“Damağına hakim biri kuşkonmaz, domates, peynir ve et lezzetleri arasında bir benzerlik bulacaktır, bu da son derece net tanımlanmış olan dört tat, tatlı, ekşi, tuzlu ve acı kelimeleriyle betimlenemeyecek oldukça olağandışı bir durumdur.”

– Dr. K. IKEDA – 1912, Chicago Beslenme Kongresi

Profesör İkeda, Japonya’nın en önemli 10 buluşundan biri olan umami çeşnisinin patentini aldı ve umami fikrinin ticarileştirilmesine yönelik bir girişim oluşturmak amacıyla ortaklık kurmak için kimyager Saburosuke Suzuki’ye başvurdu. 

1909’da, patent aldıktan bir yıl sonra AJI-NO-MOTO®, dünyadaki ilk umami çeşnisi olarak satılmaya başladı. Ikeda’nın kuruluşunda rol aldığı Ajinomoto firması ise dünyada monosodyum glutamatı piyasaya çıkaran ilk şirket oldu.

Umami Dünya Haritası

Umami, dünya mutfağının önemli unsurlarından biri…Umami kelimesi 1985 yılında uluslararası bir terim haline gelmesine rağmen, yıllardır kullanılıyor.

Umami tadını veren içerikler, ülke ve bölgelerde, yemek ve iklim kültürüne göre çeşitlenebiliyor.

Umami Tadını Dilimiz Nasıl Algılar?

İnsan dili, tatlı, ekşi, tuzlu, acı ve umami temel tatlarını tespit eden ve tatla ilgili bilgiyi tat sinirlerine ileten alıcılara (reseptör) sahiptir. Reseptörler, tat maddelerini algılar. Dilin yüzeyinde üç tür papilla bulunur ve her papilla tat tomurcukları içerir. Yetişkin bir bireyin dilinde 7500 ila 12000 tat tomurcuğu bulunur.

Tat tomurcukları, yüzeyinde tat reseptörlerinin bulunduğu tat hücrelerinden oluşur. 2002 yılında, Howard Tıp Üniversitesi araştırma grubu, amino asit alıcılarını saptadı. 2006 yılında, Ajinomoto Yaşam Bilim Araştırma Merkezi, midede de reseptörler bulunduğunu belirledi. Akademik camia umamiyi temel bir tat olarak kabul etti.