Alerji mi, soğuk algınlığı mı?
Havaların bir açıp bir kapadığı, gün içerisinde ısı değişikliklerinin fazlasıyla kendini gösterdiği bahar ayları soğuk algınlığına bir yandan da alerjiye davetiye çıkarıyor.
Havaların bir açıp bir kapadığı, gün içerisinde ısı değişikliklerinin fazlasıyla kendini gösterdiği bahar ayları bir yandan soğuk algınlığına bir yandan da alerjiye davetiye çıkarıyor. Üstelik sadece bahar ayları değil mevsim geçişlerinde de etkisini gösteren hastalıklar çoğu kez birbiriyle karıştırılabildiğinden tedavisinde de gecikme yaşanabiliyor ya da gereksiz yere antibiyotik kullanarak vücuda fayda yerine zarar verilebiliyor!
Prof. Dr. Reha Baran, bahar alerjisinin tedavi edilmediğinde yakınmaların daha kronik hale gelebileceğini ve astıma neden olabileceğini belirterek, alerji ve soğuk algınlığının ortak belirtileri arasındaki ince farkları ve alınabilecek tedbirleri anlattı, önemli uyarılar ve önerilerde bulundu.
Çiçeklerin açtığı, doğanın canlanıp yeni kıyafetlerini giydiği, kuş cıvıltılarının insana huzur verdiği, açık havada vakit geçirme isteğinin arttığı bahar mevsimi, bir yandan da hastalıklara davetiye çıkarıyor. Havaların bir ısınıp bir soğuması, güneşin yüzünü gösterdiği bir anda bahar yağmurlarının bastırması soğuk algınlığına neden olabilirken, alerjik bünyeli kişilerde sorunlar daha da artıyor. Baharın güzelliğini yaşayanların aksine atopik denilen, alerjiye duyarlı bünyeye sahip kişilerde bitkilerden havaya karışan polenlere maruz kalmak birtakım alerjik reaksiyonlara neden olduğundan hayatı kabusa çevirebiliyor.
Prof. Dr. Reha Baran çayır- çimen polenleri, tahıl, ağaç ve yabani otlar gibi etkenlerin bahar alerjisine neden olabildiğini belirterek; bahar alerjisinin burun akıntısı ve kaşıntısı, göz yaşarması ve kaşınması, gözlerde kızarıklık, sık gelen ve sabahları daha çok olan hapşırık atakları, öksürük ve nefes darlığı gibi şikayetlere yol açtığını, bu belirtileri hep aynı mevsimde yaşayan kişilerin hastalıklarını kolayca anlayabileceklerini söylüyor.
ASTIMA ÇEVİREBİLİYOR!
Bahar alerjisinin soğuk algınlığı ile karıştırılabildiğini, ortak bazı belirtiler nedeniyle alerji tedavisinde gecikme yaşanabildiğini vurgulayan Prof. Dr. Reha Baran öksürük, hapşırma, burun akıntısı, gözlerde kızarma ve sulanma gibi sorunların iki haftadan fazla devam etmesi durumunda mutlaka bahar alerjisinden şüphelenilmesi ve alerji uzmanına başvurulması gerektiğini belirtiyor. Bahar alerjisinin tedavi edilmediğinde yakınmaların daha kronik hale gelebileceğini ve astıma neden olabileceğini vurgulayan Prof. Dr. Reha Baran, “Bahar alerjisi tedavi edilse de edilmese de, bu kişilerde astım olma riski her zaman var. Çünkü nefes yolu burundan başlayan ve akciğere kadar giden bir yol. Alerjik reaksiyon tüm bu yolu etkilediği için kişilerin yüzde 50’den fazlasında astım görülebiliyor. Ancak illa ki bir astım krizinden bahsetmiyoruz; öksürük atakları, önlemeyen öksürükler, zaman zaman nefes darlığı şeklinde de olabiliyor. Hem astımı hem alerjik riniti olan hastalarda alerjik rinit tedavi edildiğinde astım da geçebiliyor. Yine önlem alınmazsa, yorgunluk, iştahsızlık, sinirlilik, baş ağrısı, sinüzit ve orta kulak iltihabı gelişebilir” diyor.
ORTAK BELİRTİLERİ VAR
Pek çok kişi bahar aylarında ve mevsim geçişlerinde nezle veya grip olduğunu zannediyor hatta gereksiz antibiyotik bile kullanabiliyor. Oysa antibiyotik değil tedavi etmek, aksine antibiyotiğe karşı vücudun direnç kazanmasına yol açtığından vücuda zarar veriyor. Bahar alerjisi soğuk algınlığının bazı ortak noktalarına dikkat çeken Prof. Dr. Reha Baran “Gözlerde yanma, burun içinde ve boğazda kaşıntı, hapşırma, burunda tıkanıklık ile akıntı gibi ortak belirtiler var. Ancak ayırt etmek çok kolay. Kişi zaten bu belirtileri ilk defa yaşamadığından yıllarca aynı dönemlerde tecrübe etmiştir. Mutlaka genetik bir alt yapısı vardır. Belirtiler bir hafta içinde azalıp kayboluyorsa bunun soğuk algınlığı olduğunu söyleyebiliriz. Ancak bahar ayları boyunca devam ediyorsa alerjiden şüphelenmek gerekiyor” diyor.
“AŞI TEDAVİSİ ÖNERMİYORUZ!"
Bahar alerjisine karşı aşı tedavisi önermediklerini belirten Prof. Dr. Reha Baran “Polen alerjisinde alerjenler genelde birden fazla olduğu için aşı tedavisi önermiyoruz” derken, geleneksel tedavilerden fayda görmeyen hastalarda ve tek bir alerjene karşı alerji saptanmışsa, hastane koşullarında olmak kaydıyla aşı yapılabileceğini söylüyor.
BU ÖNERİLERLE KORUNABİLİRİZ
Sabah saatlerinde özellikle rüzgarlı havalarda polenlerin çok fazla olması nedeniyle zorunlu değilseniz dışarı çıkmayın.
Dışarı çıkmanız gerekiyorsa maske, gözlük, şapka takmanız faydalı. Yine polenlerden korunmak için ağız, göz ve burun kenarlarına vazelin sürün.
Eve geldiğinizde duş alarak saçlarınızdaki ve vücudunuzdaki polenleri uzaklaştırın.
Gerek evde gerekse aracınızda pencere açmak yerine polen filtreli klima kullanın. Klimalarınızın filtresini düzenli aralıklarla değiştirmeye özen gösterin.
Alerjik olmayan yastık, çarşaf, nevresim kullanın.
Evinizde toz tutacak fazla eşyalardan ve aksesuarlardan, duvardan duvara halıdan kaçının.