Almanya duyguları ve menfaatleri arasında sıkışmış durumda

Almanya’nın tartışılan ‘Ermeni soykırımı’ yasa tasarısı kabul edildi. Türkiye ile AB arasındaki kritik süreçte özellikle de Almanya’dan böyle bir adımın gelmesi şaşkınlık ve tepkiye neden olurken sonuçlarının ne olacağı  da merak ediliyor.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan kararı “Bu karar ilişkileri ciddi manada etkileyecek olan karardır. Döndükten sonra atmamız gereken adımları atacağız. Nihai kararımızı vereceğiz.” sözleri ile değerlendirirken Başbakan Binali Yıldırım’ın kararın Türkiye için bir geçerliliğinin bulunmayacağını söyledi.

Karar Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş ve Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun mesajları ile hükümet tarafından da sert sözlerle eleştirildi.

Peki, karar ne ifade ediyor? Bu kararın gerek Türkiye gerekse Avrupa için ne gibi sonuçları olabilir, ne gibi gelişmelere gebe olabilir?

AjansHaber’e bu konuda değerlendirmelerde bulunan Namık Kemal Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ensar Nişancı, Almanya’nın duyguları ve menfaatleri arasında sıkışmış durumda olduğunu belirtirken bunun sonuçlarının özellikle Avrupa için ağır olacağını belirtti.

Prof. Dr. Ensar Nişancı, AjansHaber’e şu değerlendirmelerde bulundu:

“ALMANYA DUYGULARI VE MENFAATLERİ ARASINDA SIKIŞMIŞ DURUMDA”

Çok ikircikli ve çelişkili bir durum var ortada. Almanya’nın menfaatleri ile duyguları arasında bence önemli bir gerilim ve çelişki var. Almanya’nın menfaatleri Türkiye ile birlikte hareket etmesini gerektiriyor. Yeni oluşmakta olan güç dengelerine bakıldığında Almanya’nın Türkiye’ye daha fazla yakınlaşması gerekiyor. Almanya’nın yeni güç haritasındaki rakiplerine baktığımızda, Rusya’nın Avrupa karşıtlığı üzerinden gelişen bir milliyetçilik var. Enerji politikaları ile Avrupa üzerinde bir ağırlık oluşturmak istiyor Rusya. Baltık Cumhuriyeti’ne yönelik de jeopolitik arzuları var.

“AB’Yİ ALMANYA VE FRANSA ÜZERİNDEN OFSAYTA DÜŞÜRME ANLAMINA GELİYOR”

ABD’nin Rusya ile ortaklaşa hareket etmiş olması ve bunun son dönemde PYD ve Suriye politikaları üzerinden gösterilmiş olması aslında Amerika’nın AB yerine Rusya’yı daha fazla tercih ettiğinin açık delili. Fransa’daki olayları da dikkate aldığımızda aslında Almanya’da olan olayın Türkiye’yi çevreleme hareketinden ziyade AB’yi Almanya ve Fransa üzerinden ciddi şekilde ofsayta düşürme anlamına geliyor.

“ALMANYA KENDİNİ TABANINDAN VURUYOR”

Almanya kendini tabanından vuruyor. Daha fazla işbirliğine ihtiyacı varken tam aksini yapmış olmakla çok ciddi bir akıl tutulması var. Aslında Türkiye’ye ne olacağından çok Almanya’ya ve Avrupa’ya ne olacağını konuşmamız gerekiyor. Şu anda Türkiye daha avantajlı konumda.  Burada mülteciler meselesi diğer jeopolitik konular yanında hiçbir şey değil.

“AB, 1-2 DÜNYA SAVAŞLARI VE SOĞUK SAVAŞTAKİ AVANTAJLARINI KAYBETME RİSKİ İLE KARŞI KARŞIYA”

Yeni bir statüko oluşturulmaya çalışılacak ve burada AB, hem 1. Dünya Savaşı’nda hem 2. Dünya Savaşı’ndan sonra hem de soğuk savaşın sona ermesinin ardından elde ettiği avantajları kaybetme riski ile karşı karşıya. Böyle bir durumda Avrupa’nın Türkiye’yi ve Türkiye’nin temsil ettiği güç merkezlerini karşısına almış olması Almanya açısından son derece anlaşılması zor bir durum.

“AB’Yİ DARALTMAYA YÖNELİK ENSTRÜMANLAR DEVREYE SOKULUYOR”

Fransa’daki olaylar Almanya’da yaşananlar krizin derinleşmesi artık işten bile değil. Charlie Hebdo’dan başlayarak AB’yi daraltmaya ve hatta çözmeye yönelik enstrümanlar devreye sokuluyor ve Avrupa’da negatif milliyetçilik yükseliyor. Bu Avrupa’yı birleştiren bir şey değil, tam aksine çözen bir şey. Avrupa’nın çok önemli sorunları var. Nüfus sorunu var. Nüfus ithaline ihtiyaç varken orada bulunan  yabancıları dışlamaya yönelik bir atmosfer oluşturuluyor.

AVRUPA NEDEN DELİRİYOR?

Orada en aktif yabancı unsurların başında Türkler geliyor. Bu insanlar artık müteşebbis, işveren konumundalar. Her türlü para, insan sermayesinin de oradan kovulması anlamına geliyor. Bence biz Ermeni meselesini konuşmayacağız, Avrupa’yı konuşacağız. Avrupa neden deliriyor?

“BU EYLEM ÜZERİNDEN AVRUPA’YI KONUŞMAK GEREKİYOR”

Türkiye-Almanya ilişkileri üzerinden Türkiye’yi konuşmak değil, bu eylem üzerinden Avrupa’yı konuşmak gerekiyor. Avrupa’da bir akıl tutulması var. Avrupa duyguları ile menfaatleri arasında sıkışmış vaziyette. Bu da negatif milliyetçiliğin beslemiş olduğu atmosferin bunların ne kadar rehin aldıklarını gösteriyor. Türkiye için sonuçları olur ama Avrupa için büyük sonuçları olur.

YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haberlerin tüm hakları AjansHaber’e aittir. Kaynak gösterilmeden kullanılamaz. AjansHaber tarafından üretilen haberlerin kaynak gösterilmeden kullanılması, 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nun 36 ve 37. maddesine aykırıdır ve suç teşkil etmektedir. Ayrıca internet ortamında yapılan yayınların düzenlenmesi ile ilgili olarak 4 Mayıs 2007 tarihinde kabul edilen 5651 sayılı internet yasasına göre de bu durum cezai işlem gerektirmektedir.