Avrupa'da sağlık sistemi zorda
Avrupa'da sağlık sisteminde kriz giderek büyüyor.
Avrupa ülkelerinde bazı acil servislerde bekleme süresinin artışı, ciddi boyutlara ulaşan ilaç tedariki sorunu, personel eksikliği tepkilere neden oluyor. Birçok ülkede sağlık çalışanlarının azlığı, grevler ve bulunamayan ilaçlar sağlık sistemini çökmenin eşiğine getirdi.
FRANSA
Fransa’da sağlık sistemindeki kriz, acil servislerde ortalama 10 saati bulan bekleme süreleri, koridorlarda yatan hastalar, zamanında müdahale edilemediği için hayatını kaybeden hastalarla belirginleşti.
Doktorlarla sağlık çalışanlarının, yoğun çalışma saatleri ve maaş yetersizliği gerekçesiyle Kovid-19 salgınıyla birlikte önemli oranda iş bırakması ve uzun süreli izne çıkmasının yanı sıra ülkede Aralık 2022'den bu yana pratisyen hekimlerin grevlere gitmesi de Fransa’da sancılı bir dönem geçiren sağlık sisteminin kronik sorunlarını gün yüzüne çıkardı.
Noel’de uzman doktorun görmesi için hastalar 19 saat bekledi
Yıl sonu hastanelerin doluluk oranı her zaman yüksekken, Kovid-19 salgınında kapatılan yüzde 15-20 oranındaki yatakların personel eksikliği nedeniyle bu yıl yeniden açılamaması, özellikle acil servislerde ortalama 10 saati bulan bekleme sürelerine yol açtı.
Noel tatilinde, uzman doktorun görmesi için hastaların bekleme süresi 19 saate kadar çıktı.
Fransa’da uzun süredir sağlık personeli yetersizliği hakim
Ülkede, Kovid-19, grip ve bronşiolit salgınlarının aynı anda görülmesiyle iyice belirginleşen sağlık sistemi krizinin, Fransa’da uzun süredir var olan "sağlık personeli yetersizliği" sorununun bir yansıması olduğu değerlendirmesi yapılıyor.
Araştırma, Çalışma, Ölçme ve İstatistik Biriminin (DREES) verilerine göre, Fransa’da yılda 22 milyon talebe cevap veren sadece 697 acil servis birimi bulunuyor.
Son dönemde önemli ölçüde doktorun emekliye ayrılması hesaba katılmazsa dahi ülkede, veriler 2022’de sadece 220 bin doktorun ülkede görev yaptığını gösteriyor.
Fransa, kişi başına düşen doktor sıralamasında Avrupa’da 18.
Her 100 bin kişiye 338 doktor düşerken, aile sağlık merkezleri bazında ise her 100 bin kişiye sadece 149 pratisyen hekim denk geliyor. Bu rakamlar, Eurostat ile verilerini paylaşan 19 Avrupa Birliği (AB) ülkesi arasında Fransa’nın kişi başına düşen doktor sayısının azlığı nedeniyle 18. sırada kalmasına neden oldu.
Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un yakın zamanda açıkladığı verilere göre, 6 milyon Fransızın uzman doktora erişimi bulunmayan ülkede, doktorların yarısına yakını da 60 yaşın üzerinde bulunuyor ve 2025’te bunların emekli olmasıyla bu sayı daha da azalacak.
Fransa, krize rağmen "acil sağlık planını" devreye almadı
Başkent Paris’in de içerisinde bulunduğu Ile-de-France bölgesinde 27 Aralık 2022'de bütün hastaneler arasında sadece birinde yoğun bakım yatağının boş olması gibi ciddi bir durumda bile Fransa yönetimi, "acil sağlık planını" devreye almayı reddetti.
Bunun üzerine Savoy ve Ain’de 9 hastane ve 1 klinik, 29 Aralık 2022'de acil durum planını yerel bağlamda devreye aldı.
Diğer yandan hastaneler, yatak ve personel yetersizliği nedeniyle acil olmayan ameliyatları erteleme, yatan hastalar arasında durumu görece iyi olanları taburcu etmeye başladı.
