu yüzden binada tartışma çıkmıştır. Benim tüm bunlardan PAZAR günü akşam saatlerinde haberim oldu.

"BUNA SESSİZ KALMAMALIYIZ"

Kadın Kolları Üyesi bir partilimiz aradı ve yaşananları anlattı. Bunun üzerine, "Buna sessiz kalmamalıyız" dedim. Ardından da "Peki benim konunun üstüne gidebilmem için bir belge var mı? Mağdurun beyanı tutanak vs gerek... Bu olmadan ne söylesek sıkıntı olur" dedim. Kadın Kolları Üyesi arkadaşımız "Biraz sonra tüm gazetecilere yollayacağız" cevabını verdi. Yaklaşık 3 dakika sonra da mağdurun ifadesinin yazılı olduğu tutanağı gönderdi. Tutanağı okuduğumda mideme bir yumruğun oturduğunu hissettim. Ne diyeceğimi bilemedim.

"REZALET ÖRT BAS EDİLMEYE ÇALIŞILDI"

Bu ahlaksızlık karşısında elimden gelebilecek tek şeyin twit atarak konunun üstüne gitmek olduğunu düşündüm. Ve tek bir twit atarak konuyu duyurdum. En azından sesleri bastırılan Kadın ve Gençlik Kollarımız ile mağdurun sesi sesi olurum diye düşündüm. Ve öyle de oldu sanırım. Ört bas edilmeye çalışılan rezaletin ardından Maltepe İlçe Başkanlığı'ndan bir kadın yöneticimiz arayarak "Barış Bey, biz suça ilişkin dosyayı Cuma akşamı hazırladık ve failin partiden atılması için İl Başkanlığı'na gönderdik artık dosya onlarda" dedi. Dikkat edin, bu konuşma olaydan 3 gün sonra gerçekleşiyor. İlçe yöneticimize sordum: "Peki, partiden atıldı mı?" diye sordum. "Onu bilmiyorum" yanıtını verdi. Çünkü atılmış olsaydı, üyelikten düşümü için kağıt gelmesi gerekirdi. Bu konuşmanın üzerinden yaklaşık 15 dakika geçti. CHP İstanbul İl Sekreterliği'nden aradığını söyleyen bir arkadaşımız, "Vekilim, failin dosyası bizde. İl Disiplin Kurulumuz dosyada gereğini yapacak" dedi. Demek ki; pazar gecesine kadar hala bir işlem yapılmamıştı.

"BEN TWİT ATINCA PARTİDEN ATTILAR"

Ne zaman ki twit atıp konuyu duyurduysam "atılma" işlemi o zaman aklına geldi CK'nın... Çünkü bu konuşmadan 10 dakika sonra CHP İstanbul Kadın Kolları Başkanı Yeşim Ağırman aradı ve "Vekilim şahıs partiden atıldı" dedi. Madem atıldı; bunun belgesi nerede? İl Disiplin Kurulu ne zaman toplandı?

"KONUNUN DUYULMAMASI İÇİN GAYRET SARF ETMİŞ"

Hatta kurula da gerek yok! İl Disiplin Kurulu tek başına da bu kararı verecek yetkiye sahiptir! En azından İl Disiplin Kurulu Başkanı bu işlemi yapar ve kamuoyuna duyururdu. Ancak belli ki başka bir yöntem işlenmiş ve CK, konunun duyulmaması için gayret sarf etmiş. Çok yazık!

CK, bir cinsel saldırıya gösterdiğim insani tepkiyi "şov" olarak görüyorsa, cinsel saldırılara karşı düzenlenen toplantı ve basın açıklamalarına neden katılıyor? CK'nın mantığından gidersek, "Mahkeme faili tutukladıysa gereği yapılmış" demektir. O halde tepkiye ne gerek var?