Muayene ücreti olan 25 avronun 50 avroya çıkarılmasını talep eden pratisyen hekimlerin de greve gitmesi, krizin daha da kötüleşmesine katkıda bulundu.
İNGİLTERE
Ülke genelinde hastanelerdeki yüksek yatak doluluk oranları ve personel eksikliği sebebiyle hem hastaların acil servislerdeki bekleme süreleri hem de acil servislerin önünde veya hastane otoparklarında uzun süre bekleyen ambulanslar, sağlık sisteminde süregelen krizi bir kez daha gözler önüne serdi.
İngiltere Ulusal Sağlık Sistemi (NHS) Aralık 2022 verilerine göre, kalp krizi veya felç gibi acil durumlarda hastalar, bir ambulansın gelmesi için ortalama 1,5 saatten fazla (1 saat 32 dakika 54 saniye) bekledi. Bu kategorideki çağrılar için hedeflenen ambulans bekleme süresi 18 dakika olmasına rağmen, Aralık 2022'de kaydedilen 1,5 saat "şimdiye kadarki en uzun bekleme süresi" olarak kayıtlara geçti.
Yaklaşık 7,2 milyon hasta rutin tedavi için sıra bekliyor
İngiltere'de üst düzey bir sağlık yetkilisinin, acil servislerdeki bekleme sürelerinin haftada yaklaşık 300 ila 500 ölüme neden olduğunu öne sürmesi ülkenin gündemine oturdu.
Acil tıp doktorları birliği olan Royal College of Emergency Medicine'ın Başkanı Dr. Adrian Boyle, Aralık 2022'de acil servislerde "bugüne kadarki en uzun bekleme süresinin" kaydedildiğini açıkladı.
Ayrıca, geçen ay hastanelerdeki yatak doluluk oranında da "bugüne kadarki en yüksek seviyeye" ulaşıldığına dikkati çeken Boyle, "Şu anda uzun beklemeler açısından gördüğümüz şey, artan ölüm oranıyla ilişkilendiriliyor ve her hafta acil servislerdeki gecikmeler ve sorunların bir sonucu olarak 300 ila 500 kişinin öldüğünü düşünüyoruz." dedi.
Sağlık çalışanlarının grev dalgası da giderek büyüyor
Enflasyon altında teklif edilen maaş zamlarını reddeden sağlık çalışanları ülke çapında grevlerini sürdürüyor.
İngiltere, Galler ve Kuzey İrlanda'da artan hayat pahalılığı ve enflasyon karşısında adil maaş artışı talebiyle 15 Aralık 2022'de 1 günlük greve giden on binlerce hemşire, hükümetle uzlaşı sağlanamaması üzerine 20 Aralık'ta ikinci kez iş bıraktı.
Ülke genelinde 300 binden fazla üyesi bulunun ve hemşireleri temsil eden RCN (Royal College of Nursing) sendikası, yüzde 19'luk maaş zammı talebinde bulunurken hükümet söz konusu talebin karşılanamaz olduğunu savunuyor.
Doktorlar da greve gitmek için oylama başlattı
İngiltere genelinde yaklaşık 4 bin 200 fizyoterapist de 26 Ocak ve 9 Şubat'ta greve gidecek.
Maaşlarında 2008'den bu yana yüzde 26,1'lik bir kesinti olduğunu belirten yaklaşık 45 bin pratisyen hekim de 9 Ocak'ta grev oylaması başlattı.
Doktorlar, oylama sonucunda iş bırakma kararı alırsa, martta yapılması planlanan grev, "pratisyen hekimlerin 2016'daki grevinden sonra ikinci büyük grevi" olacak ve 72 saat sürecek.
Hükümet, grevleri frenlemek için yasa çıkarmaya hazırlanıyor
İngiliz hükümeti, kamuda kilit önem taşıyan sektörlerde çalışanların greve gitmelerini kısıtlayacak yasayı parlamentoya sundu.
Yasanın ülkede tren yolları, itfaiye ve ambulans hizmetlerini kapsaması öngörülüyor.
Sendikalar ise kilit kamu sektörlerinde çalışanların greve gitme kararı almaları halinde bile minimum hizmet vermek zorunluluğu getirecek olan yasayı "antidemokratik ve yasa dışı" olarak niteliyor.