O halde CK bu toplantılara neden katılıyor? Ve o alçaklığa ses çıkaranları da ŞOVMEN olarak mı görüyor? Belli ki CK, kadın mücadelesini de mücadelenin kavramlarını da içselleştiremememiş... Söylemleri de basit bir ezberin ötesine geçememiş. Bunun takdiri kadınlarındır!

Tacize uğrayan genç kızın tüyler ürpertici ifadesi ortaya çıktı

İŞ YERİME GELEREK BULUŞMA TEKLİF ETTİ

Mağdur Z.Y. ifadesinde, "U.K. benim çalıştığım cafeden arkadaşım olur, kendisi ile 1,5 ay kadar çalıştık sonra işten ayrıldı. Tahminen 40'lı yaşlardadır. Hiçbir zaman duygusal yakınlığımız olmadı. Son olaydan önce bir kalabalık arkadaş ortamında görüştük. 20 Kasım Cuma günü akşam saatlerinde çalıştığım cafeye motorla gelerek akşam Maltepe'de bir cafede buluşmayı teklif etti. Aynı cafede müzisyen olan Ö** r isimli arkadaşıma beraber gidelim mi dedim ve kabul etti. U.K. ile beraber yürüyerek saat 20.00 sularında cafeye gittik." dedi.

PANTOLONUMU AŞAĞI İNDİRDİ

U.K.'nın kendisini arkadaşının işyerine götürdüğünü söyleyen Z.Y., şöyle devam etti: "Müzisyen arkadaşım dükkan önünde bekliyordu. Yaklaşık bir saat üçümüz beraber oturduk. Arkadaşımın işi çıkmasından dolayı yanımızdan ayrıldı. U.K. ile yarım saat baş başa oturduk. Cafede hiç kimse kalmamıştı. İşyeri U.K'nın arkadaşı olduğundan çalışanlarda yoktu. Ben sonra kalkmak istedim ama o kalmam için ısrar etti. Rahatsız oldum. Gitmek için ayağa kalktığımda U.K. beni kendisine çekip koltuğun üzerine aldı. Ben de masada bulunan bardağı elime alarak onun kafasında parçaladım. Bu sırada elim kesildi, öfkesiyle beni saçımdan sürükleyerek tuvalete götürdü burada tekme tokat darp etti. Pantolonumu aşağı indirdi üzerimde bulunan kıyafetimi de yukarı kaldırdı, sonra kendi pantolonunu aşağı indirdi. Saçlarımdan tutarak kafamı aşağı bastırdı ve cinsel saldırıda bulundu. Bu sırada aynaya bakarak kendini tatmin etti."

YALVARDIM AMA DİNLEMEDİ…

Z.Y., korkunç anları şu ifadelerle anlattı: "Boşaldığını görmedim sonrasında ben kendisine yalvardım bağırmaya başladığımda bana vurmaya devam etti. 'Bağırma burada kimse seni duymaz kapı da kilitli' dedi. Boğazımı sıkıp, 'seni burada S*****m sonra da kendimi öldüreceğim' diyerek tehdit etti. Ben şahıstan kurtulabilmek için yaşananları kimseye anlatmayacağımı onun da bir kızı olduğunu söyleyerek huyuna gittim. Bu olaylar yaklaşık 1-1,5 saat kadar sürdü, sonra kafede koltukta bulunan kanları bir bezle sildi, kafenin kapısının kilidini açarak gece saat 12:00 civarında V*an adlı arkadaşının evine götürdü. Kendisi kafenin müşterisi olur, daha önceden tanırım. Bu evde Van elime pansuman yaptı, ne olduğunu sorunca U.K. 'kavga ettik' dedi. U.K. beni eve bırakmak istediğinde ben korktuğumu Van'a belli etmem üzerine saat 00:30'da sıralarında V*an beni evime bıraktı. Sonrasında U.K. ile hiç görüşmedim ve her yerden engelledim. Ailemin duymasından korktuğum için de karakola gitmedim. Darp raporumu aldım. Beni alıkoyan cinsel saldırıda bulunan ve darp eden şahıstan şikayetçiyim."